Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından alınan kararda yağmalanmış olduğu tahmin edilen Kaddafi döneminden kalan silahların dolaşımına engel olunması istendi.
Abone olBirleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Libya ve komşu ülkelerin Kaddaf'ye ait cephaneliklerden yağmalanmış silahların dolaşımına engel olmaları yönünde bir karar aldı.
Karar Kaddafi rejimi boyunca oluşturulduğu bilinen cephaneliklerin akıbeti hakkında duyulan endişenin artması ardından geldi.
Konsey karar metninde silahların bölgedeki terörist oluşumların eline geçebileceği uyarısında bulundu.
Libya'da Kaddafi'nin öldürülmesi ardından dün sona eren NATO operasyonu sırasında, ülkede bulunan cephaneliklerin büyük kısmının imha edildi tahmin ediliyor.
Ancak, BM yetkilileri cephaneliklerden yağmalanmış silahların mevcut olabileceğine dikkat çekiyorlar.
Güvenlik Konseyi'ne Rusya'nın önerisiyle gelen kararda bir yolcu uçağını düşürebilecek kapasitedeki çok miktarda silahtan oluşan stokların akıbetinin bilinmediği belirtildi.
Bu silahların El Kaide ve diğer örgütlerine eline geçmesi endişesi daha önce de uzmanlar tarafından dile getirilmişti.
Güvenlik Konseyi ayrıca Libya'daki yeni yönetimden ülkede bulunan kimyasal silahları uluslararası kurumlarla işbirliği içinde imha etmesini istedi.
BM Güvenlik Konseyi'nde onaylanan karar, Libya'da 19 Mart'ta başlamış olan NATO operasyonunun resmen sona ermesi ardından geldi.
Geçtiğimiz günlerde ABD Dışişleri Bakanlığı Askeri ve Siyasi İşler Yardımcısı Andrew Shapiro, BBC'ye yaptığı açıklamada, Libya'da bulunan karadan havaya fırlatılabilen taşınabilir füzelerin yanlış ellere geçmesi tehlikesinden kaygı duyduklarını belirtmişti.
BBC'nin savunma ve diplomasi muhabiri Jonathan Marcus, Albay Kaddafi'nin cephane stoklarının olağanüstü boyutlarda olduğunu ve ABD yetkililerinin, 800'ü aşkın ve birbirinden ayrı yerlerdeki sığınakta, büyük çaplı 36 depo saptadıklarını belirtiyor.
Ayrıca İnsan Hakları İzleme Örgütü, Libya krizinin daha başlarında ülkede depolanmış silahların yayılması tehlikesine dikkat çekmiş, Libya'da doğacak tehlikenin, ABD'nin Irak işgalinden sonra yaşanan benzer sorunları gölgede bırakacağını belirtmişti.