Beşiktaş neden bu hallere düştü? 8-0'lık hezimeti nasıl okumalı?
Abone olTarihi yenilgi kötü gidişatın başlangıcı mı? Referans gazetesinden Kenan Başaran'dan Kara Kartalların son yıllarına ait analizi bir çok sorunun cevabını içeriyor..
İşte o yazıdan bazı bölümler aktarıyoruz:
2004'te Yıldırım Demirören ile devam eden 7 yıllık süreçte Beşiktaş geleneksel çizgisini terk ederek gazete manşetlerine daha çok çıktı. Ancak 7 yılda sadece 2003'te; yani 100. yılında şampiyon olarak manşetlere çıkabildi. Bunun dışındaki manşetler ya transfer şampiyonlukları ya yarım kalan maçlar ya da "tribünlerinde taraftarın öldürüldüğü kulüp" gibi trajik vakalardan ötürü atıldı.
Yıldız transferleri takımlarında gören Beşiktaşlılar da bu illüzyona kapıldı. O yüzden her başarısız sezon kendilerine yeni bir yıldız futbolcu sunularak unutturuldu.
Tıpkı Fenerbahçe'nin eskiden yaptığı gibi. Fakat son 7 yılda Beşiktaş, adeta Fenerbahçe'den rol çaldı. Yıldız oyuncu transferi, ezeli rakipten futbolcu alma ve sık sık teknik direktör değiştirme gibi eskiden Fenerbahçe'nin olan huylar, özellikle son 4 yılda Beşiktaş'ın karakteristik özelliğine dönüştü.
Borsadaki şirket de eriyor
Eskiden Beşiktaş'a özgü olan sabır, istikrar ve dayanışma gibi hasletler ise Fenerbahçe'de toplandı. Bu rol değişimi sonunda Fenerbahçe hem sportif hem de ekonomik olarak Beşiktaş ve Galatasaray'ın çok önüne geçti.
Fenerbahçe'nin borsadaki şirketinin değeri 700 milyon dolarken Galatasaray'ın 150, Beşiktaş'ın ise sadece 60 milyon dolar.
Bilgili-Demirören döneminde kimyası değişen Beşiktaş ise sadece sportif başarıya endekslendi. Öyle ki Bilgili, "Şampiyon yapmazsam İnönü'de beni asın" diyecek kadar iddialı demeçler verdi.
Bu "Fenerbahçelileşme" süreci hem ekonomik hem de sportif olarak Beşiktaş Kulübü'nü geriletiyor. Demirören'in, Fenerbahçe ile girdiği rekabette izlediği "gerilim politikası" kulübü yıpratıyor. Zira habire "masaya vurduğu yumruğu" pek ses getirmiyor. Oysa çare belli: Averajla şampiyonluk kaybeden Seba'nın sabrı ve çalışma azmi.