"Berkin Elvan, çocuk yaşta tüm insanlığa bir acı, dram yaşattı. Bunlar kabul edilemez olaylar. Bu yaşananlar, hepimize ders olmalı. Yönetenlerin hassasiyet göstermesi, vatandaşların da haklarını demokratik yollarla araması gerekiyor"
Abone olİstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş, gezi olaylarında başına isabet eden gaz fişeği nedeniyle hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ölümünün herkese ders olması gerektiğini söyledi. TGRT Haber'in konuğu olan Topbaş, illegal ses kayıtları, montaj kasetleri ve paralel yapı üzerine de çarpıcı ifadeler kullandı.
"BERKİN ELVAN, HERKESE DERS OLMALI"
'Beylik bir söz olsun, diye söylemiyorum' diyen Topbaş, gezi olaylarında başına isabet eden gaz fişeği nedeniyle hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın ölümü için "Gönülden söylüyorum; Berkin Elvan, çocuk yaşta tüm insanlığa bir acı, dram yaşattı. Bunlar kabul edilemez olaylar... Ailesine, yakınlarına rahmet diliyorum. Bir balina için, bir karabatak için dünya seferber oluyor. İnsan hayatı kutsal... Bu yaşananlar, hepimize ders olmalı. İnsanlar demokratik haklarını kullanırken, bir takım taleplerde bulunurken; olayların gelişerek, insan hayatlarına kast eder boyutlara gelmemesi gerekiyor. Yönetenlerin hassasiyet göstermesi, vatandaşların da haklarını demokratik yollarla araması gerekiyor" dedi.
"PROJELERİ KONUŞMAYALIM DİYE ÇALIŞIYORLAR"
Demokratikleşme yolunda bazı sancılar çekildiğini anlatan Topbaş, "Demokratik ülkelerde, yöneticileri halk seçer, belirli bir süre verir. O zamanın sonunda hükmünü verir. Ama bize projelerimizi konuşma imkanı verilmiyor. Seçimleri henüz, hâlâ konuşamıyoruz. Buna müsaade etmiyorlar. Biz belediye olarak insana ve kente hizmet etmek için çalışıyoruz. İstanbul'u geleceğe taşımaya gayret ediyoruz. 10 yıllık görev süremizde, tam 2192 proje gerçekleştirmişiz. Bunların her birinde bir takım riskler de taşınarak yapılıyor. Edirnekapı-Sultançiftliği metro hattı yapılırken, bir vinç devrildi; o da bir öğrencinin hayatına mâl oldu. Avcılar'da metrobüs hattı yapılırken, mevcut bir üst geçit sökülürken, çöktü, bir operatör orada hayatını kaybetti. Şimdi bu tür talihsizlikler yaşanabilir diye, yatırım yapmayalım mı? Trafiği yeraltına almaya çalıştığımız Taksim'de de benzer tepkiler oldu" değerlendirmesinde bulundu.
"GEZİ'DE AĞAÇ HASSASİYETİ YÜZDE İKİ"
Kadir Topbaş, 'Gezi Parkı'nda Topçu Kışlası yapılmasın isteniyor, bu tartışılır' diye açık kapı bırakarak, "Hassasiyet, çevre ve yeşil üzerine bina ediliyor; ama biz daha önceki projelerimizde de kaldırdığımız ağaçları Sadabad'ta yeniden dikiyoruz, yeşerdiler bile... Bu tartışmalar üzerine bin civarında, sanatçı, öğrenci, STK başkan ve yöneticisi, mimar odası başkanı, İstanbul şube başkanı, esnaf odaları, halk, hatta taksicilerle görüştüm. Onların yüzde 85'i 'ağaçlar sökülüyor, kışla yapılıyor' motivasyonu ile geldik, dedi. Sonra bizim yaptırdığımız kamuoyu anketleri gösterdi ki; ağaç hassasiyeti sadece yüzde 2,5. Kalan kısım, 'hükümet, başbakan gitsin' diye protestolara katılmış. Burada başkalarını rahatsız ve tedirgin ediyor, yaşam alanlarını tehdit ediyorlar. Kent ekonomisini sarsıp, günlük yaşamı bozup 'taleplerimizi dile getiriyoruz' diyorlar. Biz, saatte 8 bin aracın geçtiği bir yerin süresini yarım saate düşürmenin çalışmasını yaptık. Benim çocukluğumda Taksim'e çıkan yol, iki şeritti... Bedrettin Dalan orayı genişletti. Buradan insanların başına bir şey düşer diye tepki gösterilmez. Siyasi beklentilere malzeme yapılamaz. Böyle ucuz siyaset olmaz" ifadelerini kullandı.
