104 emekli amiralin imzasını taşıyan ‘Montrö bildirisi’ nedeniyle gözaltına alınan 10 emekli amiral, önceki akşam Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimliği’nde verdikleri ifadelerde gözaltı süresinin uzatılmasına karşı çıkarken bir kısmı FETÖ’nün Balyoz kumpası davasında hapis yattıklarını hatırlatarak “Kaçacak değiliz” diye konuştu.
Abone olEmekli amirallerden Nadir Hakan Eraydın, ifadesinde yaklaşık 1 ay önce kalp ameliyatı geçirdiğini anlatarak, “Gözaltındayken sağlık koşulları sebebiyle hastaneye kaldırıldım” dedi. Emekli amiral Alaettin Sevim de gözaltı koşullarından şikâyet ederek, “Kaçacak birisi değilim. İstenildiği takdirde ifade veririm. Gözaltı süresinin uzatılmasının reddine karar verilsin” diye konuştu.
Ali Sadi Ünal, “Ben Balyoz davasında haksız şekilde hürriyetiminden yoksun bırakıldım. Adaletli hâkimlerimiz kürsüde bulunsun diye bedel ödedim. 2010-2011 yılları arasında kanser tedavisi gördüm. Gözaltı sürecinde zorlanmaktayım. Benim özel beslenme koşullarıma ihtiyacım var. Gözaltı süresinin uzatılmasının reddine karar verilsin” diye konuştu.
Atilla Kezek: Hapis yattım
Emekli amiral Atilla Kezek de ifadesinde “65 yaşındayım. Tansiyon ve diyabet rahatsızlığım var. Pandemi koşulları nedeniyle sağlığımız risk altında” ifadelerini kullandı. Bülent Olcay da “Balyoz davası kapsamında 997 gün özgürlüğümden yoksun bırakıldım. O zaman bile kaçmadım. Bu dava sürecinde böyle bir düşüncem olamaz. Sağlık sorunlarımız vardır. İleri yaşta olan anne ve babam en büyük endişem” dedi.
Kadir Sağdıç: Bildiri hazırlanırken yoldaydım
Kadir Sağdıç da 69 yaşında olduğunu belirterek, “Söz konusu duyuru hazırlandığı günlerde ben yoldaydım. Ben 40 ay Balyoz davasında tutuklu kaldım. O dönem anneme bile veda edemedim. Babam ise yaşlıdır. Tansiyon rahatsızlığım bulunmaktadır” ifadesini kullandı.
Cem Gürdeniz: Kaçmak yakışmaz
Emekli amirallerden Cem Gürdeniz “Balyoz’dan ilk tutuklanan amiral benim. ‘Mavi Vatan’ kavramı bana aittir. Çok uğraşılan bir amiralim. Kaçmak benim gibi birisine yakışmaz. Gözaltı süresince hiçbir belge verilmedi. Gözaltında korona olma ihtimalimiz var” diye konuştu.
Turgay Erdağ da “Balyoz kumpasında 3.5 yıl yatarak bedel ödedim. Gözaltına alınma sürecim 90 yaşında olan anne ve babamın gözleri önünde yaşandı” ifadesini kullandı. Emekli amiral Türker Ertürk de “Uzatmanın gayri hukuki olduğunu düşünüyorum. Delil karartma şüphem yok. Gözaltı koşullarımız hijyen değil” dedi.
Gözaltı süresini uzatma gerekçesi
Hâkimlik, “suçun vasıf mahiyeti, yayınlanış saati, metnin içeriğinde düşünce ve ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı değerlendirilebilecek (‘aksi halde’, ‘Türkiye Cumhuriyeti’, ‘tarihte örnekleri olan’ gibi) ifadelere yer verilmesi, metne imza atmış şüphelilerin aynı kuvvet komutanlığında belli bir kademe düzeyinde çalışmış olmaları ve bu hususa açıkça metinde yer vermiş olmaları, el konulan dijital materyallerin çokluğu, bu materyallerin şüphelilerin hem lehine hem aleyhine delil niteliğinde olması, el konulan dijital materyallerin imaj/export incelemelerin tamamlanmaması, HTS analiz çalışmalarının sürdürülmesi, şüpheli sayısının fazlalığı, henüz ifadelerinin alınmamış olması” nedeniyle gözaltı süresinin uzatılmasına karar verildiğini açıkladı. Kararda, şüphelilerin sağlık sorunlarına ilişkin rapor sunulmadığı belirtildi. İfadelerinin hafta sonu alınması bekleniyor.
Tarih değiştirildi iddiası
Kamuoyunda emekli amirallerin gözaltına alınmasına gerekçe gösterilen bildiriye ilişkin tartışmalar sürüyor. Bildiriye imza koymayan emekli Amiral Semih Çetin, katıldığı bir TV programında ve sosyal medya hesabında, “Emekli amirallerin bulunduğu WhatsApp grubuna gönderilen son taslağın başlığında ‘Yüce Türk Milletine’ ifadesi yoktu ve tarih 6 Nisan’dı fakat 4 Nisan’da basına sızdı” dedi.