BIST 8.915
DOLAR 34,33
EURO 37,38
ALTIN 3.045,23
HABER /  DÜNYA

Blair, Irak felaketini itiraf etti

İngiltere Başbakanı Tony Blair, Irak'taki şiddetin ulaştığı noktanın felaket olduğunu kabul etti.

Abone ol

İngilizce yayına başlayan haber kanalı El Cezire'ye konuşan Blair, felaketi kabul etmesine rağmen bu durumdan kendilerinin değil Sünni direnişçilerin, Şiilerin ve El Kaide'nin sorumlu olduğunu iddia etti. İran ve Suriye'nin Ortadoğu'daki sorunların aşılmasında önemli roller üstlenebileceğine vurgu yapan İngiltere Başbakanı, bu ülkelerle yapılacak görüşmelerin "taviz" anlamına gelmeyeceğini söyledi.

Irak'ta şiddetin utanç verici, trajik ve çok zor olduğunu kaydeden Tony Blair bu durumun planlardaki hata yüzünden değil, dış müdahalelerden kaynakladığını savundu. Blair; "Halka söylemeye çalıştığım, Irak'taki durumun neden zor olduğu. Bir yandan El Kaide ile Sünni direnişçiler, bir yandan da Şiiler sayesinde çoğunluğun istediği barış yerine azınlığın istediği savaş durumu ortaya çıktı." diye konuştu. Liberal Demokratlar, Blair'in bu açıklamasıyla Irak işgalinin ne kadar kötü bir karar olduğunu kabul ettiğini savunurken, Başbakanlık, Blair'in açıklamalarının yanlış anlaşıldığını açıkladı. Liberal Demokratların lideri Menzies Campbell, "En sonunda Irak'ın işgalinin ne kadar kötü bir karar olduğunu Blair de kabul etti. Başarısızlık bu kadar açıkken başka bir alternatifi yoktu zaten. Başbakan bunu kabul ediyorsa Meclis ve halk özrü hak ediyor." dedi.

Blair, röportajın devamında Suriye ve İran'ın Ortadoğu'da "yapıcı" bir rol oynayabileceğini belirterek, "Çözümün bir parçası olurlarsa ortaklık söz konusu olabilir." dedi. Bu ülkelerle görüşme yapmanın "taviz" olduğu iddialarını kabul etmeyen İngiliz lider, Ortadoğu'daki ilerlemenin "sembolik önemi" olduğunu ifade etti. Blair, "Bu şekilde savaşın Batı ya da Hıristiyanlar ile Müslümanlar arasında olmadığı, hoşgörüye, uyuma inananların savaşı olduğu gösterilir." açıklamasında bulundu. Irak'ta Saddam yönetimini devirmenin doğru olduğunu belirten Blair, Ortadoğu barış sürecinin ve ABD'nin başlattığı terörizmle savaşın kazanılmasının önemini vurguladı. Ortadoğu'da miras bırakabileceği bir barış süreci istediğini ifade eden Blair, dünyanın karşılaştığı en büyük felaketin "aşırı dindarlık" olduğunu söyledi. Blair; "Politik farklılıkların temeli geleneksel sağ-sol politikalarıyla pek ilintili değil. Politik farklılıklar ülkelerin açık veya kapalı, hoşgörülü ya da değil, ya da farklı inanç ve görüşteki insanları kucaklaması veya toplumlara kapalı olmasıyla ilgilidir." diye konuştu.