Bu bakanın adını siz koyun!..

Farkında mısınız değil misiniz onu bilmem!
 
Bu ülkede bir devlet adamı  adeta  iki yılda  40 yıllık ekonomik yük sırtlamışçasına bir büyük başarı öyküsü yazıyor…
 
Ülkenin son yıllarda yaşadığı  olağandışı sorunlara ve o sorunların üzerinde yığılan ekonomik sıkıntılara karşı  verilen mücadeleye baktığımız zaman hakkın teslimini yapmamak mümkün mü?
 
Aklı evvel siyasetçileri bir kenara atın!..

Siz siz olun siyasi parti rozetinizi bırakıp elinizi vicdanınıza koyun…
 
Çok özel bir devlet adamı…
 
Bakın arkasına tek bir kişi ile polemiği yok…
 
Hakkında yapılan bunca haksız eleştiri ve algı operasyonuna karşı  kimseye  tek kelime cevabı yok...
 
Partisinde  bazı olaylarda ismi hep kasıtlı olarak öne atılıp yıpratılmak istense de hiç dert etmiyor…
 
O dedi bu dedi hiç umurunda olmuyor...
 
Siyaset hiç umurunda değil..
 
30 yıllık meslek yaşantımda böylesine sabır taşı olsa çatlardı dedirten  bir siyasetçi görmedim desem hiçte abartmam!..
 
İlginç olanı...
 
Savunulmaya bile hiç gerek duymuyor...
 
Övülmek ve mükafat beklemek gibi bir  hesabı hiç yok...
 
Aksine kendisinden övgü dolu sözlerle bahseden ve kendini savunanlardan rahatsız olan bir devlet adamı profili...
 
Cemil Meriç’in bir sözü var ya…

“İyilik eden mükâfat beklediği an tefecidir…”
 
Aynen böyle görüyor!
 
Mükafat beklemek gibi derdi hiç olmamış...
 
Aslında duruşu nedeni ile yalnız bir adam…

Doğru bildiği yoldan yürüyor...
 
 Üstat Necip Fazıl der ki;
 
“Bir namazım, bir duam, birde eski seccadem, hepsi hepsi bu kadar, işte benim sermayem…”
 
Bu söz tam da onu anlatıyor desem yeridir...
 
                                                 *

Cumhuriyet tarihinin en kritik, en sıkıntılı, işin içinden çıkılması en zor döneminde üstlendiği görevin hakkını veriyor…
 
Gelişmekte olan ama iç ve dış saldırılar karşısında bir gün dahi rahat etmeyen bir ülkenin ekonomisini sağlıklı bir şekilde yönetmek, her baba yiğidin harcı değildir…
 
Şöyle geriye bakın bir gün dahi “Öldük, bittik, ne yapacağız” diye  dert ağladığı gün olmadı...
 
İşte korona virüs salgını karşısında tüm dünya artan ölümler, yaşanan ekonomik kaos, işten çıkarmalar nedeniyle  panik havasında yol almaya çalışırken, o yine son derece sakin ve kendinden emin…
 
Her gün devrede...

Süreci mükemmel bir şekilde takip ettiğini aldığı kararlar ile gösteriyor..

Önceki gün devreye aldığı ekonomik desteklerin insanlara ulaşmasını anlatırken moral dopingi yaptı…

Elini uzatmadığı kitle yok..
 
2.1 milyon aileye 1000 liralık nakdi yardımları ulaştırdıklarını, çok yakın zamanda 4.4 milyon ailenin tamamına bu yardımları ulaştıracaklarını söyledi…
 
Geçen hafta yapılan 10 bin lira limitli temel ihtiyaç desteğinin ardından şimdi de 2.1 milyon vatandaşımıza toplamda 12.1 milyar liralık kaynak tahsis edildiğini açıkladı…
 
Halk Bankasına 25 bin liralık esnaf destek finansmanı için başvuruda bulunan esnaf sayısı 412 bin 714, süreci tamamlanan esnaf sayısı ise  206 bin 959’a çıkmış…
 
Yani esnafımızın sahibi var…
 
Esnaf için tahsis edilen toplam finansman rakamı, paraf kart ile birlikte toplam 6 milyar 737 milyon lirayı bulmuş…
 
KOBİ’lere ve sanayicilere sunulan İş'e Devam desteğine başvuruda bulunan firma sayısı 67 bin 229...
 
