BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,34
ALTIN 2.842,07
HABER /  GÜNCEL

'Bir şeyin yok' denilen kız artık yaşamıyor!

Yüzerken rahatsızlık geçiren Burcu Gökalp taburcu edildikten 1 hafta sonra öldü...

Abone ol

Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi'nden taburcu edildikten 1 hafta sonra komaya giren ve 10 gün sonra vefat eden Burcu Gökalp'in (28) ailesi, cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundu.

2 Ağustos'ta EÜ Olimpik Yüzme Havuzu'na giden EÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü mezunu Burcu Gökalp, yüzerken rahatsızlık geçirdi. Vücudu kasılan genç kız, çağrılan ambulansla EÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi'ne kaldırıldı.

Burcu Gökalp, burada yapılan muayenenin ardından taburcu edildi. 1 hafta sonra aynı şikayetle hastaneye gelen Gökalp, bu kez beyin kanaması teşhisiyle hastaneye yatırıldı. 1 gün sonra komaya giren Gökalp, 10 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti.

Genç kızın babası Zafer Gökalp, acil serviste, ilk müdahaleyi yapan hastane personeli hakkında suç duyurusunda bulundu.

Zafer Gökalp, suç duyurusunda, kızının acil serviste yeterli muayene edilmediğini öne sürerek, “Üniversitenin yüzme havuzundan kızımı acile kaldırmışlar. Acilde, 'Senin bir şeyin yok' deyip taburcu ettikleri kızım, 1 hafta sonra komaya girip, vefat etti. Hastaneye getirildiğinde, doktor, kızımın durumunu basit bir kas spazmı olarak değerlendirmeseydi, yeterli tetkikler yapılsaydı, kızım yaşıyor olacaktı. Sorumluların cezalandırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Gökalp ailesinin avukatı Pınar Büyükçınar, EÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nin kendilerine, acil serviste yapılan müdahaleye ilişkin belgeleri vermekten imtina ettiğini ileri sürdü.

Büyükçınar, “Yasaya göre üniversite hastanelerinde görev yapan doktorların görevlerinden dolayı soruşturulmaları, izne bağlı. Burcu Gökalp'e acil serviste kim müdahale etti? Tomografisi neden çekilmedi? Bu bilgiyi dahi bizimle paylaşmaktan kaçınıyor. İznin verilmesini ve bir an önce soruşturmanın başlatılmasını istiyoruz” diye konuştu.

Hukuki girişimlerini başlattıklarını aktaran Büyükçınar, “Sorumluların tespit edilip, bağımsız yargı önünde hesap vermesini istiyoruz. Adli soruşturma sürecinin işletilmesini ve sorumluların ortaya çıkarılmasını talep ediyoruz” dedi.