AK Parti'nin 1. Olaganüstü Kongresi'ne giden yazar Akif Beki, izlenimlerini köşesinde yazdı.
Abone olHürriyet si yazarı Akif Beki, kongrede parti kurmaylarının yüzlerine 'zoom' yaparak kimin nasıl tavır takındığını anlattı.
Beki "Kongreden yüzler" başlıklı yazısında, kadrajına giren isimlerin yüzlerinin ne anlattığını okurlarıyla paylaştı.
Farklı beklenti ve kırgınlık izleri aradığını aktaran yazar, salonda küskünlük belirtileri yakalamaya çalışmış. İşte Beki'nin gözünden tanıdık simaların yüz ifadesi:
KONGREDE KİMİN YÜZÜ NASILDI?
"Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, rahat ve vakur görünüyordu. Tadı tuzu yerindeydi. Evet ağzı kulaklarında değildi ama keyifsizce kurularak tavır da yapmıyordu.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ihtiyatlı iyimserlik bekleyişini sürdürürken takıldı radarıma. Temkini elden bırakmıyordu.
Ben kaçırdım, şahitlere göre Binalı Yıldırım, muzip bakışlar atmaya devam ediyordu etrafa. O gün kürsüde konuşan kendisi de olabilirdi, bir parça yaklaşmıştı, ona rağmen serinkanlıydı. Kasmıyor, gerilmiyordu dinlerken.
Müstakbel kabinede bakan adayı Yalçın Akdoğan'ın ise gözlerinin içi gülüyordu.
Anlaşılabilir sebeplerle...
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, yeni duruma çoktan intibak sağlamış, gelen başbakan nezdinde pırıltısını kaybetmemeye odaklanırcasına dalgın dalgın çevreyi kesiyordu.
Tercihini Abdullah Gül'den yana kullanan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, her zamanki müzmin mütevekkil halleriyle oturuyordu. Pürneşe değil durgundu ama yüzünden bir şey anlamak da zordu.
Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, mutat olduğu üzere "Karar verildi, tartışma bitmiş, konu kapanmıştır, partim ne derse o" modundayken...
Dikkat kesildim, Davutoğlu konuşurken Nabi Avcı'nın gözbebekleri parlıyordu.
Efkan Ala'yı bir yıldız gibi ışıldarken gördüm. Keyfine diyecek yoktu.
Tribünler 'ikinci yeni'yi benimsemiş' kıpır kıpır, capcanlı ve ışıltılıydı, yerinde duramıyordu.
Davutoğlu'nun oylamada, neredeyse tek fire vermeden tulum çıkaracağı belliydi salonun havasından. "
BU BARIŞIKLIĞI BEKLEMİYORDUK
Beki, detaylı yüz tahililinden sonra yazısını "Dışarıya renk vermemek için duygularını bastırmış da olabilirler. İnsanlık halidir... Ama hadi itiraf edelim, bu barışıklığı beklemiyorduk." diye tamamladı.