Neredeyse herkes, "öğretmen gidiyor, polis gidiyor doktor da gitsin" diye doktorlara zorunlu hizmete taraftar.
Abone olNeredeyse herkes, "öğretmen gidiyor, polis gidiyor doktor da gitsin" diye doktorlara zorunlu hizmete taraftar. İyi de doktorlar buna niye karşı. Söz sırası doktorlarda.
Anayasa Mahkemesi kararıyla doktorlara zorunlu hizmet yasasının yeniden yürürlüğe girmesi tıp fakültelerinde de tartışılıyor.
Doktor adayları zorunlu hizmet konusunda farklı düşünüyor ama beklentileri ortak:
"Ekonomik doyum istiyoruz"
"Bu altyapı olduğu olduğu sürece sağlıklı birşeyde görev yapamayacağız. Biz hizmetten kaçmıyoruz. Zorunlu hizmet yerine, hizmetin özendirilmesi gerekiyor. Mesala Tıpta Uzmanlık Sınavı'nda (TUS) ek puan ve ekonomik açıdan doyurulmak istiyoruz"
"Oraya sadece doktor gidecekse, sağlık ekibi ve ekipmanı yoksa, şartlar zaten yerinde değilse, o doktor zaten birşey yapamaz, fazlalık yapar. Zorunlu hizmeti zaten yapılacak"
"Yardımcı personel gerek"
"Bir masayla yardımcı olamayız. Bizim yardımcı personele ihtiyacımız var. Gerekli şartlar olursa tüm doktorlar görevlerini seve seve yapacak"
"Doktorlar kandırılmamalı"
"Devletin ihtiyaç giderirken doktorları kandırmaması gerekiyor. Size 3 milyar diye 1 milyar vermemesi gerekiyor. Doğuda çalışma koşulları zor. Sadece steteskobu verir, Allah'a emanet çalışma olmaz. Ben zaten Ağrılıyım burada çalışacağım. Koşulların düzeltilmesi lazım"
"Devlet suni çözüm peşinde"
"Devlet sorunları çözmek yerine yapay ve suni çözümler bulma çabası içinde. Temel sorunları çözmesi gerekiyor. Batıdaki doktorların Doğuya gelmesi konusundaki korkuların yendirilmesi gerekiyor. Çalışma koşulları düzeltildikten sonra neden gitmeyelim. Çünkü oradaki insanlarında hizmete ihtiyacı var"
"Altyapı olmayan yerde doktor ne yapsın?"
"Uygun koşullar olduğu zaman hiçbir doktorun Doğudan kaçacağına inanmıyorum"
"Altyapı olmayan yerde doktorların ne yapacağını kestiremiyoruz. Allah sonumuzu hayır etsin"
"Önemli olan maaş değil hizmet"
"Özgürlüğümüzü elimizden alamazlar"
"Dayatmalarla bu çözülemez. Özgürlüğümüzü elimizden alamazlar. Ortamın düzeltilmesi gerekiyor. Mecburi hizmete karşıyım, herşey gönüllü olsun. Doktorların özgürlüğünü elinden alındığını düşünüyorum."
"Benim açımdan sorun yok. Biz zaten Doğudayız, Batıdan gelenler düşünsün. Bizim görevimiz insanlara hizmet etmek. Bunu niye zorunlu hale getiriyorlar? Bu bizi kaygılandırıyor"
Batman Sason'a doktor gitti
Bu arada Batman'ın Sason ilçesine bağlı, 2 bin nüfuslu Yücebağ beldesine 20 yıl sonra ilk kez bir doktor gitti. İki hafta önce bölgeye giden Bandırmalı doktor Eser Ero, önyargılarla gittiği bölgede hastaların umudu oldu.
Ero, "ilk aşamada kaygılarım vardı ama şimdi yok. Mecburi hizmet kelimesine karşıyım, işimi severek yapıyorum" diyor.
Sağlık ocağının ve lojmanın olmadığı beldede hizmet veren doktor Ero, altyapı eksikliğinden yakınıyor.
Zorunlu hizmet
Anayasa Mahkemesi 13 mart 2006'da aldığı bir kararla doktorların zorunlu hizmet yapmadıkça mesleklerini icra edemeyeceğini hükme bağladı.
AKP hükümeti zorunlu hizmeti kaldırmış, yerine 'sözleşmeli sistemle gönüllülük' esasına dönmüştü.
Hatta, maaşlar Doğuda görev yapmayı teşvik etmek için yükseltilmişti ama sistem yürümedi. Bunun üzerine Başbakanlık genelgesiyle zorunlu hizmete geri dönüldü.
Türk Tabipler Birliği genelgenin iptali için başvuruda bulundu. Danıştay, hekimleri haklı buldu ve genelgenin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gitti.
Fakat Anayasa Mahkemesi, 'zorunlu hizmet anayasaya aykırı değil' diye karar verdi. Genelge uyarınca, pratisyen ve uzman hekimler için belirlenen zorunlu hizmet süreleri birbirinden ayrı hesap edilecek.
Yani bir hekim hem pratisyenlik, hem de uzmanlık için belirlenen zorunlu hizmet sürelerini ayrı ayrı tamamlamak zorunda olacak. Tüm bu uygulamalar yurtdışında okuyan öğrenciler için de geçerli olacak
