BIST 9.368
DOLAR 34,50
EURO 36,28
ALTIN 2.961,27

Bir Kısım Zati Şahaneye

Başlamadan biline ki bu yazımda kast ettiğim zatı şahaneler (!), bir kısım zati şahane olup, illaki istisna olduklarını farz ediyorum. Siz de öyle bilin bence…

Başlamadan biline ki bu yazımda kast ettiğim zatı şahaneler (!), bir kısım zati şahane olup, illaki istisna olduklarını farz ediyorum.

Siz de öyle bilin bence…

 

Öyle üstünüze alıp da bana sarmaya kalkmayın yani…

 

Hani her şeyi bir yerden anlama huyumuz çok olduğu için baştan tedbirimi alayım istedim. Gerisini lafügüzaf sayın anlayacağınız…

 

Olası yanlış anlamaları sağlama almak için gereken girişi yaptıktan sonra lafügüzafa başlıyoruz, kabul buyurunuz efendim…

 

 

Bu ne ya yine ortalık insan kirlenmesiyle doldu. Her seçim döneminde buna benzer şeyleri yaşıyoruz da bu sefer sanki biraz fazla oldu gibi geldi bana…

Ya da benim ilgi alanım değil ya bana ağır geliyor.

Bilemedim işte…

 

Malumunuz ‘seçim atmosferi’ denilen (hani seçim dönemi dense daha doğru olacağına inandığım için bence bazıları tarafından saçma bir şekilde isimlendirilen) döneme girdik.

 

Ve bir anda evdeki aynaları sihirli olanlar koyu renk takım elbiselerini giydiler ve çıktılar meydana.

Evdeki aynaları sihirli diyorum, çünkü yeminle vekil olacağım edasıyla ortalıkta dolaşanların yüzde sekseni o ayna yüzünden gaza geliyor. 

 

Bence bu arkadaşların önemli bir kısmı evde o lacivert takımları giyip, aynanın karşısına geçiyorlardır.

Geçip önce önden, sonra sağdan, ardından soldan kendine baktıktan sonra yine önden uzun uzun bakıyor ve seçim meydanında on binlere sesleniyormuş gibi bir hava ile “milletvekili değil bakan olurum ben, bakan” bile diyorlardır.

 

Ayrıca ben bu lacivert takım elbise olayına oldum olası takılırım.

Bana göre siyasete giren insanların bu kadar ciddi görüntüde olmaları bile ters.

“Yaş kaç olmuş eğlenin arkadaşlar, eğlenin,” diyenim ben.

Ciddileştikçe olmuyor çünkü.

 

Adam olsun yeter.

Sevgi nedir bilsin yeter.

Bırakın kendini; eşini dostunu, insanları ve de tabii ki hayvanları da sevsin yeter.

E tabi az biraz da vicdanı olsun.

Tüm bunlara sahip olsun zaten yeter.

Hatta bazılarına fazla bile gelirler. (bu da anlayana…)

Ondan sonra takım elbisesi pembe olsa kaç yazar?

 

Ama işte kazın ayağı öyle değil misali karardıkça kararıyorlar.

Ki zaten bence bu kararma bile biz vatandaşlara mesaj.

Sonuçta bize vekil olacaklar ya bir şekilde ortağız, ondan yani…

Anlayana…

 

Şimdiler de ortalıkta dolaşanların bir kısmındaki olası amaç; seni, beni, memleketi karartmak olunca tevekkeli seçilmek için her şey mübah gibi davranmıyorlar.

 

O yüzden de koca koca adamlar, o yaşa kadar ağzından çıkanı kulakları duymayanlar; (üç kuruş menfaat uğruna demek istemiyorum, o yüzden demedim sayın) anlayamadığım nedenlerden dolayı; kendilerine tamamen ters partilerin kapısında; deyim yerindeyse sıra kapmak için sıraya girmişler.

 

E amaç malum sıraya kaynak yapmak olunca; evdeki sihirli aynanın da gazı ile sağcısı solcu, solcusu sağcı, ateisti dinci olmuş.

O kadar yani…

Yazık yani…

 

Bu bir kısım istisnai arkadaşlar baştan yalancılar ki, listeye girerlerse varın siz memleketimin halini düşünün.

 

Vah benim güzel ülkeme vah; en iyisi sen karar kararabildiğin kadar ki belki görmezsin bu mevki budalalarını…

Görüp de başını eğmezsin…

 

Eğme de zaten…

 

Bunlar istisnalar ya (!) ondan yani…

 

1

 

 

 

Diğer yazı ve şiirlerimi takip etmek isteyenler için Facebook sayfam;

 

Eklemek isteyenler için Twitter adresim;

 

Instagram adresim;

 

BİR AVUÇ SEVDA ADLI KİTABIMIN TRT TANITIMI

 

 

SESLENDİRDİĞİM BİR KAÇ ŞİİRİMİ DİNLEMEK İSTEYENLER İÇİN