Böyle vicdansızlık görülmedi. Bakın bir anne doğurduğu 1 günlük bebeğini nasıl öldürdü
Abone olKocaeli'nin Çayırova İlçesi'nde gayrimeşru ilişkiden dünyaya getirdiği bebeğini hastaneden çıkarır çıkarmaz parka götürüp boğduktan sonra gömdüğü iddiasıyla E.A. ve annesi, polis tarafından yakalanarak adliyeye sevk edildi. Suçunun itraf eden kadın tutuklanırken, annesi ise serbest bırakıldı.
Çayırova Özgürlük Mahallesi'nde Ekim ayının başlarında gayrimeşru bir ilişki sonucu doğan bebeğini hastaneden çıkar çıkmaz oturduğu evin biraz ilerisindeki parka götüren 20 yaşındaki E.A., iddiaya göre bebeğini kundak beziyle havasız bırakarak boğdu. Ardından da burada bir bina duvarının yanında toprağı 30 santim kadar kazarak bebeği çukura gömdü.
Dün parkta oynamakta olan çocuklar bir köpeğin toprağı eşelediği yere baktığında bebek cesedini fark etti. Olayın bildirilmesi üzerine parka gelen ekipler, bebeğin kolunda takılı doğum bilekliğinden yola çıkarak bölgedeki hastanelerde yaptıkları araştırmalarda bebeğin Gebze Fatih Devlet Hastanesi'nde doğduğu tespit edildi.
Kısa süreli araştırmanın ardından bebeği E.A.'nın gayrimeşru ilişki sonucu dünyaya getirdiğini, 43 yaşındaki annesi F.A. ile birlikte buraya getirip gömdükleri anlaşıldı.
E.A. gözaltındaki süreçte susma hakkını kullanırken, anne F.A. olayın tüm detaylarını polise anlattı. Bebeği kızının boğduğunu öne süren anne, cinayetle hiç bir bağlantısı olmadığını söyledi. Adliyeye sevk edilen E.A. tutuklanarak cezaevine gönderilirken, anne F.A. serbest bırakıldı.
2 ÇOCUK GELİN 2 KORKUNÇ DRAM
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Adana'da polis operasyonuyla fuhuş batağından kurtarılan 15 yaşındaki A.G.'nin dramı 5 yıl önce annesinin babasını terk etmesiyle başladı. Meryem Y., o zaman 10 yaşında olan kızıyla birlikte Önder Y.'ye kaçarak Antalya'nın Manavgat ilçesinde yaşamaya başladı. Çift daha sonra nikâh kıydı. Eşine fuhuş yaptıran Önder Y., 2 yıl önce de A.G.'ye tecavüz etti. A.G.'yi ölümle tehdit eden Önder Y. tecavüzlerini sürdürünce talihsiz çocuk durumu annesine anlattı.
Sabah Gazetesi'nde yer alan habere göre kızının eşine iftira attığını söyleyen Meryem Y., geçen şubatta onu Adana'da yaşayan anneannesinin yanına gönderdi. A.G., başından geçen olayları bu kez anneannesine anlattı.
Torununun da kızı gibi fuhuş batağına düşmesinden korkan anneanne, A.G.'yi, geçen nisanda mahalle komşusu bir gençle evlendirdi. Dramı son bulmayan A.G. bu kez de eşinin şiddetine maruz kalınca evden kaçarak ortadan kayboldu. Anneannenin başvurusu üzerine A.G.'yi aramaya başlayan polis, önceki gün D-400 karayolu üzerinde genç kızı buldu.
A.G., psikologlar eşliğinde alınan ifadesinde başından geçenleri anlattı. Anne Meryem Y. gözaltına alındı. Tecavüzcü üvey babanın ise 2 ay önce öldüğü ortaya çıktı. A.G. ile ilişkiye girdikleri ileri sürülen zanlılar yakalanıp adliyeye sevk edildi.
Anne serbest kalırken diğer 6 zanlı "küçük yaştaki çocuğa cinsel istismar"dan tutuklandı. A.G. Çocuk Yuvası'na yerleştirilirken eşi de "küçük yaştaki kız çocuğuyla evlenmek" suçundan cezaevine gönderildi.
MÜEBBET HAPİS İSTENDİ
Bir çocuk gelin dramı da İzmir'de yaşandı.. Yeşim Baytar, henüz 14 yaşındayken âşık olduğu Hakan Baytar'la kaçarak evlendi. 5 çocuk dünyaya getiren Baytar, iddiaya göre yıllarca eşinden şiddet ve işkence gördü.
Hatta eşi sırtına jiletle kendi adını bile kazıdı. Dayak ve işkenceye dayanamayan Baytar, sonunda boşanma davası açtı. İddiaya göre davayı geri çekmeyi kabul etmeyen eşini 10 gün zorla yanında tutan 40 yaşındaki Hakan Baytar, eşiyle yine tartışmaya başladı.
