BIST 10.001
DOLAR 35,41
EURO 36,46
ALTIN 3.041,44

Bence suç Emin Çölaşan'da!

Ankara toz duman. Anketler havada uçuşuyor. Tüm partiler, 23 Temmuz sabahı gülen tarafın kendileri olacağını söylüyor. Tabii bir de gerçekler var.
Kimsenin karşı koyamayacağı gerçekler.
Alt alta sıralandığında öyle rakamlar çıkıyor ki ortaya, gerçekler karşısında vicdanlar çaresiz kalıyor. AK Parti'nin en iflah olmaz muhalifi Emin Şirin, rakamları görünce vicdanının sesine kulak verebilen ender siyasetçilerden biri.
Diyor ki:
 Siyasete yapılan müdahaleler AK Parti'ye yarıyor.. AK Parti tabanını ve derin halkı bilmeyenlere anlatamıyoruz bunu.  Mesela 27 Nisan bildirisi AK Parti'ye uzatılmış bir bukettir. O bildiri demokratik süreci kesintiye uğrattı diye AK Parti'ye en az 5 puan kazandırdı.
Şirin, kağıdı kalemi almış eline hesap yapıyor.
Elindeki notlarda AK Parti yüzde 30'un üzerinde.
CHP yüzde 20 civarında.
Genç Parti'nin oyları ise, yüzde 11 ile yüzde 20
arasında.
MHP ve DP baraj altında.
DTP'nin oylarında (bağımsızlar) ciddi düşüş var.
-Nasıl yani, birleşmeler işe yaramadı mı?
-Maalesef!
-...?
-CHP-DSP birleşmesi aile içi bir meseleydi. Bu birleşmenin etkisi bir hafta bile sürmeyen sabun köpüğü çıktı. Sayın Baykal, hatalar zincirine bir yenisini ekleyerek, Ankara, İstanbul, İzmir mitingilerindeki kalabalığı kendi kalabalığı zanneti.
GP-CHP işbirliğine gelince.
Emin Şirin, "Baykal'a takıldık" diyor ve ekliyor:
- Baykal'a kızgın olan CHP'liler bize oy verecek. DP'den de oy alacağız çünkü DYP-Anavatan birleşmesinde de sıkıntılar var. 4 Haziran'da bu partide kıyamet kopacak.
Şirin
haksız değil.
4 Haziran tüm partiler için kıyamet günü.
Kıyamet gününü en az hasarla atlatabilecek partileri 4 Haziran'da hep birlikte göreceğiz.

Bence suç Emin Çölaşan'da!
Aydın Doğan
'ın memleketi Gümüşhane'nin Kelkit İlçesi'de bir Atatürk fotoğrafı 1998 yılından beri kentin orta yerinde asılı duruyor.
Bu fotoğrafın biraz ilerisinde yeni bir afiş asılıyor.
Afişin üzerinde şu sözler yazılı:
-Alkollü sürücüler her gün trafik kazalarında hayat kaybediyor, kaybettiriyor. Sizce suç kimde?
Emin Çölaşan
'ın uyanık bir okuru, bu iki afişi tek karede birleştiriyor ve Ankara'ya postalıyor.
"Sizce suç kimde" ifadesinin altında Atatürk'ün fotoğrafı olunca, Hürriyet yazarı Emin Çölaşan'a gün doğuyor. Bu fotoğraf hilesine dikkat etmeyen Çölaşan, vahim bir hataya düşüyor.
Hem de ne hata...
Çölaşan, Atatürk üzerinden AK Parti'yi avlamaya  kalkışınca, kurşun adres şaşırıyor ve patronu Aydın Doğan'ı vuruyor.
Çölaşan'ın cevap hakkı yayınlama huyu yoktur pek!
Ama bu kez papuç pahalı.
Söz konusu olan, patronunun memleketi.
Hal böyle olunca; Kelkit'ten gelen mektubu virgülüne dokunmadan köşesine taşımak zorunda kalıyor.
Yani, 27 Mayıs'ta köşesinde "Suç kimde?" diye soran Çölaşan, üç gün geçtikten sonra, 30 Mayıs'ta gerçek suçluyu buluyor.
Emin Bey,  meğer o gün, aynaya bakmayı unutmuş!