İZMİR’de 53 saatlik yangının ardından küle dönen yaklaşık 500 hektarlık orman alanını helikopterle inceleyen AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, yangında Türk Hava Kurumu uçaklarının kullanılmaması eleştirilerine cevap verdi.
Abone olAK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, geçtiğimiz günlerde İzmir’de meydana gelen orman yangınında zarar gören alanı havadan inceledi. 53 saatlik yangında zarar gören yaklaşık 500 hektarlık alanı helikopterden inceleyen Yıldırım’a Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey de eşlik etti.
İncelemenin ardından İzmir Valiliğine gelen Binali Yıldırım, geçtiğimiz hafta İzmir, Muğla, Bodrum ve Milas’ta 19 orman yangını çıktığını hatırlatarak, “Bu yangınlardan 5 tanesi İzmir’de oldu. En büyük duamız ve temennimiz yüreğimizi yakan orman yangınlarının bir daha olmaması. Bunun olmaması için herkese görev düşüyor. Tüm kurumlara STK’lara ve özellikle vatandaşa büyük görev düşüyor. Bazen küçük bir ihmal büyük bir felaketin sebebi olabiliyor. Karabağlar’da ilk orman yangını başladı ve zaman zaman 80 kilometreye yükselen rüzgarla hızla yayıldı. Yangının başladığı yer orman gözetleme kulesinin hemen altı. Büyük bir şans ki yangın başladığı andan 10 dakika sonra ekipler müdahale etti. Bu yüzden yangında daha fazla alanın tahrip edilmesinin önüne geçildi. Yanan alanda çok vadiler, tepeler var, rüzgar yönü birden dönüyor. Bu da mücadeleyi zorlaştırdı” dedi.
“53 saat boyunca insanüstü gayret gösterdiler”
Öncelikle yangın alanına yakın 5 köyün tespit edildiğini ifade eden Yıldırım, “Ciddi bir şekilde yangınla karşı karşıya kaldığı tespit edilen Menderes’e bağlı Çatalkaya, Yeniköy, Seferihar’a bağlı Eski Orhanlı, Yeni Orhanlı ve Beyler köylerinde tedbirler alındı. Yangının buralara sirayet etmesi engellendi. Yangında herkes seferber oldu. Yangına 20 helikopter müdahale etti. Helikopterler yangın bölgelerinde havuzlardan su alıp kullanabiliyor. Her seferinde 2,5 ton alabiliyor. Denizden su alma ihtiyacı hissetmiyor. Yangında 237 tane arazöz kullanıldı. Tokat’tan buraya tüm ekipler seferber oldu. Belediyelere ait de 95 itfaiye aracı yangın söndürmeye destek oldu. Bin 200 kişilik büyük bir ekip insanüstü bir gayret ile 53 saat boyunca nefes almadan yangını söndürmek için gayret gösterdi. Tüm bu arkadaşlara İzmir adına teşekkür ediyorum. İleri geri laflar oluyor. Bilen bilmeyen herkes konuşuyor. ‘Resmi elbiseyle ormanı yaktı’ diye haberler dolaşıyor. Cahillik kötü bir şey. Yangının yönünü değiştirmek için ters yangın diye bir yöntem var. Ters yerden yakılan yangın alevleri söndürmeye yarıyor” diye konuştu.
“İlk bulgulara göre bir sabotaj ihtimali düşük”
Yangından orman canlılarının da olumsuz etkilendiğini ifade eden Binali Yıldırım, “Tilki, tavşan, yaban domuzu ve ayı gibi canlıların fazla zarar görmediği tespit edildi. Yangında can kaybı olmaması tesellimiz oldu. Yangının neden çıktığı araştırılıyor. İlk bulgulara göre bir sabotaj ihtimali düşük. Ama yine de gözardı edilmiyor” dedi.
“2/B Yasasını bile biz 10 yılda zor çıkardık”
Türkiye’nin yüzde 25’inden fazlasının orman alanlarıyla kaplı olduğunu hatırlatan Yıldırım, “Zaman zaman yangınlarla tahrip olsa da orman varlıklarımız yenileniyor. Bir ağaç bir can demek. Dikilen fidanların orayı yeşillendirmesi yıllar alır. Menderes’te 2017’de yanan alana 1 milyon 800 bin fidan dikildi. Ormanlaştırma çalışmaları devam ediyor. Bilmeyen de ‘buralar yakıldı yerleşime açılacak’ diye ipe sapa gelmez laflar ediyor. Ormanların Anayasa’da yeri var. 2/B Yasasını bile biz 10 yılda zor çıkardık. Bir tek yaprak olmayan alan orman görünüyordu. Bunu ancak aynı miktarda Tarım ve Orman Bakanlığına hazineye ait arazileri vererek orman varlığını kaybetmemek üzere başardık. ‘Orman kanunu’ lafının esprisi ağır kanun demektir. Geçen 15 yıl içinde Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayeti ile orman varlığımızı ciddi ölçüde arttırdık. Tüm bu orman yangınlarına rağmen orman varlığını arttıran ender ülkelerden biriyiz. 2 milyon hektardan fazla orman varlığımız arttırıldı” diye konuştu.
24 Kasım Öğretmenler Günü'nde fidan dikilecek
“Tüm arkadaşlar bugün buradalar” diyen Yıldırım, “Bu konuyla ilgili İzmirlilerin kafasını karıştırmaya yönelik söylentileri ortadan kaldırmak için geldik. Yangın mahallini inceledik. İzmirlileri bilgilendiriyoruz. İnşallah böyle üzücü yangınlarla bir daha karşılaşmayız. Ama hayatın doğal akışı içinde bunlar olabiliyor. Önemli olan tedbirli olmaktır. Kurumlarımızı örseleyerek bu işler olmaz. Pazartesi gününden itibaren İzmir genelinde bir kampanya duyurusu yapıyoruz. Kampanyada üniversitelerimiz de olacak. Bazıları toplanıp ‘hemen ağaç dikeceğiz’ diyor. Cehaletin de bir ölçüsü olur. Ağaç dikilecek yerde önce temizlik yapılması lazım. Daha sonra toprak hazırlanması lazım. Bu işler Kasım ayı sonundan önce yapılmaz. Bundan önce ağaç dikmek, göz boyamaktan başka bir şey değildir. 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde İzmir’in tüm öğretmen ve öğrencilerine çağrı yapacağız. 800 bin öğrenci ile orada olacağız. Herkes kendi başına iş yaparsa olmaz. Bu siyaset üstü bir iştir. İzmir’in dağlarında tekrar çiçeklerin açması hepimizin ortak geleceğidir” dedi.
“Uçak orada duruyorsa, kalkacak müdahale edecek”
Türk Hava Kurumu (THK) ile Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli arasındaki diyaloğa da değinen Binali Yıldırım, “Uçaklar niye müdahaleye çağrılmadı’ deniyor. Bir yerde yangın olsa davet mi beklersiniz? Herkes elindeki imkanla koşar. Geldiğiniz zaman ‘neden geldiniz’ denmez. Yangın bu, başka bir şey değil. Yangında durumdan vazife çıkartılır. Uçak orada duruyorsa, kalkacak müdahale edecek. ‘Niye geldin, niye yangını söndürmeye çalışıyorsun’ diyen mi olacak? Bunlar anlamsız tartışmalar. Herkes elindeki imkanla gayret etmesi lazım” ifadelerini kullandı.
Binali Yıldırım daha sonra İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir’deki üniversitelerin rektörleri, milletvekilleri ve sivil toplum kuruluşlarının yetkilileriyle kampanya hakkında bir toplantı yaptı.