BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Bu açıklama Bahçeli'yi çok terletecek

DSP-MHP-ANAP Hükümetinin bakanı Mehmet Keçeciler o dönem Öcalan ile Mesut Yılmaz ve Bahçeli'nin de görüştüğünü iddia etti.

Abone ol
MHP ve CHP’nin ortaya attığı ‘Öcalan ile görüşüldü’ iddialarına eski ANAP’lı bakanlardan Keçeciler cevap verdi: Öteden beri Öcalan ile görüşülüyor. Bu bir devlet kararıdır.

2000 yılı öncesi siyasetin önemli isimlerinden Mehmet Keçeciler, Abdullah Öcalan ile görüşme tartışmalarına yeni bir boyut getirdi. Keçeciler, 17 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirilen Abdullah Öcalan ile “devletin bir kaç organının görüştüğünü” belirterek bunun devlet politikası olduğunu söyledi.

star Gazetesi'nde yer alan habere göre DSP-MHP-ANAP hükümetinde Devlet Bakanı olarak görev yapan Keçeciler, Başbakan Yardımcıları Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli’nin “Öcalan’dan yararlanılması koşuluyla idamın kaldırılması kararnamesini imzaladığını, cezanın kaldırıldığı günden itibaren Öcalan’dan yararlanıldığını” söyledi. Keçeciler, “Öcalan ile devletin bir değil, birkaç organı görüşmüştür. Bu devletin kararıdır. Öteden beri Öcalan’la görüşülüyor” dedi.

IRA VE ETA İLE DE GÖRÜŞÜLDÜ

“Devlet dönem dönem Öcalan’la görüştü. Bu olağandışı mı” sorusuna, “Görüşme yapılması olağandır. Sadece biz değil. İngiltere IRA’yla, İspanya ETA’yla görüştü. Bu, teröristle masaya oturma, müzakere yapma anlamında değildir” diye konuştu.

“Zaman zaman bazı devlet görevlilerinin Öcalan’la görüştüğüne dair bilgiler ortaya çıkıyor. Bu devlet yetkililerinin bilgisiyle mi oluyor” sorusuna Keçeciler, şöyle yanıt verdi:

“Devletin ajanları vardır. Bunlar görüşmeleri yaparlar. Devletin bir organı değil, birkaç organı görüşür. Bu devletin kararıdır. Devleti yönetenlerin bilgisi dahilinde bu görüşmeler yapılır. Seçim dönemi olduğu için bu görüşmeler seçim malzemesi olarak kullanılıyor. Yapılan eleştirilerin çok fazla ehemmiyeti yoktur.”

İmralı ile görüşme Ergenekon dosyasında

• Öcalan’ın Ahmet Zeki Okçuoğlu’na anlattıklarıyla örtüşen bilgileri Ergenekon sanığı Atilla Uğur da anlatıyor. MHP lideri Devlet bahçeli’nin Başbakan yardımcısı olduğu dönemde Öcalan’ı sorgulayanlardan biri olduğu belirtilen Uğur’un anlatımları ise şöyle:

“Biz ilk başlarda Öcalan’ı toprak zeminli tek yataklı derme çatma bir odada tutuyorduk. Doğru düzgün bir koğuş inşaatı tamamlanmamıştı.Öcalan o dönem her gün ona bir şey yapacağımız korkusu ile yaşıyordu. Hiç bir şey yapmasak da, bu korkuyu duyması önemliydi. Fakat bir gün Öcalan’ı ziyarete bir general geldi. Bu general sanki çok önemli bir kişiyi ziyaret ediyormuşcasına heyecanlıydı. Görüşme için bir odaya geçtik. General masaya oturunca söze ‘Sayın Öcalan’ diye başladı.  İşte o an Öcalan bir bana, bir generale baktı. O güne kadar psikolojik olarak baskı altında tuttuğumuz Öcalan o an bir şeylerin değiştiğini anladı. Gözlerine farklı bir güven geldi ve bizim o güne kadar yarattığımız psikolojik ortam o görüşme sonrasında dağıldı.”

Öcalan sevinçten yerinde duramıyordu

• Abdullah Öcalan’ın eski avukatlarından olan ancak şu anda PKK’yla ters düşen Ahmet Zeki Okçuoğlu, “Genelkurmay ile görüşülüyordu. Kendisini gördüğümde çok sevinçliydi. ‘Çok kısa zamanda büyük gelişmeler olabilir’ diyordu. Sevinçten yerinde oturamıyordu. Eminimki ona büyük sözler verilmişti” diye konuştu. Okcuoğlu, Abdullah Öcalan’la yargılandığı dönemdeki görüşmelerinde konuşmalarındaki ilginç diyalogları da aktardı: “‘Kimse benden devlete karşı savunma yapmamı beklemesin. Başbakanlık Kriz Merkezi’nin önüme koyduğu çerçeveler var. O çerçevelere bağlı kalarak savunmamı yapacağım’ dedi. En son görüşmemiz buydu.”

ASILMAMAK İÇİN PAZARLIK YAPTI  

Okçuoğlu, görüşmelerinde Öcalan’ın ‘derin devletin’ büyüklüğünden, yüceliğinden söz ettiğini belirterek, şunları aktardı: “Ya sen bu kadar derin devleti övüyorsun, seni asmayacaklarına dair bir garanti verdiler mi sana’ dedim. Dedi ki ‘Bana biri geldi, benimle görüştü. Ben de ona ‘Siz beni idam edecek misiniz’ dedim. O da bana ‘Tamamen senin çabalarına bağlı. Sen eğer iyi bir imtihan verirsen asılmazsın’ gibisinden şeyler söyledi’ dedi.”