Ertuğrul Özkök, 'bir provokasyon yazısıdır' dedi. Yazar, Bakan Çubukçu'nun bürosunu basmaya çağırdı. Neden mi?
Abone olHürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ten provoke sözler.. diyen yazar, AK Partililer'i kışkırtan bir yazıya imza attı.
Peki neydi onu böyle Çubukçu'nun bürosunu basmaya çağıran olay? Tabii ki Çubukçu'nun türban, Baykal ve eşiyle ilgili sözleri oldu.
Özkök'ü böylesine tahrik eden ise Çubukçu'nun şu sözleri oldu:
"Bizimkilere gelince imam nikáhlı, CHP’ye gelince özel hayat. Sağcı, solcu fark etmez. Erkekler dünyanın her yerinde sekreterleriyle evleniyorlar."
Yazar bu sözlere şu gerekçe ile itiraz ediyor:
"Bir tanesi, "imam nikáhını, dinden destek alarak meşru bir kurum" olarak kabul ediyor. Öteki ise, sadece ahlaki çerçevede değerlendirilebilecek fiili bir durum."
Özkök'ü asıl çıldırtan ise Çubukçu'nun Baykal'ın eşini neden özel yerlere, törenlere ve yemeğe götürmediği eleştirisi oldu.
Özkök buna da cevap olarak Olcay Baykal'ın kendi karakteri ile alakalı olduğunu savundu. Yazar, son sözü de AK Partililer'e yaptı:
"Bütçe görüşmeleri sırasında Baykal’ın, Başbakan’ın eşinin türbanı ile ilgili sözlerine, ifadenin kastını aşan bir ölçüsüzlükle tepki göstermişlerdi.
Bence, o tepkinin hiç olmazsa yarısını, Nimet Çubukçu’nun bu talihsiz karşılaştırmasına da göstermeliler.
Tabii türbanın, gerçekten eşlerinin, kızlarının şahsi tercihi olduğu konusunda samimi iseler. "