BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Bir iktisatçı tıbba meydan okuyor

Okuyacağınız satırlar, insan neslinin en önemli buluşuyla ilgilidir. Gelecekte insanlık bu bilgilerin bulunduğu zamanı baz alarak, sağlık çağını başlatacaktır.

Abone ol

Doktorların bulmasının mümkün olmadığını iddia ettiği bilgileri bulduğunu söylüyor. Ve ekonomist Osman Yıldız bu bilgileri tüm dünyaya hediye ettiğini belirtiyor. Hediye ettiği bilgileri de hem matematikle, hem de kanıta dayalı tıpla da ispatladığını iddia ediyor. İddiaya göre her anne adayı kadın, ilaç kullanmadan son adet kanamasının başlangıç saatine göre 230 ila 288. saatler arasında korunursa sağlıklı bir çocuğa sahip olabilirmiş. Döllenme gününü bilmeyen doktorların hamilelik süreci ile ilgili bilgileri de yanlışmış. Tüm dünyada 280 gün olarak bilinen hamilelik sürecide 280 değil ortalama 260 günmüş. Her gün doğan 800 bin bebekten en az 100 bini sorunlu doğuyormuş. Ve bu sorunlu doğan bebeklerin en az 50 bininin sorunsuz doğması 58 saatlik sürede ailelerin korunması ile mümkünmüş. Ve bu her gün doğan 50 bin bebeğin sağlıklı doğmasının sağlanması ile dünya tıp alanından günlük 1 milyar dolardan fazla parayı tasarruf edecekmiş. Her şey kurumumuza gelen bir telefonla başladı. Arayan kişi anlattıklarını anlamamızın mümkün olmadığını sadece mümkünse bu anlattıklarını doktorlara sormamızı ve araştırmamızı istiyordu. Ben ise doktor olmadığımı anlattıklarını anlasam bile profesörlerin anlattıklarını bırakıp da bir iktisatçıya inanmamın mümkün olmadığını belirtiyordum. Ama kişi ısrarlıydı. Bende doktorların konuya cevap vermeleri için kişinin iddialarını sayfalarımızda yayınlamaya karar verdim. Osman Yıldız ısrarla şu soruyu Kadın Doğum sahasındaki uzmanlara sormamı istiyordu. Tıpta çocuk sahibi olmasında problem olmayan ailelerin üzerinde döllenmeyle ilgili yapılmış araştırma var mıdır?. Ve hamilelik süreci neden son adet kanamsı başlangıcına göre hesaplanmaktadır. Döllenme gününü bilmiyor musunuz? Araştırma sorusuna Osman Yıldız hiç yok diyor. Ve ekliyor. Tıpta bu konuda kullanılan tüm bilgilerin ar-ge leri çocuk sahibi olmasında problem olan aileler üzerinden yapılmıştır. Çocuk sahibi olmasında problem olan, yani kısaca döllenme durumuna göre hasta olan insanların bilgileri sağlıklı insanlara uymamaktadır. Hasta olan bir kişinin hiçbir bulgusu sağlıklı insanlara uymaz. Günümüze kadar yapılan çalışmalar hep hastalar üzerinde olduğu içinde doktorlar döllenme gününü bilmiyorlar. Bilmediklerinin ispatı da basittir. Hamilelik başlangıcını son adet kanama başlangıcı olarak kabul ediyorlar. Lafı daha fazla uzatmadan Osman Yıldız’ın hazırlamış olduğu sitesindeki yazıları aynen aktaralım. Aşağıda okuyacağınız satırlar 21. y.y. ılın insan nesli için en önemli sayılacak buluşu ile ilgilidir. Gelecekte insanlık bu bilgilerin bulunduğu zamanı baz alarak bilgi çağını kapatıp, sağlık çağını başlatacaklardır. Dikkatli olarak bilgileri okuyan ve tamamen hediye (ücretsiz) olarak, hiç bir riski olmayan bilgilere uyan ailelerin nedeni bilinmeyen bir gizli veya görünür sakatlıkla karşılaşmaları imkansızdır. Bilgiler önce 26 şubat 2003 günü saat 02:00 civarında matematikle ispatlanmış, kendini yetkili sanan yetkili makamlarca, matematik insan vücudunda hiç bir şey ifade etmez dendiği içinde 1 