Beşiktaş Belediyesi'nin Ulus ile Ortaköy arasında kurduğu Meyve Bahçesi ile İstanbullular yeşil özlemini bir nebze olsun giderecek.
Abone ol“Beşiktaşlıların keyifle yürüyeceği alanlar yarattık”
Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek metropol haline gelen bir kentte “Meyve Bahçesi” projesini hayata geçiren Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal ile hem cennet diyarı gezdik hem de projeyi konuştuk…
Meyve bahçesi projesi nasıl hayata geçti?
Beşiktaş kentleşme düzeyiyle İstanbul’un en modern ilçesidir. Alt yapısıyla, sınırları içinde
yaşayanların eğitim ve kültür seviyesiyle İstanbul’un modern ve aydınlık yüzüdür Beşiktaş… Biz bu ilçeyi on yıldır Türkiye’nin örnek ilçesi haline getirmek için çalışıyoruz. Çabalarımız sonuç veriyor. Meyve Bahçesi de bu projelerden biri.
Kentimizdeki çalışmalarımız, temel hizmetlerin en etkin bir şekilde gerçekleştirilmesine
dayalı. Her türlü eleştiriye açık olarak şeffaf bir çalışmamız var. Halkımıza sorarak, danışarak yapıyoruz biz bu işleri... Çevre düzenleme projelerine ve kapsamlı kültürel faaliyetlere kadar, kentsel yaşam kalitesinin en üst düzeye çıkarılmasını hedefliyoruz.
Bu projenin fikri 2008’de oluştu. T.H.Y. Sitesi Yolu ile A. Adnan Saygun Caddesi arasında
kalan bölgede ağaçlandırma ve tesviye çalışmalarıyla işe başladık. Bu bölgeye komşu
bazı parsellerde inşaatların başlaması nedeniyle çalışmalarımıza ara vermek zorunda kaldık. 2010 yılında Ortaköy Ambarlıdere Yolu’ndan girişi yapılan yeşil alanda düzenlemelere başladık. Bu bölgede 2011 yılında basketbol sahası, çocuk oyun alanı, dinlenme alanı ağaçlandırma çalışmaları ve sert zeminlerin alt yapısı yapıldı.
2013’te komşu parsellerdeki inşaatların tamamlanmasıyla tüm alanda sert zemin çalışmaları, yeşil alan düzenlemeleri, yürüyüş yolları, kafe vb. çalışmalar yürütüldü.’
Bu bahçenin özellikleri nelerdir?
A. Adnan Saygun Caddesi ve Ambarlıdere Yolu’nu birbirine bağlayan otuz bin metrekarelik
yeşil bir koridor, kent betonlaşmasının ortasında bir vaha niteliğindedir.
Arazinin eğiminin, ulaşılabilirliğe olumsuz etkisi farklı bir tasarımla çözülerek, en üst noktadan en alt noktaya kadar ulaşım, kesintisiz sağlanıyor. Bu çözüm, engelli ulaşılabilirliliğini de sağlıyor. 28 ayrı tür olmak üzere bin 682 adet ağaç, 2 bin 265 adet çalı dikimi yapılmıştır. Meyve ağaçlarımızdan bazılarını sayacak olursak incir, zeytin, portakal, dut, badem, iğde, hünnap, ceviz, kiraz, elma, armut, erik ağaçları var... İçerisinde basketbol sahası, çocuk oyun alanı, dinlenme alanları, seyir terasları, yürüyüş yolları, kafe, tuvalet bulunuyor. Her şey düşünülerek hayata geçti bu projede.
Heykel sempozyumlarımız sonucu ortaya çıkan 11 adet heykel bu alanda sergilenirken,
yeşil koridor bir heykel koridoruna da dönüşüyor. Alanın güvenliğini sağlamak amaçlı giriş sayısı sınırlı tutuldu. A. Adnan Saygun Caddesi ve Ambarlıdere Yolu’ndan birer giriş verildi ve bunlar taklar ile belirginleştirildi; bu noktalar, güvenlik kulübeleri olarak da işlevselleştirildi. Alana araç girişi engellendi, yani Beşiktaşlılar burada motorlu araç görmeyecekler. Elbette zorunlu durumlarda sulama, yangın, kafeye malzeme nakli gibi
hallerde de araç aksı sağlandı.
