Benim adım Tatar Kemal Kılıçdaroğlu!
Aslında yazımızın konusu başörtüsünün Meclis'te serbest olmasından sonra CHP kanadından gelen tepkiler. Ancak şu Marmaray'da yaşananlara değinmeden geçmeyeceğim.
Aslında yazımızın konusu başörtüsünün Meclis'te serbest
olmasından sonra CHP kanadından gelen tepkiler. Ancak şu
Marmaray'da yaşananlara değinmeden geçmeyeceğim.
Yaşı uygun olanlar iyi bilir. Eskinin kara trenleri birkaç çeşit
canlıyı taşımak için dizayn edilirdi. Ön kompartmanlarda insanlar
taşınırken, arka vagonlar ise büyükbaş hayvanların taşınması için
tasarlanırdı.
Marmaray'ı seçim yatırımı için aceleyle hizmete sokan AK Parti
hükümetini bu nedenle kınıyorum! İnsanlarla hayvanları tıkış tıkış
aynı kompartmanlara doldurmanın ne alemi var kardeşim?
Biliyorsun ki öküzün biri illa ki boynuzunu imdat frenine
takacak. Belli ki Marmaray'ı çekemeyen iki ayaklı gergedanlar imdat
frenini çekecek. E aylardır görüyorsun ki her yakıp yıkmadan sonra
muz yemiş maymun gibi sevinçten kıçlarının üzerine hoplayıp
duruyorlar.
Önlemini alsana vakti zamanında?
E tüneli balıkları seyredecek şekilde de yapmadın? Çekilir mi yerin
62 metre dibinde bu eziyet kardeşim?
Ayıp, çok ayıp!
Şimdi Kemal Kılıçdaroğlu gelip bunların alınlarına dil atsa, şapur
şupur öpse, haksız mı?
Neyse..
Biz asıl konumuza dönelim.
Efendim bildiğiniz üzre 4 kadın milletvekilimiz önceki hafta
böşürtülü halleriyle Meclis'e girdi. Hepimiz CHP'nin olgun
davranışını alkışladık. Tam da, "Eski o yasakçı, o yobaz
zihniyet geride kaldı" diyecektik ki, o da ne?
CHP lideri bugün kameralar karşısına geçmiş, yine filmlerden taşma
repliklere imza atmış!
Açıklamasında aynen şöyle diyor:
"Bekliyorlardı ki biz başörtülü vekillere tepki vereceğiz,
onlar da buna karşılık verecekler. Kendilerini buna göre
hazırlamışlardı. Biz bu oyunu bozduk, oyuna gelmedik ve tepki
vermedik..."
Kısacası Tatar Kemal, "Ben bu oyunu bozarım"
demiş, bozmuş!
Kelime aralarında yatan derin anlama bakar mısınız.
"Neden tepki göstermedik" diyerek zaten tepki
göstermek istediklerini anlatmış. Ama tepki
göstermemişler.
Sakın yanlış anlamayın!
İnanca saygıdan, demokratik hak ve özgürlüklerden dolayı değil ha!
Sırf Oyunu bozmak için tepki göstermemişler!
"Erdoğan bizi fena tufaya getirdi. Tam yumurta kapıya
gelince bu işi çözdü" demiyor da, "Oyunu
bozdum" diye böbürleniyor.
Kendisi de biliyor. Merve Kavakçı'ya "Dışarı,
dışarı" diyen vekillerin tamamı şu anda dışarıda aylak
aylak dolaşıyor. "Bu hanıma haddini bildirin"
diyen Ecevit'e haddini bildirenleri o da çok iyi tanıyor. Aynı
akıbeti yaşamak istemiyor.
Seçim öncesine denk gelmese, değil onları Meclis'e sokmak, elinden
gelse Meclis'in karşı yolundan bile geçirmeyecek ama zaman kötü
zaman...
"Ah bu seçimlerin gözü kör olsun!" diyemiyor!
Hani sandık herşey demek değildi paşam? Niye gelmesi muhtemel 3-5
oy için diktatör Erdoğan'ın önünde diz çöktün?
Madem bir oyunu bozdun, gel diğer oyunu da boz!
Partinizin milletvekili Mahmut Tanal "başörtüsüne yeniden
yasak getirilmesi için" Danıştay'a başvuruda bulundu. Hadi
o itirazı da geri çek, AK Parti'nin bir oyununu daha tuz buz eyle
de seni ayakta alkışlayalım?
Olur mu sayın muhalefetbaşı?
***
Meşhur Atasözü der ki, "İmam hoplarsa, cemaat
sıçrar!" Aslında böyle demiyor da, ben edebimden dolayı
farklı yazdım.
Kemal Kılıçdaroğlu böyle hoplarsa, partidaşları sıçramaz mı?
Ulemagillerden, devrin son alimi CHP'li Birgül Ayman Güler de
çıkıp, "Başörtüsü bizim dinimizde yok" diyor.
"Ben olaya müslüman gözüyle bakmıyorum" demiyor
da, 1400 yıllık dine iftira atıyor.
Asıl bombayı bundan sonra patlatıyor. Diyor ki, "Hepiniz
bilirsiniz ki bizim başörtüsüyle sorunumuz yok. Geleneğimiz ve
inancımız gereği takanlara saygı duyarız.."
Neüzübillah!
Bu nasıl bir cümledir ya?
"Dinde başörtüsü emri yok ama biz inancımız gereği
başörtüsüne saygı duyuyoruz!"
Okuyunca elimi yumruk yaptım, saatlerdir ısırıyorum.
CHP'nin 6 oku aşkına, siz hala anlamadınız mı?
Anlayın kardeşim, anlayın artık!
Hanımefendi, "Biz yıllarca başörtülüleri hedef tahtasına
koyarak irtica geliyor, şeriat geliyor yalanı attık.
Başörtüsü dinin gereği değildi ama onu dinle bağdaştırarak
insanlara korku aşıladık" itirafında bulunuyor farkına varın
artık!
Başörtülü arkadaşlar beni bağışlasın. Bu bu oyun fazla sürdü, ben
gerçeği anlatacağım ablamıza!
Birgül hanım!
Aslında o başörtüsü takan hanımlar var ya. Heh işte o hanımların
hepsi kel! Kelleri görünmesin diye böyle bir kamufle yolu buldular.
Bir nevi bandana niyetine.
Ülkemizde kentsel dönüşüm başladı ama "kelsel"
dönüşüm hala başlamadığı için açamıyorlar. Bu meseleye el atsanız
da onları da kurtarsanız olmaz mı?
Bu işi çözerseniz, Namaz, Hac, Zekat, Oruç falan, gerek yok!
Cenneti daha bu dünyada garantilersiniz.
Hadi bir el atın ablacım!