7 çocuk babasu Reşat Çeçan'ın anlattıkları yürekleri dağladı. 2 oğlundan asker olanını PKK'lılar kaçırdı diğeri ise 16 yaşında dağa çıktı...
Abone olBDP'li üç milletvekilinin İmralı’da Abdullah Öcalan’la yaptıkları görüşme sonrasında, 'PKK elindeki tutsaklara iyi davranmalı. Umarım en kısa zamanda ailelerine kavuşurlar' mesajı, teröristlerce kaçırılan Şanlıurfalı er Reşat Çeçan’ın ailesini umutlandırdı.
Terör örgütü PKK’nın kaçırdığı asker oğlunun serbest bırakılmasını isteyen 7 çocuk babası Cemal Çeçan, "Ne dağdaki insanlar ölsün, ne de asker, polis ölsün, bunlar hepsi bizim çocuklarımız, kardeşlerimizdir. Artık hiçbir annenin gözyaşı döküp ağlamasını istemiyoruz” dedi.
ÖCALAN'IN MESAJI AİLEYİ UMUTLANDIRDI
Geçen 7 Ağustos 2012 yılında Diyarbakır’ın Lice İlçesi Abalı Köyü yakınlarındaki karayolunda kimlik kontrolü yapan teröristler, izin dönüşü birliklerine giden erler Hadi Gizli, Ramazan Başaran ve Reşat Çeçan adlı üç askeri kaçırdı. Geçen cumartesi günü BDP’li milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan ve Altan Tan'ın İmralı Adası'nda Abdullah Öcalan ile görüşmesinin ardından, terörist başının "PKK elindeki tutsaklara iyi davranmalı. Umarım en kısa zamanda ailelerine kavuşurlar" İfadesi Şanlıurfalı Çeçan ailesini umutlandırdı.
BİR OĞLU DA ÖRGÜTE KATILMIŞ
PKK’nın kaçırdığı askerlerden biri olan Şanlıurfalı 21 yaşındaki Reşat Çeçan’ın babası Cemal Çeçan, kaçırılan asker oğlunun yolunu aylardır gözlediklerini söyledi. Kaçırılan er Reşat Çeçan’ın ağabeyi Osman Çeçan’ın da 16 yaşındayken PKK’nın dağ kadrosuna katıldığını söyleyen baba Cemal Çeçan, barış sürecinin sağlıklı bir şekilde işlenmesini isteyerek şöyle konuştu:
TESLİM OLACAĞI GÜN KAÇIRILDI
“Benim oğlum acemi birliğini bitirdikten sonra usta birliğine teslim olacağı sırada PKK’lılar tarafından kaçırılarak, dağa götürüldü. Bir diğer oğlum da 16 yaşındayken, PKK katılarak dağ çıktı. Asker olan oğlumun kurtulması için başta valilik, 7’nci Kolordu Komutanlığına, cumhurbaşkanı ve ilgili bakanlıklara müracaata bulundum. Bu görüşmelerimde herhangi bir sonuç alamadım.
OĞLUMU TELEVİZYONDA GÖRDÜM
Bu zamana kadar çocuklarımdan bir haber alamadım. Barış sürecine ilişkin olarak BDP’li milletvekillerinin İmralı’ya yaptıkları ziyaret sonrasında Öcalan’ın PKK’nın elinde bulunan asker ailelerine ve kaçırılan kaymakamın bırakılacağı yönünde açıklamaları olduğunu öğrendik. Kaçırılan askerlerin görüntüsünü izlediğimde oğlumun görüntüsünü gördüm. Bizler de herkes gibi barış istiyoruz. Ne dağdaki insanlar ölsün, ne de asker, polis ölsün, bunlar hepsi bizim çocuklarımız kardeşlerimizdir. Artık hiçbir annenin ağlamasını istemiyoruz. Bu barışın iki taraflı olmasını istiyoruz.
SURİYE GİBİ OLMAK İSTEMİYORUZ
Benim bir oğlum askerdi, bir oğlum dağdaydı. Şimdi ikisi dağda, biri tutsaktır. Bunları hangisi ölürse bizim ciğerimizi yakacaktır. Çünkü bunlar bizim evladımızdır. Yanı başımızdaki Suriye’nin halini görüyoruz. Bizler de o duruma gelmek istemiyoruz. Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan Türk, Kürt, Arap bu ülkede kardeşçe yaşamasını istiyoruz. Ne asker annesi ağlasın, ne de dağdakilerin annesi ağlasın. Benim oğlumun bırakılacağının yönünde büyük bir umudum var. Televizyonda izlediğim kadarıyla oğlumun Kandil’de olduğunu öğrendim. Biran önce bu barış sürecinin işlemesini istiyorum. Herkes gibi bizde evladımıza kavuşmak için sabırsızlanıyoruz."
PKK’nın elinde olan iki oğlunun fotoğraflarına bakarak, biran önce evlerine geri dönmesini dört gözleye bekleyen Çeçan ailesi, şimdi Kandil’den gelecek olan cevabı bekliyor.