Meyveler ücretsiz
Burası sadece Beşiktaş’ın değil İstanbul’un gözbebeği olacak. Alana giriş ve
meyvelerden yararlanmak ücretsiz... Halkımız, özellikle çocuk ve gençler bilmedikleri,
hayatta görmedikleri tada burada varacaklar. Dalından meyve yemenin
zevkini yaşayacaklar. Meyve Bahçesi’nin aydınlatmasına da önem verildi. Özellikle akşam saatlerinde buraya gelmenizi tavsiye ederim. Yürüyüş aksı ve aks dışındaki alanlar ayrı ayrı düşünüldü. Gece güvenliğinin ve görüşünün sağlanmasına paralel olarak yürüyüş
aksı ışık koridoruna dönüştürüldü. Işıl ışıl bir bahçe yaptık sizin anlayacağınız. Meyve bahçesinin tüm yapısal elemanları için de doğal malzeme seçildi. Yürüyüş yolları, meydanlar ve seyir terasları granit, bazalt ve ahşaptan yapıldı. Beşiktaşlıların keyifle yürüyeceği alanlar yarattık.
İstanbul bir beton kent... Siz bu zamana kadar park ve bahçeler için ne yaptınız?
Öncelikli felsefemiz daha önce yapılan ve emek ürünü olan yeşil alanları korumak ve geliştirmek oldu. Sonrasında ise park ve yeşil alanların miktarını artırmayı hedefledik. Cep parklar adı altında parklar yaparak çok küçük de olsa mülkiyet ve imar durumu uygun olan alanları parka dönüştürdük. Refüjlerimizi yeniden ele
alarak en küçük alanlarda bile belli tasarımlar doğrultusunda yeşillendirme çalışmaları yaptık. Kaldırım genişliklerinin izin verdiği sokak ve caddelerde ağaç dikerek betonlaşmanın yoğunluğunu kırmaya çalıştık. Sokak peyzajı uygulamaları ile çevresel kaliteyi artırmayı hedefledik. Bu çalışmalarımızda araç yolu ve kaldırımdan artan ve kullanılabilir tüm yüzeyleri (parsel artıkları, yeşil alanlar, duvarlar) tasarım alanı olarak kullandık, yeşil alanlara dönüştürdük. Bu çalışmamızın bir örneği Arnavutköy Sekbanlar Sokak olup, Akat Mahallesi Cumhuriyet Caddesi’nde de yeni bir uygulamamız devam ediyor. Sonuç olarak 2004 yılında 104 adet ve 334 bin 422 metrekare olan park alanını 2013 yılı Kasım ayı itibari ile 124 adet ve 397 bin 282 metrekareye ulaştırdık. Parklardan ayrı pasif rekreasyon alanları olan refüj ve yeşil alan miktarımız da 377 bin755 metrekareye ulaştı.
Gelecek projeler var mı?
Öncelikle park, bahçe ve tüm yeşil alan varlığımızı korumaya, geliştirmeye, çağdaş bir çizgiye getirmeye devam edeceğiz. Bunun için bazı parklarımızı revize etmeyi planlamaktayız. Kentleşmenin en yoğun olduğu ilçelerden biri olmamız bağlamında değerlendirilmemiş büyük yeşil alanlara sahip değiliz. Bu nedenle şu an yaptığımız çalışmalara, yani bulduğumuz ya da ürettiğimiz her alanı yeşil alana dönüştürmeye devam edeceğiz. Sokak peyzajı uygulamalarımız devam edecek olup; ilk projemiz Konaklar Mahallesi Akçam Caddesi olacaktır.