mayıs 2003 gününden itibaren ulaşılan 98 ailenin sonuncusu olan bizim bebeğimizin 6 ekim 2004 günü dünyaya gelmesi ile kanıta dayalı tıpla da ispatlanmıştır. Nedeni tıp çevrelerince tespit edilemeyen ve hiçbir sebep yokken , görünür veya gizli sakat olarak dünyaya gelen bebeklerin; gerçek sebebi ilişkiye girilen saate bağlı olarak spermin yumurtayı döllediği saattir. Spermin yumurtayı dölleyeceği saat, ilişkiye girilen zamana bağlı olarak kesinlikle değiştirilebilir. Bu bilgi matematiksel ve kanıta dayalı tıpla ispatlanmış kesin bir bilgidir. Ve bu bilginin kullanılması ile beşikten mezara sağlıklı nesiller yetiştirilebilecektir. Fakat her buluş gibi bu bilgininde önemi ancak geçen zamanla anlaşılabilecektir. Ben ne bulduğumu çok iyi biliyorum. Geçen 20 aylık zamanda da bulduğum bilginin doğruluğunun testlerini defalarca deneyip sonucunu görme imkanım oldu. Ayrıca tüm bunlara rağmen kendim bir çocuk sahibi daha olarak kesin emin olmak istedim. Oğlumuz 6 Ekim 2004 günü dünyaya geldi. Bu doğum sakat çocuk doğumları ile ilgili bulduğum bilginin benim nazarım da nihai sonucu oldu. Döllenme süreci ile ilgili olarak aşağıda verilen bilgiler kesindir. Bir doktor tarafından değil ekonomist olup sadece aileleri uzaktan telefonla takip eden Osman Yıldız tarafından bulunmuştur. Elde edilen veriler dünya üzerinde eşi benzeri olmayan bir data meydana getirmiştir. Ama bu data insanlık için insanca araştırma yapacak birileri olmadığı için hiç bir şey ifade etmemektedir. Ulaşılan sonuçlar 1- Dünyada ki bayanların adet süresi ortalaması 28'dir bilgisi kesinlikle hatalı bir bilgidir. Ve yanıltıcı sonuçların başlangıcıdır. Çocuk sahibi olmasında problem olmayan bayanların (bundan sonraki yazılarda sağlıklı bayan olarak yazılacaktır.) adet süresi ortalaması 26 gündür. 2- Ortalama 280 gün( 9 Ay 10 gün) kabul edilen ve döllenme günü bilinmediği için son adet kanama başlangıcı baz alınarak hesaplanan hamilelik süresi hatalıdır. Ortalama hamilelik süresi bilinenin aksine 260 gündür. Ve 280 gün kabul edilen hatalı hamilelik süresi önemsiz gibi görünmesine rağmen hamile bayanda oluşturulan şartlanma nedeniyle bebek ölümlerine varıncaya kadar çok büyük sorunlar oluşturmaktadır. 3-Yumurtanın döllenme zamanı son adet kanamasına göre 14. gün civarındadır şeklinde ki öngörüde kesin hatalı bir öngörüdür. Sağlıklı hiç bir bayanda 14. gün dahil girilen ilişkilerde hamilelik oluşmamıştır. Yine önemsiz gibi görünen bu bilgi bir çok ailenin çocuk sahibi olamamasına sebep olmaktadır. Bu konuda detaylı araştırmam devam ediyor. Gelecekte bu bilgilerde açıklanacaktır. 4- Çocuğu olmayan aileler için tavsiye edilen gün aşırı ilişki bilgisi de yanlış bir bilgidir. Her gün veya gün aşırı ilişki sonucu hiç bir ailede hamilelik sağlanamamıştır. Bu konuda verisi toplanan aile sayısı çok fazladır. 