Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, CHP'nin 1+8+4 önerisini 28 Şubat'ın devamı olarak niteledi,
Abone olCHP'nin 1+8+4 önerisinin pedagojik bir duruş olmadığını savunan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ana muhalefetin nasıl bir duruş sergilediğini anlattı:
"CHP'nin duruşu ideolojik bir duruştur. 28 Şubat'ta Sincan'da yürüyen tankların yaptığı balans ayarının devam etmesi anlamında bir duruştur.''
Bozdağ, TGRT Haber'de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
''Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasını öngören yasa teklifinin görüşüldüğü komisyon çalışmaları ve CHP'nin eleştirilerine'' ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, ''CHP'nin 1 8 4 önerisi ve 4 4 4 değişiklik teklifine karşı duruşu pedagojik bir duruş değildir. CHP'nin duruşu ideolojik bir duruştur. 28 Şubat'ta Sincan'da yürüyen tankların yaptığı balans ayarının devam etmesi anlamında bir duruştur. Yoksa pedagojik bir duruş değildir'' diye konuştu.
4 4 4 yasa teklifinin pedagojik ve çocukların geleceği için doğru olduğunu belirten Bozdağ, eski sistemin esnek olmadığını, öğrencilerin kabiliyetlerinin yok edildiğini, velilerin tercihlerine dikkat edilmediğini söyledi.
Yasa teklifinin esnek, kademeli ve öğrencinin kabiliyetiyle tercihlerini dikkate alan bir yapı olduğunu ifade eden Bozdağ, ''Eğer biz ekonomik anlamda güçlü bir ülke olmak istiyorsak, ileri ülkelerde meslek eğitiminin geldiği aşamayla, Türkiye'de mesleki eğitimin geldiği aşamayı gözetmemiz lazım. Bizim alacağımız epeyce bir mesafe var'' diye konuştu.
Komisyon görüşmelerine değinen Bozdağ, şöyle konuştu:
''CHP komisyonu çalıştırmamak için uğraştı uzunca bir zaman. Günlerce komisyonu işgal ettiler. CHP bir yasaya karşı olabilir, bunu fikirleriyle dile getirecektir, konuşacaktır ama bunun ötesinde yasanın çıkmasını engellemek için komisyonun Anayasa ve içtüzüğe göre çalışmasını engellemek için her türlü içtüzüğe, Anayasa'ya aykırı müdahalelerde bulundu. Adeta komisyonun çalışmasını imkansız hale getirmek için elden gelen herşeyi hukuksuz ve haksız bir biçimde yaptı. O yüzden komisyon mesafe alamadı.
AK Parti Grubu oraya vekil yığmadı, dert oradaki yasa teklifinin hızla görüşülüp geçmesi ama CHP sürekli vekilleri oraya yığdı. Orada birtakım müdahaleler yapıldı, kavga çıkması için ilk günden beri uğraşıldı. Hergün CHP'nin yaptığını Pazar günü AK Parti grubu yaptı. O gün de kavgayı çıkaran baktığınızda yine CHP'li vekiller.''
ANAYASA VE İÇ TÜZÜĞE GÖRE MÜZAKERE EDİLDİ
Komisyon çalışmalarının bütün bunlara rağmen devam ettiğini belirten Bozdağ, maddelerin Anayasa ve içtüzüğe göre müzakere edildiğini kaydetti.
Bozdağ, ''Komisyonun kabul ettiği metin, komisyonun çalışma usullerini düzenleyen içtüzüğe uygun bir şekilde müzakere edilerek kabul edilmiştir ve artık komisyon bir metni görüşüp kabul ettikten sonra o Genel Kurul uhdesinde olur. Genel kurul, komisyonun kabul ettiği metnin tamamını reddedebilir, maddeyi değiştirebilir, hepsi mümkün olabilir'' diye konuştu.
Kabul edilen metnin yok hükmünde olamayacağını vurgulayan Bozdağ, ''Ortada bir görüşme var. Kabul edilen bir teklif var. Hazırlanmış komisyon raporu var. Anayasa ve içtüzüğe uygun yapılan bir işi yok hükmünde saymak mümkün değil. Öyle bir şey olsa bile bunun denetim yeri genel kuruldur'' dedi.
Bekir Bozdağ, ''CHP, 'Meclis Başkanı bunu yok hükmünde saysın, geri komisyona göndersin' açıklaması neden yapıldı'' sorusu üzerine, ''CHP, sadece burada değil, pek çok kanunda görüşmeler yapılırken Anayasa'ya aykırılık oluşturmak için kendilerince mücadele ediyor'' diye konuştu.
CHP'nin bu teklife katkı vermek veya teklifin yanlışlarını göstermek için uğraşmadığını belirten Bozdağ, ''Biz, 26 maddelik Anayasa değişikliğinde böyle bir kavgaya rastlamadık. CHP'nin kendi iç kavgalarını bu kavga üzerinden durdurma, bu tartışma üzerinden tartışmayı başka alana kanalize ederek orada rahatlama düşüncesi olabilir. Kendi seçmen tabanına dönük bir mesaj mücadelesi olarak görüyorum, yoksa çocuklarımızın geleceğine ilişkin bir mücadele olarak görmüyorum'' dedi.
SEÇMELİ DERSLER
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, seçmeli dersler konusunda yeni bir uygulamaya geçileceğini belirterek, şöyle devam etti:
''3-4'ten sonra pek çok ders seçmeli olabilir. Hangi derslerin seçmeli dersler olacağı, hangilerinin olmayacağını kanuna yazmanın imkanı yok. Bazıları 'teklif vererek kanuna yazdıralım 'diyor. O zaman onlarca ders olabilir. Yarın başka dersler çıkabilir. Eğer seçmeli dersleri kanuna yazarsanız, yarın ihtiyaç olur başka seçmeli ders koymak istersiniz. Onu da kanuna yazmak gerekecektir. O yüzden seçmeli derslerle ilgili bugünlerde konuşulanlar 'bunlar da olsun, bunlar da olabilir' manasında temenni kabilinden şeylerdir. Bunların gerçeğini Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye'nin ihtiyaçları, milletimizin talepleri dikkate alınmak suretiyle telif edilerek belirlenecek. Hangi dersler olacağı açıklanacaktır. O, Milli Eğitim Bakanlığımızın alacağı kararla ilgili bir konudur. Şu aşamada, hangi dersler olabilir konusunda bir tartışma yaşanıyor. Herkes, temennisini dile getiriyor. Bunları hayata geçirecek Milli Eğitim Bakanlığı'dır. Her şey konuluşuyor, görüşülüyor. Toplumun talepleri, bizim ülke olarak ihtiyaçlarımız dikkate alınarak seçmeli dersler konulacak. Toplumun ihtiyaçları, ülkenin ihtiyaçları dikkate alınacak.''
Hangi alanda ara elemana, meslek olarak yetişmiş insana ihtiyacın olduğuna ilişkin tespitin yapılacağını belirten Bozdağ, ''Toplumun beklentisi, ihtiyaçları ne, onun tespiti yapılacak. Bunlarla ilgili zaten detaylı çalışmalar Milli Eğitim Bakanlığı'nda var. Bunlar bir kez daha gözden geçirildikten sonra, Milli Eğitim Bakanlığı bu seçmeli derslerin nelerden ibaret olacağına ve hangi sınıflarda kaç saat okutulacağına karar verecektir. Bu bir süreç'' diye konuştu.