Adaçayı tıpkı ıhlamur gibi kış aylarının vazgeçilmez bitkisel çayı. Çoğu insan adaçayını aktarlardan alarak evde yapar. Ancak...
Abone olProf. Dr. Kemal Hüsnü Can Başer, birçok faydası olan adaçayının Türkiye'de yetişen 40 farklı türü olduğunu söyleyerek adaçayı konusunda halkı uyardı.
Bitki çayları üzerine Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'daki King Saud Üniversitesi Fen Fakültesi Botanik ve Mikrobiyoloji bölümünde misafir profesör olarak araştırma yapan Prof. Dr. Kemal Hüsnü Can Başer, aktarlarda satılan adaçaylarından bir kısmının adaçayı olmadığını söyledi. Başer, aktarlarda adaçayı diye satılan bitkilerin sağlık açısından ciddi sakıncaları olabileceğini belirterek, bu zararların önceden kestirilmesinin mümkün olmadığını kaydetti.
Bunların böbrek ve sindirim sistemini olumsuz etkileyebileceği gibi adaçayı bitkisinin her türünün ayrı düşünülmesi gerektiğini dile getirdi. Başer, özellikle hamilelerde düşük riski oluşturabileceğini aktardı. Adaçayının alzheimer hastalığına yani hafıza kaybını önleyici bilimsel veriler olduğunu dile getiren Prof. Dr. Başer, "Adaçayı antiseptik, gaz söktürücü, spazm çözücü, ter kesici, ağız ve dişeti iltihaplarını iyileştirici, menopoz şikâyetlerini önleyici, kan şekerini düşürücü, gençlerde davranış ve zeka performansını artırıcı bir bitkidir. Dağ çayı türlerinin kurutulmuş çiçekleri de bitkisel çay olarak kullanılır" şeklinde konuştu.
Ülkemizde adaçayı denildiğinde iki tane bitki anlaşıldığını, bunların salviya, sineritis türleri olduğunu ifade eden Başer şu bilgileri verdi: "Salviyanın yaprakları, sineritisin ise çiçekleri kullanılır. Mesela ikisi farklı. Bunu hamileler içebilir. İçindeki kimyasallar farklı. Onda sıkıntı yok. Türlerinin bilinmesi lazım. Adaçayı, bir ilaç gibi görülerek kullanılmalıdır. Yani bu bitkiseldir, rahatlıkla kullanırız dememek lazım. İnsanların bunu bilerek kullanması lazım"