BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Bozdağ'dan ilginç Sarıgül yorumu

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Mustafa Sarıgül'ün CHP'ye geçişine ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Abone ol

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, CHP'de, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak adı geçen Mustafa Sarıgül ile ilgili, "Bizim için sıradan bir aday. Bunu medya büyütüyor, şişiriyor. Onun için hormonlu bir siyasal anlayışla mücadele kolaydır" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

'HALKIN İNSANI OLMAKTAN ZİYADE BAZI ÇEVRELERİN İNSANI'

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün CHP'ye katıldığı anımsatılarak, "Sarıgül ismi sizin için de ciddi bir tehdit değil mi?" diye sorulmasına karşılık Bozdağ, yerel seçimleri şahıslar üzerinden değerlendirmenin yanlış olacağını belirtti.

Bozdağ, CHP'nin genetik kodlarıyla bu toplumun değerlerinin bağdaşmadığını söyleyerek, yaşantısı, söyledikleri ve yaptıkları ortada olan Sarıgül'ün "halkın insanı olmaktan ziyade bazı çevrelerin insanı" olduğunu dile getirdi. Bozdağ, "O çevreler onu halkın insanı gibi bir takdim gayreti içerisinde. Belli sermaye kesimleri, belli başlı başka kesimler" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin başına AK Parti'ye karşı bir başarı elde etmek için getirildiğini ancak başarılı olunamadığını dile getiren Bozdağ, Sarıgül'ün CHP'ye katılımıyla bu doğrultuda başka bir yol denendiğini ifade etti.

Bozdağ, şöyle konuştu:

"Onun için, Sarıgül'ün CHP'ye geçişine bakarsanız aslında CHP Sarıgül'e katılıyormuş gibi bir havayla, genel başkanı, partiyi inciten, rencide eden bir propagandayla yapıyorlar. Ortaya konan söylemlere, yapılanlara baktığınızda bir partinin hiyerarşik yapısı içinde bunlar hoş karşılanacak şeyler değil. Çünkü Kılıçdaroğlu'nu getiren eller kimse Sarıgül'ü getirenler eller de o. Onun için bu bir ambalaj. İstanbullu, AK Parti döneminde yapılan hizmetleri biliyor.

Bundan sonra hizmetler üzerinden ilk değerlendirme yapılacak, İstanbul'da da değerlendirme onun üzerinden yapılacak. Bizim açımızdan herhangi bir tehlike veya tehdit oluşturması mümkün değil. Bütün hepsi bir araya gelse dahi yaptıkları ortada. Ancak onlar böyle bir tehlike varmış gibi oluşturmak istiyorlar. O, onların üfürdüğü bir üfürük. Belediye seçimleri içerisinde şişiriyorlar balonları, oradan, buradan, belli çevreler. Halkı aldatmaya, kandırmaya dönük pek çok manipülasyon bu süreçte olacaktır."

'İSTANBUL'DAKİ SEÇİM YARIŞI TAKVİMDEN İBARET'

AK Parti'nin milletle gönül bağı kurduğuna işaret eden Bozdağ, kendilerini, hizmetlerinin yanında halkın partiye ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a verdiği gönülden desteğin güçlü kıldığını kaydetti. Destek devam ettiği sürece hizmeti de güçlü bir şekilde sürdüreceklerini söyleyen Bozdağ, "İstanbul'da da bizim seçime dönük herhangi bir sıkıntımız yok. İstanbullular, hakşinas, kadirşinas insanlardır. Değişen, dönüşen İstanbul'u en iyi yaşayarak gördüler onlar, neler yapıldığını biliyorlar" değerlendirmesinde bulundu.

'MEDYA BÜYÜTÜYOR, ŞİŞİRİYOR'

İstanbul'daki seçim yarışının takvimden ibaret olduğunu ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle tamamladı:

"Sandığın şakası olmaz. Şakası olmadığı için de orada tokadı millet bir kez daha yapıştıracak. Yeniden AK Parti ile ve daha güçlü bir şekilde yoluna devam edecek. Sarıgül, bizim için diğer adaylar gibi sıradan bir aday, hiçbir farkı yok. Bunu medya büyütüyor, şişiriyor. Belli çevreler de şişirilmesi için özel gayret ediyor. Onun için hormonlu bir siyasal anlayışla mücadele kolaydır. Çünkü vatandaş gerçeğe daha fazla değer veriyor. Biz gerçek, doğru olanı temsil ediyoruz. O yüzden rahatız, hiçbir sıkıntımız yok."

