Bilal Erdoğan: Paçayı kurtardık tabiri caizse...

TÜRGEV Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, "Artık Avrupa'ya, Batı'ya payanda olmak, işte onların rengiyle boyanmak noktasından kendimizi kurtardık. Paçayı kurtardık tabiri caizse artık biz kendi kültürümüz, değerlerimiz, inancımız neyi emrediyorsa geleceğimizi de bu çerçevede tasarlamak, kurgulamak için adımlar atıyoruz" dedi.

TÜRKİYE Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, "Artık Avrupa'ya, Batı'ya payanda olmak, işte onların rengiyle boyanmak veya onların sözlerine göre geleceğimizi belirlemek noktasından kendimizi kurtardık. Paçayı kurtardık tabiri caizse artık biz kendi kültürümüz, değerlerimiz, inancımız neyi emrediyorsa, neyi gerektiriyorsa geleceğimizi de bu çerçevede tasarlamak, kurgulamak için adımlar atıyoruz. Gençliğimiz artık bu doğrultuda geleceğe yürüyor." dedi.

Erdoğan, İzmit Belediyesi ve Ensar Vakfı Kocaeli Şubesi ortaklığıyla yaptırılan Nebi Güdük Gençlik Merkezi'nin açılış töreninde, gençlik, spor, kültür ve eğitim gibi alanlarda daha fazla proje yapılması gerektiğini söyledi. Kamu kurumlarının bu alanlarda sivil toplum kuruluşlarıyla ortak çalışmalar yapmasının öneminden bahseden Erdoğan, bunun Türkiye ve Kocaeli'de devamının gelmesi temennisinde bulundu.

DÜNYA YENİ BİR ARAYIŞA GİRDİ... Erdoğan, merkeze Nebi Güdük gibi Kocaeli'de vakıf insanı olarak bilinen ağabeylerinin adının verilmesinin de ayrıca anlamlı olduğunu dile getirerek, bu gibi kişilerin gençlere örnek olduğunu kaydetti. Türkiye'nin kritik bir dönemden geçtiğini anlatan Erdoğan, dünyanın aslında kritik bir dönemeçte olduğunu aktararak, soğuk savaşın sona ermesiyle dünyanın yeni bir arayışa girdiğini söyledi.

SİSTEMİ DEĞİŞTİRMESEK YAPAMAZDIK... 

Erdoğan, dünyada gelecek dönemlerde büyük dönüşüm ve gelişimlerin olabileceğinin konuşulduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Bunların ne olacağı konusunda insanlar sorgulamalar yapıyor. Dünya böylesine bir eşikteyken Türkiye, geçen sene Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçerek halkın iradesinin yönetime tam manasıyla yansıması yolunda önemli bir adım attı. Bu adım dünyanın bu kritik dönemecinde bizi aslında güçlü bir konuma taşıdı. İnanın böyle olmasaydı şu anda Zeytin Dalı Harekatı'nı gerçekleştiremeyebilirdik veya öncesindeki Fırat Kalkanı operasyonunu yapamayabilirdik."

SAVUNMAMIZIN GEREĞİNİ YAPIYORUZ... "Türkiye artık içerisine ekilen terör gibi FETÖ gibi DHKP/C gibi PKK gibi böylesi terör tohumlarını merkezlerine, inlerine girmek suretiyle etkisiz hale getirmenin mücadelesini veriyor." diyen Erdoğan, şöyle devam ediyoruz:  "Önceden içimizdeydi bunlar ve işte ne zaman, nereyi, nasıl karıştıracaklarını, hangi istikrarsızlığa yol açacaklarını öngörmek mümkün değildi. 'Şimdi en iyi savunma ofanstır' anlayışıyla bunları yerlerinde etkisiz hale getirebiliyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz. Bunu yaparken de şu ne der, bu ne der, yok işte 'Filanca ülkenin büyükelçisi bunu dedi, falanca ülkenin dışişleri bakanı şunu dedi' bunlara bakmıyoruz. 'Türkiye olarak biz kendi savunmamızın gereği neyse onu yaparız ve yapmak zorundayız' diyoruz. Müttefiklerimiz, bilgi sahibi olmaları gereken yerde bilgi sahibi olabilirler. Ama ya bize destek olurlar, aksi takdir de bize köstek olacakları varsa biz kesinlikle onların ne yaptığına dikkat etmeyiz. Çünkü Türkiye güçlü bir ülke, Türkiye genç nüfusuyla, dinamik nüfusuyla önemli bir geleceği kurma iddiasında olan ülke. İnanın Türkiye, Müslümanlar 21. yüzyıla damgasını vuracaksa bunun önderliğini yapmak zorunda olan bir ülke."

KENDİ DEĞERLERİMİZ, İNANCIMIZ NE EMREDİYORSA... 

Türkiye'de 15 yılda önemli hizmetler yapıldığını dile getiren Erdoğan, her alanda Türkiye'de büyük gelişimler yaşandığını kaydetti. Erdoğan, artık kendi değerleri, referansları ve odaklarıyla adımlar attıklarını anlatarak, gençliğe bu şuuru kazandırmak için çalıştıklarını bildirdi. "Artık Avrupa'ya, Batı'ya payanda olmak, işte onların rengiyle boyanmak veya onların sözlerine göre geleceğimizi belirlemek noktasından kendimizi kurtardık." diyen Erdoğan, "Paçayı kurtardık tabiri caizse artık biz kendi kültürümüz, değerlerimiz, inancımız neyi emrediyorsa, neyi gerektiriyorsa geleceğimizi de bu çerçevede tasarlamak, kurgulamak için adımlar atıyoruz. Gençliğimiz artık bu doğrultuda geleceğe yürüyor. Onun için gelecek, bu ülkede yetişen gençlerin olacak. Onun için genç kardeşlerimizi bizim için çok önemli. Burada açılışını yaptığımız gençlik merkezi ve bu çerçevedeki benzer çalışmalar ülkemiz için de çok kıymetli." ifadesini kullandı.

DİLENEN VE SOKAKTA ÇALIŞTIRILAN ÇOCUKLAR...

Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy da gençliğin ülkenin geleceği olduğunu belirterek, onların milli ve manevi değerlerle yetişmesinin herkesin sorumluluğu olduğunu söyledi. Sokakta dilenen ve çalıştırılan çocuklarla ilgili kentte çalışma yaptıklarını ifade eden Aksoy, "Kocaeli'de 414 sokaktan topladığımız ve müdahale ettiğimiz çocuk sayısı. Bunun 288'i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, 126'sı da Suriye kökenli çocuklarımız. Bunlara dönük olarak şu ana kadar birden çok yakaladığımız için 55 aileye idari para cezası uyguladık. 26 aile hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bu çocuklarımızdan eğitime devam etmeyen 128 çocuğumuzu da okula kazandırma adına çalışmalar yaptık." diye konuştu.

AK Parti Kocaeli Milletvekili Mehmet Akif Yılmaz, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zekeriya Özak, Ensar Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu, İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, Ensar Vakfı Kocaeli Şube Başkanı Musa Taşçı ve merhum Nebi Güdük'ün oğlu Zafer Güdük de günün anlam ve önemine ilişkin kısa konuşmalar yaptı.

Konuşmaların ardından Erdoğan ve beraberindekiler, açılış kurdelesini kesti, merkezi gezdi.