BIST 8.864
DOLAR 34,30
EURO 37,37
ALTIN 3.030,39
HABER /  POLİTİKA

Bu anlaşmalar olursa Türkiye uçar!

Cumhurbaşkanı Gül, ATAK helikopterleri için Güney Kore'yi markaja aldı. Gül'ün isteği ise Serbest Ticaret Anlaşması...

Abone ol

İNTERNETHABER/SEUL- Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ile Güney Kore arasındaki ticaret hacminin Türkiye'nin aleyhine büyük dengesizlikler bulunduğunu söyledi. İki ülke arasında mutlaka "Serbest Ticaret Anlaşmasının" bu yıl mutlaka imzalanması gerektiğini vurgulayan Gül, ATAK helikopteriyle ilgili de müjde verdi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye ile Güney Kore arasındaki 3.1 milyar dolarlık ticaret hacminin yüzde 93'ünü Güney Kore'nin ihracatının oluşturduğuna dikkati çekerek, ''Serbest Ticaret Anlaşmasını bu yıl muhakkak imzalamalıyız'' dedi.

Gül, Güney Kore ziyaretini izleyen gazetecilerle düzenlediği sohbet toplantısında, ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kore ile ilişkileri ''her bakımdan mükemmel'' olarak niteleyen Gül, Türkiye'nin Kore Savaşı'na asker göndermesiyle büyük bir fedakarlık yaptığını ve bu yolla oluşan dostluğun canlı tutulması gerektiğini söyledi.

"TÜRKİYE ALEYHİNE BÜYÜK DENGESİZLİK VAR"

Temaslarında daha çok ekonomik ilişkileri ayrıntılı biçimde ele aldıklarını anlatan Gül, iki ülke arasındaki 3.1 milyar dolarlık ticaret hacminde Türkiye aleyhine büyük bir dengesizlik bulunduğunu kaydetti.

Ticaret hacminin yüzde 93'ünü Güney Kore'nin Türkiye'ye yaptığı ihracatın oluşturduğuna işaret eden Gül, iki ülke arasındaki mesafenin Güney Kore açısından sorun olmadığı gibi Türkiye için de sorun olmaması gerektiğini dile getirdi.

Gül, ticaret hacmindeki dengesizliğin tam giderilemese de dengelenmesinin önem arzettiğini anlatarak, ''Bunun için Serbest Ticaret Anlaşmasını bu yıl muhakkak imzalamalıyız. Onda da mutabakata vardık'' dedi.

Güney Kore'nin AB ile serbest ticaret anlaşması olduğuna işaret eden Gül, Türkiye'nin Gümrük Birliği üyesi olduğu için bu durumdan olumsuz etkilendiğini söyledi. Gül, ''Güney Kore ucuz malı Avrupa'ya daha kolay sokacak, bize gümrüksüz gelecek. Avrupalı da Kore'ye düşük gümrükle satacak. Ama biz hala gümrükler yüksek olunca bir şey satamayacağız. Bugün zaten felaket olan durum, yarın izahı mümkün olmayan başka bir şeye dönecek'' dedi.

TÜRK HELİKOPTERİ İÇİN GÜL'DEN ATAK!
ENERJİ BAKANI YILDIZ'IN AÇIKLAMALARI
HABERİN DEVAMINDA...

[PAGE]

2.5 MİLYAR DOLARLIK HELİKOPTER PROJESİ

Cumhurbaşkanı Gül, görüşmelerde savunma sanayisini de ağırlıklı olarak konuştuklarını bildirerek, Türkiye'de üretilen tankların zırhlarının Güney Kore'den alındığını söyledi. Gül, ''O zırhları müttefiklerimiz bile vermiyor'' dedi.

Türkiye'nin de Güney Kore'ye simülatör sattığını belirten Gül, ''Şimdi de inşallah ATAK helikopteri satmak istiyoruz. Bugün en çok konuştuğumuz konu bu oldu'' dedi.

Gül, ATAK projesinin 2.5 milyar dolar tutarında olduğunu kaydederek, Güney Kore'nin bu konuda inceleme yaptığını bildirdi. Cumhurbaşkanı Gül, Güney Kore'nin Apache helikopterleriyle de ilgilendiğini kaydetti.

