Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Türkiye'nin birikmiş, biriktirilmiş sorunlarına geleceği kuşatmayan tanımlarla yaklaşıldığını savundu.
Abone olAnavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, ''Türkiye'nin birikmiş, biriktirilmiş sorunlarına geleceği kuşatmayan tanımlarla yaklaşmak, Türkiye'yi arzu ettiği, aradığı istikamete götürmez'' dedi. 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın ölümünün 19'uncu yıldönümü dolayısıyla Bursa'nın Gemlik İlçesi'ne bağlı Umurbey Beldesi'nde düzenlenen anma töreninin ardından bir çay bahçesinde vatandaşlarla sohbet eden Mumcu, Türkiye'nin özellikle uluslararası ilişkilerde zor ve sıkıntılı dönem yaşadığını öne sürdü. Bu zorluk ve sıkıntıların AB'den Kıbrıs ve Irak'a kadar çok çeşitli alanlarda kendini gösterdiğini ifade eden Mumcu, ''Ne yazık ki Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünün sağlanmasına yönelik tehditlerin gündemde olduğu şu günlerde iç güvenliğimize, bütünlüğümüzle alakalı olarak da kendisini ortaya koyuyor'' diye konuştu. Türkiye'nin gelecek yüzyıla hazır olabilmesi için bütün toplumun ortak bir gelecek idealine bağlanmasının demokratik sivil siyasetin işi olduğunu belirten Mumcu, şöyle konuştu: ''Türkiye'nin birikmiş, biriktirilmiş sorunlarına geleceği kuşatmayan tanımlarla yaklaşmak, Türkiye'yi arzu ettiği, aradığı istikamete götürmez. O bakımdan sivil toplum, düşünce kuruluşları, üniversiteler, aydınlar, bütün vatandaşlar olarak yeniden güçlü bir şekilde ortak gelecek ülkümüze adanmayı öğrenmemiz ve bunu yaygınlaştırmamız gerekiyor. O ortam, gelecek ülküsü, şüphesiz en başta birlikte, bir arada ve bağımsız yaşamaktır. Bugünlerde siyasi partilere Türkiye'nin sorunları karşısında ortak bir duruş göstermek yaraşır.'' -TERÖR OLAYLARI- Mumcu, bir gazetecinin, ''Siyasi partilerin birlik ve beraberliği açısından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bir görüşme talebiniz olmuştu. Bununla ilgili bir gelişme oldu mu?'' sorusu üzerine, konuyla ilgili olarak 2 aydır TBMM'de genel görüşme yapılması çağrısında bulunduklarını kaydetti. Mumcu, şunları söyledi: ''Uzun yıllardan beri Türkiye'yi teröre karşı refleksleri üzerinden yönetmeye kalkışıyorlar. Türkiye'yi yönetenlerin, başta hükümet olmak üzere bu hesabın, niyetin farkında olması lazım. Bu konuya ilişkin yaklaşımlarımızı hem parlamentoyla paylaşmak hem de Türkiye'nin bu konuya ilişkin milli duruş, milli politikaya sahip olması için öncülük yapmasını istedik ve bekledik. Ancak bu ne yazık ki gelmedi. Bugünden sonra gelmez diye umutsuz olmak gerekmiyor. Şu anda içine girilen süreç ne yazık ki terörün bizi sürüklemek istediği yerdir. Bundan süratle çıkmak lazım. Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünü koruyacak milli politikaları tesis edecek bir duruş ortaya koymak lazım.''