ÖĞRENCİ EVLERİ TARTIŞMASI

Anayasa'nın 58. maddesinde ifade edilenlerin, öğrenci evleri tartışmasına dayanak olup olmayacağı sorulan Bozdağ, bu maddenin gençlerle ilgili düzenlemeler içerdiğini, gençlerin alkol düşkünlüğü, uyuşturucu madde, suç, kumar, kötü alışkanlıklar ve cehaletten korunmasını devlete görev olarak yüklediğini söyledi.

''Devlet olarak gençlerimiz böyle bir noktaya giderken tedbir almayacak mısınız? Gençleri uyuşturucudan, suçtan ve suç örgütlerinden, kötü alışkanlıklardan korumak için tedbir almayacak mısınız? Elbette tedbir alacaksınız'' diyen Bozdağ, bu milletin gençliğini suça bulaştırmak isteyenlere karşı tedbir almanın devletin görevi olduğunu bildirdi.

Bozdağ, ''Aileyi dağıttığınız zaman yeniden toplamak, yeniden inşa etmek o kadar kolay değil. Yıkmak kolay, ama yapmak çok zor. Aile Türk toplumunun temeli. Bu temeli koruyacak, ayakta tutacak tedbirleri almak da devletimizin vazifesidir. Kimse bize vazifemizi yapma diye akıl vermesin'' dedi.

'YENİ ANAYASAYI HAYATA GEÇİRME İMKANI YOK'

''Yeni Anayasa konusunda uzlaşılan 60 maddeyi çıkaralım görüşü oluşmuştu, ancak bu reddedildi. 'Anayasa konusunda umutlar tükendi' diyor musunuz?'' sorusu üzerine Bozdağ, yeni Anayasa konusuda işin başından beri CHP, MHP ve BDP'yi samimi görmediğini belitti.

Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmasında yeni Anayasa'dan ziyade 82 Anayasası'nın üzerinde tadilat yapan bir anlayış görüldüğünü aktaran Bozdağ, şunları söyledi:

''Bazı maddelere hiç dokunmadan, bazılarını bir takım rötuşlarla yaptığınızda oradan yeni bir anayasa çıkarmıyorsunuz. Böyle bir durum var. İlk uzlaşma böyle bir kabul üzerinden başlayınca ben 'Eyvah' dedim. Bunlar yeni Anayasa konusunda samimi değiller.

Siz bir takvimle kendinizi bağlarsanız o takvime uymanız gerekmez mi? Bağladılar. Dendi ki '2012'nin sonunda bu iş bitecek.' 31 Aralık geldi, bitmedi. Sonra 'Nisan' dendi. Mayıs geldi bitmedi. 'Haziran son' dendi bitmedi. Şimdi devam ediyor.

Bir defa ucu açık bir çalışma yaparak netice alamazsınız. Türkiye'nin Anayasa birikimi var. Yeni Anayasa yapabilecek her türlü imkanı var. Ucu açık çalışma demek ipe un sermek demektir. Yeni Anayasa yaptırmamak için zamana oynamaktır. Maalesef zamana oynadılar. Şimdi seçim geldi. Herkes elini vicdanına koysun. Bu kadar seçim olayının yaşanacağı bir dönemde yeni Anayasayı hayata geçirme imkanı var mı? Yok.''

Kendilerinin ucu açık bir çalışma yerine zaman ile sınırlandırılmış süresi, ucu sabitlenmiş bir takvimi benimsediklerini aktaran Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uzlaşılan 60 maddenin yasalaştırılması teklifinde bulunduğunu, bu teklifi kabul ettiklerini ancak bu sefer CHP'nin bu konuyu yetkili kurullarında görüşme gereği duyduğunu belirtti.

