BIST 9.887
DOLAR 35,20
EURO 36,65
ALTIN 2.962,62
HABER /  GÜNCEL

Böyle komşu olmaz olsun!

Koç ailesi, iki komşusu hakkında kapısını çalan otizmli çocuğunu korkuttukları ve ittikleri için şikayetçi oldu. Ancak baskılara dayanamayıp kendi mülkleri olan evlerini terk etmek zorunda kaldılar.

Abone ol

Koç ailesi, iki komşusu hakkında kapısını çalan otizmli çocuğunu su atarak korkuttukları ve ittikleri için şikayetçi oldu. Mahkeme süreci devam ediyor ancak Koç ailesi kendi mülkleri olan evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Bianet'ten Nilay Vardar'ın haberine göre, Mustafa Koç, 21 yaşında ve ağır derecede otizmli, kapı takıntısı var. Eve girip çıkarken komşuların kapısını çalıyor, karşılık verildiğinde daha çok çalıyor.

Annesi Kadriye Koç, iki komşusuyla bu sebeple 1,5 yıldır sorun yaşıyordu. Karakola şikayet etti ancak bir sonuç alamadı. Elinde delil olsun diye komşularının tepkilerini kameraya çekti.

Anne Koç'un şikayeti üzerine açılan davada bilirkişi raporunda da kamera görüntülerinde komşuların çocuğa tokat atarak iteklediği, üstüne sürahi ile su attığı ve oklava ile korkutmaya çalıştığı belirtildi.

"EVE HAPSET, ODAYA BAĞLA, MİDEM BULANIYOR"

Anne anlatıyor: "Sekiz senedir o evde yaşıyorduk. Mustafa camdan bir şeyler atmaya başlayınca sorunlar başladı. Komşular 'camları kapat, eve hapset, deliyse odaya bağla, camdan bakarken ağzı akıyor midem bulanıyor, bizim çocuklarımız sokakta oynayamayacak mı' dediler. Sonra alıştılar. Ama bu sefer de yeni gelen kiracılarla sorunlar başladı.

"Eve girip çıkarken ne kadar engellemeye çalışsam da Mustafa kapıları tıklatıyor. Karşılık verilince de agresifleşiyor, tekmelemeye başlıyor. Bu iki komşumuza 'siz tepki verdiğiniz sürece böyle yapmaya devam edecek' diye izah etmeye çalıştım. 'Biz katlanmak zorunda değiliz, sen sahip çıkacaksın' diyorlar. 21 yaşında çocuk, gücüm yetmiyor.

DELİL OLSUN DİYE ÇOCUĞU İTELERKEN GÖRÜNTÜ ALDIM

"Alt komşu da söylüyor onlara, bilirkişi raporunda da var, 'Bize de vuruyor vuruyor, bir şey demeyince gidiyor' dedi. Ben komşular nedeniyle evden çıkamaz hale geldim. Çocuğu eve hapsetmek zorunda kaldım, doktora gitmemiz gerektiğinde dönüşlerde eşimi bekliyorum ki birlikte girelim diye. Saldırıları ve tehditleri artınca karakola gidip şikayet ettim, bir sonuç alamadım. Canıma tak dedi, delil olsun diye çocuğumu iterlerken, korkuturlarken, tehdit ederlerken görüntülerini çekmek zorunda kaldım."

Ancak Koç, ailesiyle birlikte bu duruma daha fazla dayanamayıp apartmanı terk etmek zorunda kaldı. "Çok yoruldum insanlarla mücadele etmekten, artık psikolojim bozuldu" diyor.

Mustafa Koç, davaya müdahil olan Engelsiz Hayat Dayanışma Derneği'nin bulduğu bir bursla otizmli bireylere birebir eğitim veren bir eğitim merkezine yazıldı. İki ayda büyük ilerleme kaydedildi. Öfke nöbetleri dindi, salyalarını tutabiliyor. Peki, Koç ailesinin yaşadığı durum münferit mi? Hayır.

"1 MİLYON ENGELLİYİ ETKİLEYECEK"

Engelsiz Hayat Dayanışma Derneği Başkanı Adem Kuyumcu, birçok otizmli çocuğu olan ailenin apartmanda komşularıyla aynı sorunu yaşadığını, kiralık ev bulamadığını ya da evini satmak zorunda kaldığını söyledi.

"Bu dava 1 milyon zihinsel engelli aile için bir umut. Çünkü hepsi aynı sorunları yaşıyor ancak kimse cesaret edip de dava açamıyor. Hakim, 'çevreye zarar vermiyor, anayasal yaşama hakkı' diye karar verirse bu emsal teşkil edecek.

"Mustafa'nın sorunu eğitiminin yarıda kesilmiş olması. Şimdi birebir eğitim sayesinde sosyalleşmeye başladı. Bire bir eğitimle otizmli bireylerin çevreye zarar vermeyecek seviyeye gelebildiğini biliyoruz. Bu yüzden devletin bu sistemi desteklemesini talep ediyoruz."