Alman Bild gazetesi 'esas suçlu Almanlar' başlığıyla verdiği haberde yabancıların görüşlerini aktardı.
Abone olAlman Bild gazetesi, ülkede yoğun şekilde sürdürülen uyum tartışmalarına yer verdiği haberinde, Berlin'de yaşayan yabancıların görüşlerini aktardı.
''Esas suçlu Almanlar'' başlığıyla verilen haberde, 63 yaşındaki Muzaffer adında bir Türkün, ''Almanlar arasında hala yabancılardan nefret ediliyor. Politika da yabancı düşmanı. Medya tek yönlü yayınlar yapıyor'' dediği ifade edildi.
Seçil adlı 27 yaşındaki bir Türk kadını da ''Almanlar suçlu. Bu kadar fazla yabancıyı, şehirlerde eşit şekilde dağıtmalıydılar'' dedi.
Perihan isimli 33 yaşındaki bir Türk kadını, Alman yasalarının din düşmanı olduğunu savunurken, Hüseyin adlı diğer bir Türk ise Almanların ülkeye çok sayıda yabancı gelmesine izin vererek hata yaptığını söyledi.
Turan adında 33 yaşındaki bir Türk de Almanya'ya ilk gelen yabancılara Almanca kursları verilmediğine ve bu kişilerin sadece çalıştırıldığına dikkati çekti.
Marina adında 27 yaşındaki bir Rus kadını da Almanların soğuk olduğunu ve hiçbir duygusallık göstermediğini belirterek, ''Sadece maddiyatı düşünüyorlar'' dedi.
Berlin'de 17 Eylül'de yapılacak eyalet meclisi seçimlerinde Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) adına başbakan adayı olan Savunma Bakanlığı Müsteşarı Friedbert Pflüger ise gazeteye yaptığı açıklamada, Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Sol Parti'den oluşan Berlin eyalet hükümetinin çok kültürlülük hayalleriyle uyum ve eğitim politikalarını ihmal ettiğini savundu.
Pflüger, 4 yaşındaki tüm yabancı çocuklarına Almanca testi mecburiyeti getirilmesini, okullarda şiddet uygulayan öğrencilere karşı polisin devreye sokulmasını ve sürekli şiddete başvuran öğrencilerin gözaltına alınmasını istedi.
Pflüger, Berlin eyaletinde başbakan olması halinde Almanca bilmeyen hiçbir yabancı çocuğunun okul eğitimi alamayacağını kaydetti.
Öte yandan Berlin'de görev yapan yaklaşık 200 öğretmen, bir toplantı yaparak, aşırı şiddet olaylarından şikayetçi olan ''Rütli Hauptschule'' okulundaki öğretmenlere destek verdi.
Toplantıda konuşan bir öğretmen, bazı Arap öğrencilerin 14 kardeşi bulunduğunu, kendileriyle bir sorun ortaya çıktığında tüm kardeşleri karşılarında bulduklarını ve hakarete uğradıklarını söyledi.
Öğretmenler, sorunları Berlin eyaleti Eğitim Bakanlığı'na ilettiklerini, ancak bugüne kadar yapıcı önlemler alınmadığını belirttiler.
'HAUPTSCHULE'LER KAPATILSIN'
Öte yandan Sol Parti federal meclis (Bundestag) milletvekili Hakkı Keskin, yaptığı yazılı açıklamada, genelde dar gelirli ailelerin çocuklarının gittiği ''Hauptschule'' tipi okulların kapatılmasını istedi.
Keskin, ''Bu okullara gönderilen çocukların, okuldan mezun olsalar bile nitelikli bir meslek eğitim yeri bulmaları şansı hemen hemen yok gibidir. Hauptschule'ler kapatılsın'' ifadesini kullandı.
Hauptschule'lere giden gençlerin, kendileri için umut vaat etmeyen bu durumun bilincinde olduğunu ifade eden Keskin, ''Bu nedenle bazı gençler, geleceklerinden umutsuz ve okulda başarılı olma konusunda isteksizdir. Bu okullarda gözlenen şiddetin gerçek nedeni, gençlere umut vermeyen okul sistemidir'' dedi.
Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı ve Bavyera eyaleti Başbakanı Edmund Stoiber ve benzeri politikacıların, bu okulların kapatılması yerine, mağdur olan gençlere ve ailelerine baskı uygulama yöntemini seçtiğini belirten Keskin, ''bu nedenle sözde uyum sağlamak istemeyen göçmenlerin aldıkları sosyal yardım parasının kesilmesinin ya da gerekli görüldüğünde bu insanların sınır dışı edilmesinin istenmesinin popülist açıklamalar olduğunu'' savundu.
Keskin, iktidar partilerinin daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini belirterek, özellikle Almanca kursları için öngörülen kısıtlamalardan vazgeçilmesi gerektiğini kaydetti.