Birleşmiş Milletler, 'katil robot' olarak bilinen insansız saldırı araçlarının çatışma bölgelerinde otomatik öldürme yetkisine sahip olup olamayacağını tartışmaya açıyor.
Abone olBirleşmiş Milletler konvansiyonel silahların kullanımı anlaşmasına taraf ülkelerin temsilcileri Cenevre'de 'katil robot' olarak bilinen, insansız saldırı araçlarının insan müdahalesi olmadan, otomatik öldürme yetkisine sahip olup olamayacağını tartışacak.
Görüşmelerde anlaşmaya taraf olan 50 kadar devlet, bu araçların çatışma bölgelerinde bağımsız hareket edebilmesini yasaklama konusunu tartışmaya açıp açmamayı oylayacak.
Ancak insan hakları gruplarına göre bu tür araç ve robotların kullanılması savaş halinin tanımı ve geleceği üzerine ahlaki tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Bu silahların kullanılmasını savunanlar, "Ölümcül otonom robotlar" olarak bilinen bu robotların kullanılmasının daha az sayıda askerin çatışmalara katılmasını sağlayarak hayat kurtaracağını savunuyor.
İnsan hakları grupları ise, insanları kendi başına hedefleyen robotların savaş suçu işlemeleri durumunda sorumluluğun kimde olacağı ve bu robotların sivil ve askeri hedefler arasında nasıl ayrım yapacağı gibi soruların yanıtlanmasını istiyorlar.
BBC Cenevre muhabiri Imogen Foulkes, 21'inci yüzyılda insansız uçakların zaten tartışma yarattığına dikkat çekerken, bu tür araçların pilotsuz da olsalar bir kontrol merkezinden insanların idaresi altında olduklarını hatırlatıyor.
Önceden programlanan ve bu şekilde belli koordinatlara gönderilebilen katil robotlar ise savaş durumunda, otomatik olarak öldürme yetkisine sahip olabiliyor.
Bir başka deyişle, kontrol merkezindeki yetkililerin devreye girmesine gerek kalmıyor.
ABD, İngiltere ve İsrail öldürme kabiliyeti olan otonom silah ya da katil robotların, insanları saldırı durumunda karar alma sürecinden çıkarmayı planlamadıklarını vurguluyor.
Uluslararası Robot Silahların Kontrolü Komitesi'nden Profesör Noel Sharkey, BBC'ye yaptığı açıklamada ABD Deniz Kuvvetleri'nin kullandığı X-47B pilotsuz uçakların dünyayı tamamen özerk silahların konuşlandırılmasına bir adım daha yaklaştırdığını savundu.
Geçen Temmuz ayında bu insansız uçak, herhangi bir insan müdahalesi olmadan kalkıp havalanarak havacılık tarihine geçmişti.