12 Eylül darbesini Beynelmilel filmiyle yerden yere vuran Süreyya Önder'in referandum oyu şaşırtıcı.
Abone olAnayasa değişikliği referandumunda, "Darbeyle hesaplaşmak için evet oyu verin" çağrısına 12 Eylül askeri darbesini Beynelmilel filmiyle yerden yere vuran yönetmen Süreyya Sırrı Önder'den olumsuz yanıt geldi. Önder, "Evet demeyeceğim" dedi.
Önder'in oy rengini açıklamasına neden olan şey aslında hakkında kaleme alınan bir yazı.
Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı köşesinde Önder’in referandumda ‘evet’ diyeceğini yazmış. Bunu gören Önder büyük tepki gösteriyor ve sert bir açıklama yapıyor.
Hürriyet gazetesinde Eyüp Can'ın da köşesinde yer verdiği o sert açıklamada Önder hayırın gerekçelerini şöyle anlattı:
EVET DEMEYECEĞİM
Rasim Ozan Kütahyalı, benim referandum oylamasında ‘kesin evet’ diyeceğim şeklinde, haddini ve cüretini aşan bir paragraf yazmış.
Bir kere, ben bu referandumun tasarlanış ve sunuluşuna esastan itiraz ediyorum.
Yedi yıllık AKP iktidarında halkın karşısına bir ‘anayasa değişikliği’ imkânıyla ilk defa çıkılıp da ülkenin temel meselelerinin hepsine teğet geçilmesini ve ‘halktan bir kez daha icazet alma’ görüntüsü yaratılan bu evet/hayır ikilemi mantığını reddediyorum.
Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu’nu değiştirmeyen, dokunulmazlık konusunda verdiği sözleri unutan, gerek kendi parti işleyişinde gerekse ülke içi sorunların halledilişinde hiçbir şekilde ‘demokratik mekanizmaları’ işletmeyen iktidar partisi, bir yanıyla açılımdan bahsederken, diğer yandan en son Hrant Dink’in katline yaptığı açıklamada olduğu gibi, milliyetçi ve kabul edilemez argümanları elden bırakmamaktadır.
AKP’nin en yetkili temsilcileri, verilecek ‘evet’ oylarının %99’unu kendilerine verilmiş oylar olarak mütalaa etmektedir. Yöntemsel olarak bu platforma çekilen, egemenler arasındaki bir dalaşmaya ‘evet’ oyu vererek taraf olmam mümkün değildir.
Türkiye’nin emekçileri ve yoksullarının temel sorunları bu anayasa paketi içinde yoktur. Ayrıca, hükümetin bu referandum sonrasında temel insan haklarını genişletmeye yönelik bir çaba içinde olacağına dair bir emare de yoktur.
Yoksullukla beraber Kürt sorununda AKP’nin bütün bir halkı tanımayan, onları ancak ‘AKP’lileşirse’ dikkate alacağını ima eden bir politika takip ettiği de herkesin malumudur...
Halkın göstermelik iradesini bile yok sayarak, Anayasa Mahkemesi tarafından dizayn edilen bu referandum paketine katılarak meşruluk kazandırmam söz konusu olamaz...