Özcan Deniz, hayatının en ilginç olayını filmleştirdi. Filmdeki karakterler aracılığıyla eski dostlarına verip veriştirdi.
Abone olÖzcan Deniz, büyük kavga çıkaracak bir filmin ‘özgün hikâyesi’ni yazdı. Yönetmen Ezel Akay ‘Gerçek kişilerle alakası yok’ dese de, ‘Neredesin Firuze?’ isimli film, Deniz’in yaşadığı çok ilginç bir olayı sinemaya aktarmakla kalmayıp, eski dostları Mahsun Kırmızıgül, Hilmi Topaloğlu ve Burhan Aydemir’i de zor durumda bırakacak. Mayıs ayında çekilecek filmde Ciguli, Ragga Oktay, Mirkelam ve 90’lı yıllarda şöhretle tanışan onlarca popçu oynayacak. İşte Firuze’nin hikâyesi Özcan Deniz’i, filmini yapacak kadar etkileyen ‘Firuze’ye gelince: Olay, Deniz’in ilk kasedini çıkardığı 1993’te meydana gelir. Nokta Müzik’i Kıbrıs’tan arayan ve isminin Firuze olduğunu söyleyen bir kadın, Hilmi Topaloğlu’na, Deniz’e sponsor gibi destek olmak için İstanbul’a geleceğini söyler. İki gün sonra Kıbrıslı Firuze, limuzinle Unkapanı’na gelir. Bir koruma yağmurda ıslanmaması için kürklü kadına şemsiye tutarak eşlik eder. ‘Özcan, meleğin geldi’ Firuze, şirkete girer girmez, ‘Özcan Deniz, bu halılara basamaz’ der ve değiştirilmesi için adamını gönderir. Topaloğlu, Unkapanı Bihter Otel’de kalan Deniz’i arar ve ‘Oğlum yırttık. Kurtarıcı meleğin geldi, hemen gel’ der. Deniz ve Topaloğlu, Firuze’nin limuziniyle çıktıkları İstanbul turu sonunda müthiş hayaller kurar. Firuze, Deniz’in sadece üç takım elbisesi olduğunu öğrenince, ‘Olur mu öyle şey?’ der ve telefona sarılıp İlhan Şerif ve Vakko’ya 10 takım elbise sipariş eder. Ve ardından üç gün sonra dönmek üzere ayrılır. ‘Limuzinden otobüse’ Ancak Topaloğlu Deniz’e ısmarlanan takım elbiseler için aradığında ‘Öyle bir sipariş yok’ yanıtı alınca, ortalık karışır. Topaloğlu’nun ‘Bu kadın bizi kandırdı. Arayıp konuşalım’ fikrine Deniz, ‘Ayıp olur’ diye karşı çıkar. Sonunda kadının bıraktığı Kıbrıs’taki numarayı ararlar. Telefona çıkan "Firuze’nin üst komşusu", ‘Psikolojik tedavi görüyordu, hastaneden kaçıp İstanbul’a gitmiş, bulup getirdiler’ deyince hayalleri suya düşer. Ancak birkaç gün sonra bir telefonla yine umutlanırlar. İsviçre’de olduğunu söyleyen Firuze, ‘300 bin dolarla geliyorum’ der. Ve birkaç gün sonra gelir. Elindeki poşeti açıp bir kemer ve içinde 5 milyon lira olan cüzdanı Özcan Deniz’e, gömleği de Topaloğlu’na verir. Ardından, ilk kez limuzinle geldiği Unkapanı’ndan bu kez belediye otobüsüyle ayrılır. Filmde kim kimdir? Kıbrıslı Firuze: Filmde bu rolü Demet Akbağ canlandıracak: Kıbrıslı Firuze, Özcan Deniz’in başından geçen gerçek bir hikâyenin kahramanı. Piyasaya ilk girdiği dönemlerde Deniz’e sponsor olacağını söyleyerek ortaya çıkan çok zengin bir kadın gibi davranan ama sonunda psikolojik tedavi gördüğü anlaşılan Kıbrıslı bir kadın. ‘Hayri Kalıpçı’: Haluk Bilginer’in oynayacağı müzik yapımcısı ‘Oryantal Hayri’, Hilmi Topaloğlu’ndan başkası değil: Bir ‘paçayı kurtarma uzmanı’. Beste yapmayı da biliyor ama esas yeteneği şarkıcı - güfteci - kayıt stüdyosu - dağıtımcı - medya kombinasyonları yapmak, herkesin külahını herkese giydirip hep ayakta kalmak. Müthiş yalancı. Evli olmasına rağmen acayip dansöz müptelası. Yalnızca hemşerilerinin yanında aksanı değişen bir Karadenizli ama yüzme bilmez." ‘Melih Toprak’: Atılgan Gümüş’ün oynayacağı bu karakter, aslında Mahsun Kırmızıgül: Bu âlemde pişmiş, kazığı yemiş, dört albümü de satmayınca yeteneğinden şüphelenmeye başlamış, havalı görünmeye çalışan, aksanlı ve çok süratli konuşan, enerjik bir Anadolu yakışıklısı. ‘Özkan’a zavallı muamelesi yapan, sonra kıskanan, ardından dayanışmaya geçen kararsız bir karakter. Karısı Sibel’e çok âşık ama gelecek korkusu yüzünden onunla ilgilenemeyen vicdanı rahatsız biri." ‘Orhan Tekeli’: Cem Özer’in canlandıracağı, filmin tek ‘torpilli’ karakteri, aslında Prestij’in ortaklardan Burhan Aydemir: Tahtakale’de Yahudi tüccarların yanında yetişmiş bir ‘İstanbul çocuğu’. Tek aşkı parayla, uğruna şiir yazacak kadar romantik bir ilişkisi var. Finans - kontrat tilkisi. Müzikten hiç anlamayan bir müzik yapımcısı.