Bu firmaların 39 bin 651'inin süreçleri tamamlanmış…
Ve en önemlisi sanayiciye şimdiye kadar 36 milyar 326 milyon lira  kaynak tahsis edilmiş…
 
İşten işçi çıkarmalar 3 aylığına yasaklanırken İşsizlik ödeneğinden yararlanmayan işçiler için  günlük 39.24 TL nakdi ücret desteği çok önemli…

                                                 *
 
Bütün bunları kim yapıyor?
 
Vatandaşların özel bankalarla olan sıkıntısına kayıtsız kalmayan kim?
 
Mevduatını bozdurana, kredisini yapılandırmak isteyene fahiş maliyetler çıkarıldığını bire bir takip ederken “Bu asla kabul edebileceğimiz bir şey değil. Bu konunun titizlikle üzerine gideceğimizin bilinmesini isteriz. Kimlerin özel bankaların avukatlığına soyunduğunu da görmenizi istiyoruz” sözlerinin yerli yerine oturacağını düşünüyorum..
 
Mesajı alması gerekenler alır…
 
Öte yandan “IMF’ye başvurulsun” diye algı yaratan Ali Babacan’a da isim vermeden cevabını veriyor 
 
“Uluslararası kurumlardan yardım isteme, ülkeyi nereye sürükleyeceği belli olmayan para basma söylemlerinden sonra bu konudaki duruşları ile de dertlerinin millet olmadığını bir kez daha gösterdiler” 
 
Bu ülkede sadece ekonomi değil her alanda uçan kuştan haberi olduğunu söylemek gerek…

Çünkü ekonominin kapsamadığı alan mı var!..
 
Yani her adım atışı ile dersini iyi çalıştığını gösteriyor..
 
Mesala...

Başakşehir'deki dev hastanenin yolunu yapmayıp Adana'da hiçbir araç gereç ya da tıbbi donanıma sahip olmayan sadece perdelerle ayrılmış fuar alanına sahra hastanesi diyebilen CHP’ye mesajını çakıyor…
 
                                                   *
 
Yani…

Covid-19 salgınının ekonomiye etkileriyle tüm ülkeler mücadele etmeye ederken  Türkiye Destek ya da kurtarma paketlerinin tutarlarını kamuoyuna açık ve şeffaf bir şekilde yansıtıyor.
 
Küresel fotoğraf, söylenenlerin ülkelerin sorunlarına çözüm olmakta yetersiz kaldığını gösterirken, Türkiye  başarılı bir sınav veriyor...

Kim yapıyor bunları...

Bu bakanın adını siz koyun...

Öte yandan Fransa'da bu süreçte işsiz kalanların sayısının 4 milyona yaklaştığı öğrenilirken, ABD'de nisan sonuna kadar 20 milyondan fazla kişinin süreçten dolayı işsiz kalacağı tahmin ediliyor.
 
Dedim ya…
 
Koronavirüs salgınına  karşı en hazırlıklı yakalanan  3-5 ülkeden birinin  Türkiye olduğunu gururla söylememek mümkün mü?

Türkiye olarak Covid-19 salgını ile kur saldırılarının etkilerini gidermek ve ekonominin bağışıklık sistemini güçlendirmek adına yoğun mücadele verdiği bir dengelenme sürecinin sonunda karşılaştı..
 
İşte Türkiye bu dengelenme sürecinin kazanımları sayesinde Ekonomik İstikrar Kalkanı gibi kapsamlı bir tedbir setini çok hızlı bir şekilde devreye alma başarısını gösterdi...

Kim yaptı bunları?

Bu bakanın adını siz koyun!
 
Tıpkı Covid-19 salgınıyla olduğu gibi salgının ekonomik etkileriyle mücadelede erken tedbir, hızlı karar, etkin uygulama ve etkili bir mücadele gerçeğini bugün bizim ülkemiz Türkiye sergiliyor…
 
Ve dünyanın en başarılı ülkeleri arasında  ve insanımızın işlerini kaybetmemesi için tüm imkanlarla iş gücü piyasasını ve istihdamı destekleyen bir Türkiye gerçeği var...
 
Bütün bunların yol haritasını Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uygulayan hangi bakan?

Adını siz koyun!..

Sizi bilmem ben “SAKİN GÜÇ” diyorum...                                           

                                                    *
 
Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye  hiçbir uluslararası kurum ya da kuruluştan destek ya da yardım talebinde bulunmadan süreci  başarılı bir şekilde yönetiyor..

Öte yandan şefkat elini böylesine  bir dönemde  dahi dünyanın dört bir köşesine uzatıyor...

Dünyadaki manzara bakınca devletimle gurur duyuyorum..
 
Evelallah ülkemiz emin ellerde…