Bu çocuklar ellerinde ne taşıyor?

Taş devrini aratmayan bir ülke.. İç savaşlar ve çatışmaların yiyip bitirdiği bir ülke. Ve bu yörenin tükenmiş halkı..

İNTERNETHABER- Elde avuçta bir şey yok. Taş üstüne taş kalmamış. Taş devrini yaşıyorlar yakıştırması abartı değil. Burası yokluğun, yoksulluğun ülkesi Afganistan..

Önce 10 yıllık Rus işgali, ardından 7 yıllık iç savaş. Sonra 5 yıllık Taliban hakimiyeti. Şimdi de 8 yıldır süren ABD askerlerinin işgali altında..

Dile kolay 30 yıldır savaşıyor bu ülke.. Ya düşmanla ya da kendi içinde.. Savaşlar yıkım getirdi sadece. Ortalama hayat süresinin 43 yıl olduğu bir ülke burası.

Ne hazindir ki ülkenin geçim kaynağı afyon tarlaları.. Taliban bile bu işten büyük para kazanıyor. Sanayi yok, fabrika yok. Ülke ortaçağ dönemini yaşışyor.

Nükleer bomba yemiş bir ülkeden beter haldeler.. Siviller ya Taliban ya da işgalci askerlerin silahları altında can veriyor.

Anadolu Ajansı günlük yaşama dair birbirinden çarpıcı fotoğraflar geçti.

Neden taş devri denildiğini fotoğraflara bakınca daha iyi anlayacaksınız.

Mayınlar onları can ciğer arkadaş yapmış.. Sıvırgan kentinde mayın patlaması sonucu tek bacağını kaybeden iki arkadaş koltuk değnekleriyle gezintiye çıkmışlar.

Silah onlar için ekmek ve su gibi bir şey. Yönetim sivillerin silah taşımasını yasakladı. Sivirgan'da cep telefonuyla görüşen polis memuru rokekatar silahıyla ilginç bir görüntü oluşturdu .

Mezar-ı Şerif yolunda yolda kalmış bir araç. Afganistan'da Japon araçları çok yaygın. Aile el birliğiyle ıssız ve uzun yolda aracı itekleyerk  seyahate devam ediyorlar.

Okullarda masa sandalye yok. Okul binasının olması da büyük nimet aslında. Dedik ya 'taş devrini' yayıyorlar. Okumak isteyen ders için evden kaptığı sandalyeyi okula taşıyor. Sırtlarında ise çantalar var.

Ağır yaşam şartları yolculuklara da yansımış. Bizim klimalı taksilere hiç benzemiyor. Gördüğünüz takside iki erkek ve çuvalın üstünde bir kadın bagajda yolculuk ediyor. Araçta yer bulabildikleri için hallerine şükrediyor.

Çocukların oyun parkı yok.. Çamur ve su deryası içinde güle oynaya vakit geçiriyorlar.

Afgan ailesi günün yorgunluğunu böyle atıyor. Topraktan yapılma duvara yaslanıp objektiflere poz veriyorlar. Topraktan yapılma evler bu ortamda lüks evler arasında sayılıyor.

Pakistan'a iltica edenler geri döndüğünde evlerinin yerle bir olduğunu görüyor. Kızılayak kasabasında evlerinin yıkılmış olduğunu gören küçük kız ve onun kardeşini kimbilir nasıl bir hayat bekleyecek.