5-Her sağlıklı kadın (Genç kızlığa adım attıdığı ve ilk adet kanaması başlangıcından itibaren) adet kanamalarının başlangıç saatini mutlaka not etmelidir. Ve bu saatler kullanılarak yapılacak ortalama hesaplamasında 26 gün civarı ortalama sağlanıp sağlanmadığı gözlemelidir. Eğer 28 veya üstü bir süre söz konusuysa mutlaka sorunun sebebi araştırıp, geç kalmadan çözüm bulmalıdır. Ve adet süresi 28'in altında olan her bayan son adet kanama başlangıç saatine göre 230. saatten itibaren 288. saate kadar kendini gözlemlemelidir. Anne adayı olan bayan kim ne derse desin bu saatler arasında kesinlikle hamile kalmayı kabul etmemelidir. Atalar, hocalar, Yetkililer ve bilim adamlarının bu bilgileri şu an için kabul etme ihtimalleri yoktur. Geçen 20 aylık sürede bu konudan haberdar olmayan ve bu konuyla uğraşan Ata, Hoca, yetkili ve Bilim adamı kalmadığını sanıyorum. Ata, hoca, yetkili ve bilim adamından başka kaynağı olmayan basın mensuplarının da, mankenleri küçük dedikoduları bırakarak insan nesli için gelmiş geçmiş en önemli bilgilerle ilgilenmek gibi bir dertlerinin de olmayacağını sanıyorum. Çünkü bu bilgilerde para yok. İnsanları insanlara mecbur edecek unsurlar yok. Hele hele de hiç bir şekilde hiç ama hiç kimseye hiç bir zararı yok. Şimdi neden anne adayı bayan bu saatlerde korunmalıyı biraz açmak istiyorum. Her erkek yaklaşık 70 gün süren bir süreç sonucunda 200 milyon civarında spermi ilişki sonrası kadına gönderir. Kadına gelen spermler aşağıdaki şekilde görüldüğü gibidir. Bu spermlerden sadece ilk sırada gördüğünüz spermlerden biri yumurtanızla döllenirse bebeğiniz sağlıklı olur.(Nedeni bilinmeyen bir sakatlığın söz konusu olmadığı durumu anlatmak için bundan sonra sağlıklı kelimesini kullanacağım.) Bu spermlerin vücudunuza gelen spermler içindeki oranı: oranlar ve sayılar kaynaktan kaynağa değişim gösterse de yaklaşık 1/3 kadardır. Yani ortalama 100 spermden 33'ü sağlıklı kalanları ise sorunludur. Son adet kanamanıza eklediğiniz 230 ila 288. saatler arasında bu spermler vücudunuza girerse aşağıdaki görüntü her zaman mümkün olur. Bu görüntünün mümkün olmasının anlamı ise şudur. Döllenecek bebeğin 1/8 ihtimalle gizli sakat olması. 1/1700 ihtimalle de görünür sakat olmasıdır. Yani döllenecek yumurtanın sonucunda her 8 bebekten 7'si sağlıklı olarak dünyaya gelirken 1'i sorunlu olacaktır. Bu sorun ilk zamanlarda da ortaya çıkabilir. İlerleyen zamanlarda da ortaya çıkabilir. Yine bu saatlerde girilen ilişki sonucu dünyaya gelen her 1700 bebekten birisi engelli veya görünür sakat olacaktır. Yani toplamda bu saatler arasında oluşacak her 1700 bebekten 213'ü sorunlu olacaktır. Kalan 1487 bebek ise sağlıklı olacaktır. Hocalar, Atalar, Yetkililer ve Bilim adamları bu bilgileri konu dünyaya ulaşıp onaylayana kadar bilgiden haberdar olan her anne adayı tarafından mutlaka kullanılmalıdır. Bedelsizdir. Zararsızdır. Hiç bir yan etkisi, ön etkisi ve bilmem ne etkisi yoktur. Yalnız bilgileri kullanmaya karar veren anne adayı bilgilerin kullanılacağı adet döneminde kesinlikle 288. saate kadar hiç bir ilaç kullanmamalıdır. İlaç kullanımı yumurtlamayı doğrudan etkilemektedir. Basit soğuk algınlığı ilaçları bile yumurtlama düzenini bozmaktadır. Bu bilgilerin dünyaya ulaşması kolay olmayacaktır. Geçen süre içerisinde bu konuda hiç bir şüphem kalmadı. Aileler bu bilgileri kullana kullana çevrelerine yayacaklardır. Çünkü bu bilgilerin aileler tarafından kullanılması bir çok sektörün işlerini daraltacaktır. Dahası bilgiler dünyaya ulaşıp her anne adayı tarafından kullanılmaya başlayınca dünyada açlık sona erecektir. Dünyanın az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerinin gelişmiş olan ülkelere bağımlılığı azalacaktır. Galileo'yu idama mahkum eden zihniyeti kınayanlar o zaman da eminim bugünkü zihniyeti kınarlar.