Bingöle vefasız suçlaması

Türk Halk Müziği'nin sevilen seslerinden Yavuz Bingöl'ün babası, oğlunu vefasızlıkla suçladı.

Türk Halk Müziği'nin sevilen seslerinden Yavuz Bingöl'ün babası Yılmaz Bingöl, oğlunu vefasızlıkla suçladı. Kanser tedavisi gördüğünü ve ömrünün sonuna yaklaştığını belirten Yılmaz Bingöl, "Yavuz masum rolünü çok iyi oynuyor. İki gecelik arkadaşlık yaptığı kadınlara kızlara cip alıyor, ben kirada oturuyorum. Ancak kendisinden bir şey istemiyorum. Yavuz dürüst ve karakterli bir çocuk ise çıkalım televizyona, yalansız belgeleriyle konuşalım" dedi.

Aydın'daki evinde basın mensuplarına açıklama yapan Yavuz Bingöl'ün
öğretmenlikten emekli olan babası Yılmaz Bingöl, oğlunun başrolünü oynadığı "Yanık Koza" isimli dizide kendi hayatını oynadığını belirterek, "Yavuz'un dizilerini sürekli takip ederim. Biraz da Yavuz kendi hayatını oynuyor gibi geliyor bana. Ne olursa olsun kendi çocuğum, oğlumuz olduğu için. Daha önce Zerda'da oynamıştı onu da izliyordum. Dolayısıyla bu diziyi de takip ederim" diyerek kırgın da olsa oğlunu sürekli izlediğini söyledi. Babalık görevini yerine getirmesine rağmen oğlunun kendisine kin beslemesinden dert yanan Bingöl, "Yavuz pek arayıp sormaz. Benimle diyalogu pek azdır, annesinden ayrı olduğumuz için. Bizim Yavuz'la aramız pek düzelmedi.

Yavuz beni çok üzüyor. Çocuklarıma elimden geleni yaptım. O gerçi gazetelerde ve televizyonlarda annesiyle birlikte inkar etti. Ben belgeli konuşuyorum. Gerçi ben onun babasıyım tabii ki yapacağım, ama yaptıklarımı inkar etmesi ağırıma gidiyor. Örneğin 24 ay askerliğinde her ay, şimdiki hanımım Necibe İş Bankası'nda çalışırken devamlı harçlığını ve parasını göndermiştir. Ama bu hiçbir işe yaramamış. 20 sene elbise almışız. Bir org aldım. Onu askerlikte korudum. Ben eski askerim. 63 dönemlerinde Harp Okulu Askeri Lisesi'nde okudum. O dönemlerden ve benden sonraki dönemlerde kalan subay arkadaşlar, albay, yarbay generaller benim hatırım için Yavuz'u askerlikte korudular. Ordu evlerinde kaldı. Daha rahat etti. Burada müziğini yaptı. Hep korudum ama Yavuz bunların hiçbirini bilmedi. Bir gün de televizyonlarda, gazetelerde 'Babam bana şöyle şöyle yardım etti' demedi. Tam aksini yaptı" diye konuştu.

Ayrılan ailelerin çocuklarına kin aşılamaması gerektiğini belirten Yılmaz Bingöl, "Topluma şöyle bir mesaj vermek istiyorum. Ayrılan eşler birbirlerine duydukları kin ve nefreti çocuklarına aşılamasınlar. Ne oluyorsa çocuklara oluyor. Yavuz yıllardır bana düşman gibi davranıyor. Ben bunları söylemek istemezdim. Ben yıllardır öğretmen olarak sineme çektim. Ama ilk olarak açıklıyorum. Bir iki aydır kanser tedavisi görüyorum. Artık gerçekleri topluma, insanlara haykırmak istiyorum. Yıllardır Yavuz bana çok çile çektirdi. Ama toplumda sevildiği için Yavuz'un dışı sevenlerini, içi beni yaktı" şeklinde konuştu.

Oğlu tarafından kendisinin hep reklam malzemesi yapıldığını da iddia eden Yılmaz Bingöl, "Geçenlerde bir gazete 'Yavuz babasını hacizden kurtardı' diyor. Oysa böyle bir haciz yok. Ben bu haberi yapan gazeteyi mahkemeye verdim. Yakında lehime sonuçlanacak. Böyle bir şey yoktur. Yavuz çok masum gözüküyor. Gerçekten rolünü çok güzel yapıyor. Ben istemezdim bir baba ve öğretmen olarak böyle konuşmak. Ben kirada oturuyorum, Yavuz iki gecelik arkadaşlık yaptığı kızlara kadınlara cip alıyor. Bana bir kuruş yok. Gerçi yardım istemiyorum kendisinden. Hanımımla birlikte kendi yağımızla kavruluyoruz. Hayatta Yavuz'dan hiçbir şey istemiyorum. Ben şahsen Yavuz'dan tamamen soğumuşum ve Yavuz benim oğlum değil. Benim oğlum olsa kanser hastası olmuşum bakın, 10 gün önce beni aradı. 3 senedir aramayan Yavuz zannettim ki 'Baba hasta olmuşsun geçmiş olsun' diyecek bana. Türkiye şaşıracak garip bir şey. Türkiye şaşıracak 'Senin Allah belanı versin' dedi. Böyle bir şey olur mu? Bilemiyorum neden. Demek ki rahatsız. Benim düşmanım bile bu hastalığımı duysa telefon açıp bunu söyleyecek kadar küçülmez. Hayret ediyorum. Ona ben her türlü yardımı ettim. İnkar ediyor. O ne yazık ki meşhur olduktan sonra 'Babam babalığını yapmadı' diye inkar ediyor. Benim en çok zoruma giden budur. 1987 yılında parasızlıktan çocuğu yani torunum hastanede rehin kalmış. Beni aradı. 'Parasızlıktan torunun hastanede kaldı' dedi. Ben o zaman Gültepe adresine hemen 500 bin lira çıkardım ve torunumu hastaneden çıkardım. Ama Yavuz bir güne bir gün torunumu bana el öpmeye getirmedi. Bunları unuttu Yavuz. Yavuz dürüst bir çocuksa, karakter varsa baba oğul olarak çıkalım televizyonun karşısına. Ama belgeli konuşacağız, yalan yok" dedi.