Uçak kazasında hayatını kaybeden Eşref Bitlis'in ölümü üzerindeki sır perdesi üzerine bilirkişiden çarpıcı açıklamalar.
Abone olİNTERNETHABER.COM- 1993’te Org. Eşref Bitlis’in düşen uçağıyla ilgili kazada bilirkişilik yapan İTÜ Uçak Mühendisliği’nden Prof. Ahmet Yüksel, CNNTürk’e konuştu: "Yıllar sonra ilk kez açıklıyorum. Evet Sabotaj."
1993 yılında uçak kazazında hayatını kaybeden Jandarma Genel Komutanı Eref Bitlis'in ölümünün arkasındaki sır perdesi '5N 1K' programında aralanmaya çalışıldı. 1993’teki kaza dosyasını inceleyen İTÜ uçak mühendislerinden Prof. Dr. Ahmet Nuri Yüksel'in söyledikleri çarpıcıydı.
HANGAR YOL GEÇEN HANI
Uçağın bulunduğu hangarda kazadan bir gün önce nöbet tutan askerin tedbirsizliğine dikkat çektiği "Hangarın tepesinde ölü gözü gibi lamba yanıyor. Hangara çok rahat oğlaklar da girer insanlar da" ifadesine yer verdi.
BİLİRKİŞİYE SABOTOJ İHTİMALİ SORULMADI
1996 yılında hazırladığı raporla ilgili mahkeme bilirkişisi olarak kendilerine sorulan sorular arasında ‘sabotaj olasılığının’ olmadığını söylemesi dikkat çekti.
BUZLANMA, YA DA MOTOR ARIZASI YOKTU
Kendilerinin verdiği raporda pilotaj hatası veya motor arızasına rastlanmadığını, buzlanma olasılığının bulunmadığının ortaya çıktığını belirten Yüksel'in şu sözleri ilgi çekiciydi:
"Motorun dışında bir tahrifat olmamasına karşın, motorun içinde kaza dışı bir patlama meydana geldiği anlaşıldı. Perdelerde 1000 derece sıcaklıkta meydana gelemeyecek çizikler vardı. Raporlarında kendilerine sorulmadığı halde sabotaj olasılığının değerlendirilmesi gerektiğini yazdık."
BİRİ ÇIKSIN DESİN
JİTEM'ci Doğan'ın kasetiyle yeniden gündeme geldi |
'JİTEM’i ben kurdum' diyen Ergenekon sanığı emekli Albay Arif Doğan’a ait olduğu ileri sürülen bir ses kaydı daha internete düştü. Yayınlanan ses kaydına göre, Albay Doğan 1993’te şüpheli bir uçak kazasında şehit olan eski Jandarma Genel Komutanı Org. Eşref Bitlis’i de JİTEM’in öldürdüğünü iddia ediyor. Albay Doğan, Org. Bitlis’e suikasti JİTEM komutanlarından Cem Ersever’in düzenlediğini öne sürüyor ve “Ben destek vermezsem nah öldürürlerdi” diyor. |
Bu iddiaları değerlendiren şehit Org. Eşref Bitlis’in oğlu Tarık Bitlis ise konuyu yargıya taşıyacağını söyledi. Bitlis, "Biri çıksın desin ki bu böyledir. Bugüne kadar bana bir tek bu şekilde somut bir şey gösteremiyor. İnsanı yıldıran bu" diye konuştu.
SABOTAJ TABİ
Bu sözlere itiraz eden Yüksel, Cüneyt Özdemir'in konuşmasına engel olduğunu savundu. Özdemir bu sözlere "Söyleyin beyfendi. Sabotaj mı?" sorusuyla karşılık verdi. Yüksel de "Başka türlü izah edilmiyor. Sabotaj tabii" diye cevap verdi.
UÇAK BAL GİBİ DÜŞÜRÜLDÜ
Prof. Dr. Ahmet Nuri Yüksel, bir haber ajansına yaptığı dünkü açıklamada da “Olay sonrası Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından atanan bilirkişi heyetine başkanlık yaptım. Mülakatın sonunda, ‘Uçak bal gibi düşürüldü, hiç şüphem yok’ dediğini bildirdi.
ESRARENGİZ ÖLÜMLER
Eşref Bitlis'in ölümünü takip eden 8 ay içinde en yakın çalışma arkadaşları esrarengiz şekilde öldüler.
Kazım Çillioğlu (Jandarma Albay): 17 Şubat'ta Bitlis'in düşen uçağına son anda binmekten vazgeçti. Bir yıl sonra Diyarbakır'da Jandarma lojmanlarında ölü bulundu. Dindar bir insandı, o gün oruçluydu. İntihar ettiği açıklandı.
Bahtiyar Aydın (Jandarma Tuğgeneral): Lice'de Jandarma Bölük Komutanlığı bahçesinde açılan ateş sonucu şehit düştü. Kurşunun nereden geldiği hiç bulunamadı. Canwas suikast silahı ile ateş edildiği anlaşıldı.
Cem Ersever (Jandarma Kurmay Binbaşı: Jandarma İstihbarat Teşkilatı ile ilgili önemli açıklamalar yaptıktan sonra iki arkadaşı ile birlikte öldürüldü. Cesetleri elleri arkadan bağlanmış kafasına kurşun sıkılmış olarak Ankara'daki çeşitli Jandarma bölgelerinde bulundu. Faliler bulunamadı.