Ardından baldızını ve çocuklarını odadan çıkaran Baytar, 35 yaşındaki 21 yıllık eşini 12 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Cumhuriyet Savcısı, sanık kocanın "Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası" istemiyle yargılanmasını istedi. Hakan Baytar, önümüzdeki günlerde hâkim karşısına çıkacak.
MEZARI KAZILIRKEN KURTULDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Mantardan zehirlenen evli çiftten Sibel Arabacı ölürken, mezarı kazılan Murat Arabacı son anda karaciğer bağışıyla hayata döndü
Kocaeli'nin Körfez ilçesinde oturan 23 yaşındaki Sibel ve 26 yaşındaki Murat Arabacı çifti, 30 Ekim günü bir arkadaşlarının ormanda toplayıp verdiği mantarları yedikten sonra zehirlendi. Gece boyunca mide ağrısı çeken çift, sabaha doğru yakınlarından yardım istedi.
Gece kusan ve durumu daha iyi görünün Murat Arabacı evde kalırken, Sibel Arabacı, saat 06.00'da kayınbiraderi tarafından Körfez Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Sibel Arabacı doktorlara, "Mantar yedik, zehirlenmiş olabiliriz" dedi ve iğne yapldıktan sonra sonra evine gönderildi.
MEZARINI HAZIRLADILAR
Öğleye doğru durumları daha da kötüye giden Sibel ve Murat Arabacı çifti bu kez Derince Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Buradan da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi.
Karaciğerleri iflas eden Sibel ve Murat Arabacı komaya girdi ve organ nakli kaçınılmaz oldu. Beklenen organlar gelmeyince durumları her geçen gün ağırlaşan çiftten Sibel Arabacı, Kurban Bayramı'nın son günü olan 9 Kasım'da yaşamını yitirdi. Sibel Arabacı'nın cenazesini Kocaeli'ne getirerek defin işlemlerine başlayan yakınları, iki mezar yeri aldı ve bir yandan da Bursa'dan gelecek ikinci acı haber beklemeye başladı.
Beklenen telefon geldiğinde ise kulaklarına inanamadılar. Arayan görevli, Antalya'dan bir hastanın organlarının bağışladığını, beklenen karaciğerin Bursa'ya getirileceğini, acilen kan gerekliğini söyledi.
Murat Arabacı'nın yakınları, özel otomobillerinin yanı sıra iki minibüs kiralayıp kan vermek için Bursa'ya geldi. Karaciğer, Sağlık Bakanlığı'nın özel uçağı ile getirildi ve nakli gerçekleşti.
BUNA İPTEN ALMA DENİR
Murat Arabaycı'yı karaciğer nakil ameliyatı ile yaşama döndüren Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı ve Karaciğer Nakli Direktörü Prof. Dr. Ekrem Kaya, hastayı "ipten aldıklarını" söyledi. Organ bağışı olmadığı ve nakil yapılamadığı için karaciğeri iflas eden Sibel Arabacı'nın kurtarılamadığını belirten Prof. Dr. Kaya, şunları söyledi:
"Bu olay iki önemli konuyu bir kez daha gündeme getirdi. Birincisi kültür mantarı dışında, doğadan toplanan mantarların kesinlikle yenmemesi gerekiyor. Bir diğeri de organ bağışının ne kadar önemli olduğu."
EŞİNE VE KAYINLARINA KURŞUN YAĞDIRDI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Ankara'da, bir baklava satış mağazasında müdür olarak çalışan Rafet Kulim (33), eşi Özlem Kulim (31) ile eşinin erkek kardeşleri Fatih Erkaya (26) ve Özgür Erkaya'ya (28) kurşun yağdırdı. Fatih Erkaya olay yerinde hayatını kaybederken, 7 kurşun isabet eden Özlem Kulim ile kardeşi Özgür ağır yaralandı
Aynı işyerinde çalışan Rafet Kulim ve Özlem Kulim, 10 yıl önce tanışarak evlendi. Genç çift, daha sonra Özlem Kulim'in Altındağ Örnek Mahallesi'nde ailesinin üst katındaki daireye yerleşti. 6 yaşında kız çocukları bulunan çiftin arasında bir süredir şiddetli geçimsizlik başladı. Eşiyle önceki gece yine tartışmaya başlayan Rafet Kulim, 6 yaşındaki kızının gözleri önünde bulundurma ruhsatlı silahıyla eşi Özlem Kulim'e 7 el ateş etti.
YARALI HALDE KAÇTI
Özlem Kulim, yaralı halde alt kattaki ailesinin evine kaçtı. Elindeki silahla eşini takip eden Rafet Kulim, kendisine müdahele etmek isteyen eşinin erkek kardeşleri Fatih ve Özgür Erkaya'ya da ateş etmeye başladı. Elektrik mühendisi Fatih Erkaya olay yerinde hayatını kaybederken, özel güvenlik görevlisi olan Özgür Erkaya ağır yaralandı. Özgür Erkaya ve Özlem Kulim, silah seslerini duyan komşuların çağırdığı ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Olay yerine gelen polisler tarafından Rafet Kulim ise gözaltına alındı. Kulim, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.