Bozdağ, ''Yetkili kurullarda neyini istişare edeceksiniz? Gelin yapalım diye siz teklif ediyorsunuz, biz kabul ediyoruz. Yapılması gereken yetkili kurullarda istişare değil 'Teşekkür ederiz' demektir. Siz eğer bu görüşünüzü istişare etmeden ortaya getirdiyseniz o ayrı bir konu. Ama teklifini kabul ettiğimiz bir konuyu istişareye götüren bir anlayış, daha sonra da 4 parti bir araya gelirse biz buna varız diyen bir noktaya geldi. Halbuki Sayın Bahçeli ve MHP, 'Biz Anayasanın tamamın olmadan kısmi madde yasalaştırılmasına karşıyız' diye açıklama yapmıştı. Bir yandan o daveti yapıp sonra da 'Biz buna yokuz' demek, bir parti açık açık deklarasyonda bulunduğu halde onun rızasını şart koşmak şark kurnazlığıdır, milleti aldatmaktır, gayri samimiliktir. CHP kendi önerisinden bir kez daha çark etmiştir'' diye konuştu

'İKLİM MÜSAİT DEĞİL'

Yeni anayasanın 24. dönemde hayata geçirilmesi için şu anki iklimi müsait görmediğini aktaran Bozdağ, ''Özellikle partilerin tutumunu müsait görmüyorum. CHP, MHP'nin tavırları ortada. Bizim de tek başına yapabilme imkanımız yok'' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim sistemine ilişkin önerileri hatırlatılarak ''Siz seçimlerden önce buradan tercih edeceğiniz bir modele dönük düzenleme yapar mısınız, yoksa muhalefetten gelecek cevaba göre mi hareket edersiniz?'' sorusu üzerine Bozdağ, şu ana kadar yüzde 10 barajını eleştirmeyen, hükümeti bu konuda eleştirmeyen kimse kalmadığını söyledi.

Başbakan Erdoğan'ın 3 teklifte bulunduğunu hatırlatan Bozdağ, şöyle devam etti:

''Başbakanımızın açıklamaları esasında 3 seçenekten muhalefet hangisine evet diyorsa biz onu yasalaştırmaya hazırız diye bir çağrıdır. Baraj baskısını kaldırıyoruz. AK Parti kendini koruyor anlayışını tamamen yıkıyoruz. Gelin ne diyorsanız beraber yapalım. '3 alternatifin üçüne de varız' dedik. Muhalefet sıfır baraj, dar bölge istemiyor. Yüzde 5 barajlı sistemi de istemiyor. Muhalefet şikayet ettiği yüzde 10 barajlı sistemin devamını istiyor. Bu şuna benziyor, bir hanımefendi gelin oluyor, ağlıyor gitmek istiyor. Ondan sonra 'Kızım gitmek istemiyorsan kal' diyorlar. 'Yok. Ben hem ağlarım hem giderim' diyor. Bizim muhalefetin hesabı gelinlik kıza benziyor. Hem ağlarım hem giderim diyor. Hem yüzde 10 barajından şikayet ederim, hem yüzde 10 barajına dokundurtmam, bununla yola devam ederim diyor. O zaman kalkıp demokrasiden dem vurmayacaklar. Muhalefet yüzde 10 ile yola devam ededelim bu işle fazla oynamayın demek istiyorlar. Eğer muhalefet partileri kamuoyunun önüne çıkıp açık açık görüşlerini ifade etmezlerse o zaman biz elbette bir tercihte bulunmak durumunda kalacağız. Onlar görüşlerini ifade etmediği zaman oturup bu konuyu tekrar değerlendireceğiz.''

'MUHALEFET YÜZDE 10 BARAJIN KALMASINDAN YANA'

Demokratikleşme paketinde ifade edilen seçim sistemine ilişkin üç seçenekten birini tercih ederek hareket edeceklerini dile getiren Bozdağ, "Benim şu anda muhalefetin tutumundan gözlemlediğim şey, kamuoyuna deklare etmeseler dahi, muhalefetin yüzde 10 barajıyla yola devam etmek istediğine ilişkindir" dedi.

Muhalefetin isteğinin mevcut seçim sistemiyle barajın düşürülmesi yönünde olduğunun belirtilmesi üzerine ise Bozdağ, "Onu da yapalım, ona da karşı çıkarlar. Bu konuda samimi değiller. 'Gelin sıfır baraj yapalım' diyoruz. Sıfır baraja bir siyasi parti hayır diyebilir mi? Türkiye'de oluyor bu, belki dünyada ilktir. Sıfır baraja 'hayır' diyen muhalefet partilerinin olduğu bir ülke" değerlendirmesinde bulundu.