NÜKLEER ENERJİ SANTRALİ İŞBİRLİĞİNDE SIKINTILAR VAR

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Güney Kore ile imzalanan Nükleer Enerji Santrali İşbirliği Mutabakat Muhtırası ile ilgili olarak finansman, eskalasyon, ortaklık yapısı ve risklerin paylaşılması gibi 5-6 konuda sıkıntı bulunduğunu bildirdi.

Cumhurbaşkanı Gül'ün Güney Kore ziyaretini izleyen gazetecilerle sohbet toplantısına katılan Yıldız, bugün imzaladığı Nükleer Enerji Santrali İşbirliği Mutabakat Muhtırası ve Sinop'a yapılması planlanan santralle ilgili açıklamalarda bulundu.

Güney Koreli muhataplarıyla nükleer güç santrali konusunda görüşmeler yaptığını ve bugün iş birliği mutabakat muhtırası imzaladıklarını anımsatan Yıldız, detayları sonuçlandırmak için Güney Kore'nin en erken kasım ayına süre verdiğini bildirdi. Güney Kore'nin 1968 yılında nükleer santral yaptırma fikri geliştirdiğini ve 1973'te ilk santrali yaptırdığını anlatan Yıldız, ülkede bugün yerli imkanlarla 27. santralin yapıldığını kaydetti.

Taner Yıldız, Güney Kore'nin bu alanda iyi bir model olduğunu, Türkiye'nin de benzer bir model oluşturabileceğini söyledi.

''Çok gecikmiş olmamıza rağmen, bilmediğimizi itiraf etmemiz lazım'' diyen Yıldız, 1998 yılındaki ihale hayata geçirilse ve o dönemdeki hükümetin en kötü teklifi değerlendirse Türkiye'nin bugün yüzde 40 daha karlı konumda olacağını belirtti.

''FİLİN ÇOK HASSAS ÇİZGİDE YÜRÜMESİ GİBİ''

Nükleer santralin maliyeti ve finansman sorunuyla ilgili bir soru üzerine Yıldız, şöyle konuştu:

''Sıkıntılar var. Bu tek düze bir iş değil. Bu iş, çok hassas bir çizgide filin yürümesi gibi. Biraz kenara dokunduğunda kırıp dökecekleri var. Bizim için ciddi riskler de var. Bunu başarmamız lazım. Bu kısa vadeli bir iş değil, uzun soluklu orta ve uzun vadede çalışacağımız bir iş.

20 milyar dolarlardan bahsediliyor, finansman sıkıntısından bahsediliyor, büyük pay alamayacaklarından bahsediyorlar. Biz de diyoruz ki Türkiye'de bu işi sökümüne varıncaya kadar hallolsun istiyoruz. Nükleer santraller 60 yıllığına yapılıyor. 60 yıl sonraya kötü bir miras bırakmamamız için filmin sonunu da görebiliyor olmamız lazım. Montaj, know-how'ın alınmasından, insan kaynaklarının gelişmesinden, işletmesinden, yakıttan ve 60 yıl sonra sökülmesinden, atıklarının düzenlenmesine kadar yabancı olduğumuz, düzenlenmesi zorunlu işle uğraşacağız. Buna bir yerden başlamamız lazım.''

Yıldız, Güney Koreliler ile nükleer santralle ilgili 5-6 konuda henüz mutabık kalmadıklarını belirterek, bu konular arasında finansman, eskalasyon, ortaklık yapısı, risklerin paylaşılmasının bulunduğunu açıkladı.

Herhangi bir olası nükleer kazada risklerin paylaşılması konusunda mesafe alınması gerektiğini vurgulayan Yıldız, ''Biz, 'bu işi bilen, know-how'ını getiren firma risklerini paylaşacaktır' diyoruz. Uluslararası anlaşmalar kadar riskler paylaşılsın istiyorlar. Ancak biz santrali yapma isteğimizi, kararlılığımızı ön plana çıkarıyoruz'' diye konuştu.