BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  SAĞLIK

Bol su için, kahvaltı yapın, yürüyün

Bahar yorgunluğu, önlem alınmadığı takdirde kronik hale dönüşebilir. Peki neler yapmalıyız?

Abone ol

Sürekli uyuma isteği, dikkat eksikliği, işleri erteleme düşüncesi ve bitkinlik gibi belirtilerle kendini gösteren bahar yorgunluğu, önlem alınmadığı takdirde kronik hale dönüşebilir. Baharla birlikte havadaki değişim insanları olumsuz etkileyebilir. Bunun için düzenli beslenme, kahvaltıyı ihmal etmeme, bol su içmek ve yürüyüş yapmak önemlidir.

-Baharın gelmesi, havaların ısınmaya başlaması birçok insanda yorgunluk hissi oluşturuyor. Sürekli uyuma isteği, dikkat eksikliği, işleri erteleme düşüncesi ve bitkinlik gibi belirtilerle kendini gösteren bahar yorgunluğu, önlem alınmadığı zaman kronik hale gelerek insanların hayatını olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, dengeli beslenmeyi, bol su tüketmeyi, sabah saatlerinde yürüyüş ve egzersiz yapmayı, günlük aktiviteleri monotonluktan kurtaracak değişiklikler yapmayı öneriyor.

NPİSTANBUL Etiler Polikliniği'nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem Mestcioğlu, bahar yorgunluğuna bağlı olarak kimilerinin kendini uykuya verdiğini, kimilerinin de sinirli bir hal aldığını ve hırçınlaştığını belirtiyor.

Bahar yorgunluğunun sabahları uyanmakta zorlanma, işe gitmeme ve işleri erteleme isteği, devamlı uyuma isteği, kendini yalnız, güçsüz, mutsuz, tedirgin, tembel hissetme, dikkati toparlayamama, sinirlilik gibi belirtileri bulunduğunu anlatan Mestcioğlu, "Bu belirtilerin hepsini ya da birkaçını kendinizde hissediyorsanız bahar yorgunluğu yaşıyorsunuz demektir. Havadaki değişim sinirlilik, gerginlik, stres meydana getirmekte ve bahar yorgunluğunun gelişmesine zemin hazırlamaktadır. Stres damar büzüşmesini artırarak bahar aylarında kalp-damar ve romatizmal hastalıklarda artışa da neden olabilmektedir." dedi.

Havadaki elektrik yükünün şehirlerde daha fazla hissedildiğini söyleyen Mestcioğlu, trafik, hava kirliliği ve sanayi artıklarının elektrik yükünü artıran nedenler arasında yer aldığını bildirdi. Metabolizmanın hızlanmasının ve hormonlarda oluşan değişikliklerin de bahar yorgunluğuna neden olduğunu aktaran Mestcioğlu, sigara içenlerin, düzensiz beslenenlerin, ergenlerin, yaşamda belirli amaçları olmayanların, iş temposu yoğun olanların bahar yorgunluğuna daha çok yakalandığını ifade etti. Bazı kişilik özelliklerinin de bahar yorgunluğunun yaşanması için yatkınlık oluşturabildiğini anlatan Mestcioğlu, "Değişime açık olmayanlar, olumsuz senaryolar yazma eğilimi gösterenler, zorluklara karşı tahammül etme becerisi daha az bulunanlar, yenilgiyi çabuk kabul edenler bahar yorgunluğunu daha belirgin olarak hissedebiliyorlar." diye konuştu.

Bahar yorgunluğunun bir hastalık olmadığı ancak gerekli önlemler alınmazsa kronik yorgunluk ve tükenmişlik sendromuna dönüşebildiği uyarısında bulunan Özlem Mestcioğlu, şu bilgileri verdi: "Tükenmişlik sendromu müdahale edilmesi gereken bir durumdur, düzelmemesi halinde oldukça ciddi sorunlara neden olabilmektedir. İş yaşamında; performans düşüklüğü, insanlarla ilişkilerde bozulmalar, aile ve sosyal yaşantıda ise ilişki sorunları yaşanabilmektedir. Kişiler iç dünyalarında giderek daha mutsuz olmakta, keyifsizleşmekte, tüm dünyayla ilgisini yitirme noktasına kadar gelebilmektedirler."

Yorgunluğu nasıl yenebiliriz?

Lifli sebzeler, yeşil sebze ve meyve, domates, patates, kayısı tercih edilecek yiyeceklerdendir. En önemli öğün ise kahvaltıdır, kahvaltı mutlaka düzenli biçimde yapılmalıdır.

Günde en az 3 litre su tüketilmelidir.

Çalışma ortamının havası her zaman temiz olmalıdır.

Uyku ritmine özen gösterin. Sabahları erken kalkmak önemlidir.

Açık havada özellikle de sabah saatlerinde yapılan yürüyüşler yararlıdır. En az 15-20 dakika süreli sabah ve aç karnına yapılan jimnastik faydalıdır.

Kronik yorgunluk sendromunun geliştiği hallerde çalışma temposunu düşürmek ve kısa tatiller uygun olabilir