Polise teslim olan Van doğumlu PKK üyesi gençten ibren veren mektup
Abone olTerör örgütü PKK ile mücadele eden İstanbul Emniyet'i polisiye tedbirlerin dışında farklı bir yöntem uygulamaya başladı.
Yakalanan militanlara Çanakkale Zaferi'ni ve şehitleri anlatan polis, olumlu sonuçlar alınca uygulamayı genişletme kararı aldı. Emniyet, önce Çanakkale'de yatan Kürt kökenli şehitlerin kabirlerini gösteren özel bir fotoğraf albümü hazırlattı. Bu fikir, Emniyet'e gönderilen ilginç bir mektubun sonrasında ortaya çıkmış. Cezaevinde bulunan bir militana ait mektuptaki "Babamın tavsiyesi üzerine gittiğim Çanakkale'de, şehitlerimizi gördükten sonra terör eylemi yapamadım ve polise teslim oldum." ifadeleri polisi harekete geçirdi. Emniyet, terörle mücadelede Çanakkale Zaferi'nin hatırlatılması yöntemini 81 ilin emniyet müdürlüğüne yazı ile tavsiye etti.
Daha sonra polise teslim olan Vanlı gencin mektubu hâlâ İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde saklanıyor. Vanlı genç, polise teslim olduktan sonra örgüt üyesi olarak geçirdiği yedi yılı, yaptığı eylemleri de bir bir polise anlatmış. Genç bununla da kalmayıp 250'ye yakın terör örgütü mensubunun fotoğrafını tek tek teşhis etmiş. Söz konusu bu olay ilerleyen günlerde TEM Şube'de görev yapan bir başkomiser tarafından kaleme alınan kitapta da yer alacak.
Söz konusu mücadele yönteminde terör örgütü mensubundan gelen bir mektubun da etkisi olmuş. Vanlı bir terör örgütü mensubu İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne cezaevinden yazdığı mektubunda, Çanakkale'nin kendisi üzerindeki etkisini anlatmış. Terör örgütü PKK üyesi, mektubunda örgüte katılacağını hisseden babasının sözlerinden hareketle hislerini ifade etmiş.
BİR PKK'LININ İBRETLİK MEKTUBU
"Babam bana 'Oğul bir gün bu ülkeye ihanet etmek istersen şehit düşmüş olan Çanakkale'deki dedenin mezarını ziyaret etmeden karar verme. Oraya git orada bulun ondan sonra ne yaparsan yap.' dedi. Ben buna rağmen örgütün dağ kadrosuna katılmak üzere Kandil Dağı'na gittim. Yedi yıla yakın orada eğitim gördüm. Bomba konusunda profesyonel bir eylemci olarak ortaya çıktım. Oradaki eğitimden sonra beni İstanbul'a çeşitli eylemler düzenlemek üzere gönderdiler. Eylem saatini ve bana gelecek olan malzemeleri beklemeye başladım. İlk eylem talimatımı almıştım. Verilen eylem insanın kanını donduracak nitelikte bir eylemdi. Eylemi hemen gerçekleştirme konusunda tereddüt ettim. İçimde yaşadığım çelişki beni Çanakkale'ye gitmeye mecbur etti. Oraya gidip dedemin mezarını bulduğumda ise hüngür hüngür ağladım."
Haber:Erkan Acar
Kaynak:www.zaman.com.tr