"İSTANBUL'U İSTANBULLULAR'LA YÖNETİYORUZ"
Yatırımlarını anlatırken Kadir Topbaş, "Burası bir krallık değil, her şeyi ben yaparım diyemeyiz... Toplumu hissetmek, duygularını görmek, hassasiyetlerini takip etmez zorundasınız. Topluma rağmen, adım atılamaz. Bizim görevimiz halkın mutluluğu ve yaşam kalitesini artırmak..." dedi ve ekledi:
"Biz İstanbul'u İstanbullular'la yönetiyoruz. Onlara rağmen bir girişimimiz olamaz. 1986 yılında Japonya'daydım. Tokyo'da, cadde kenarında kalabalık bir grup ellerinde dövizlerle duruyor. 'Bunlar ne yapıyor' diye sordum. 'Eylem yapıyorlar' dediler, sessiz protesto, çıt yok... Demokratik ülkelerde vatandaş tepkileri farklı oluyor. Ancak bazen de birileri, olayları kendi menfaatleri için kullanabiliyor. Kimi ülkeler ise bazı masum tepkileri kendi çıkarlarına alet edebiliyor. Berkin Elvan olayındaki gibi, yaşananlardan siyasi rant arayanlar olabiliyor. Birilerinin işine yarayacak ortam oluşturulmaya çalışılıyor. İnsanlar, demokratik haklarını sandıkta aramadan önce, onları manipüle etme çalışması yapılıyor."
"BİZ SİYASETİ İLİMLE YAPARIZ, FİLMLE DEĞİL"
41 yıldır siyaset ile uğraştığını hatırlatan Topbaş, "Biz siyaseti ilimle yaparız, film ile değil" diyerek paralel yapı üzerine konuştu. Kadir Topbaş, sözlerini, "Birileri, filmlerle, manipülasyonlarla siyaset yapmaya çalışıyor. Yeterli bir ilim, bir samimiyet olmayınca, böyle agresifleşerek, hizmet edenlere saldırıp bunları ortaya koyuyorlar. Türkiye'de seçimler yaklaştıkça, bir takım olaylar geliştirilip kullanılıyor. Berkin Elvan, bir masum çocuk... Bir yavru, hayatını kaybetmiş... Ocağa ateş düşmüş, toprağa verilmiş. Toprağa verildiği saatte, bizim inancımıza göre; daha melek mesabesinde... Bunları kullanıp AK Parti'nin 7 irtibat bürosu tahrip edildi, bir tanesi yakıldı. 16 tane itfaiye aracı, 99 tane otobüs tahrip edildi. Yine bedelleri, vatandaşlarımızın üzerine kalacak" dedi.
"ALLAH, 'PARALEL'LERİN ŞERRİNDEN KORUSUN"
Montajlanmış kasetler ve illegal ses kayıtları için Kadir Topbaş, "Allah bunların şerrinden muhafaza eylesin, Allah korktuklarımızdan emin eylesin" diyerek, paralel yapı'dan kendisinin de korktuğunu söyledi. Topbaş, 'Dinlenmiyorsan önemli bir adam değilsin' diye espri yaparak, "Akşam misafirlerimiz gelecek, 10 tane muhallebi bırakın; desek, başımıza neler gelir acaba Allah korusun... Akıl alır gibi değil. 1 milyon kişi dinlemişler. Artık insanlar, birbirlerine 'Sen dinlenmedin mi; o zaman sende iş yok' konumuna getirildi. Özlük haklarına, hürriyetlere bu kadar tecavüz edilir mi?" diye konuştu.