Bel fıtığının tedavisi, günümüzün modern teknolojisi ve bu alandaki yetişmiş uzman kadrolar sayesinde çok kolaylaştı.
Abone olBel fıtığı günümüzde en çok korkulan hastalıklardan biri. Bel fıtığında hastalar, ağrılarının yanı sıra tedavi sürecinin uzaması, bu hastalık nedeniyle felç olmak, tedavi olumlu sonuçlansa bile fıtığının tekrarından ve bu aradaki işgücü kaybından korkuyor. Kulaktan kulağa duyulan ya da tavsiye sonucu denenen bazı yanlış uygulamalar da hastaların bu korkusunu giderek körüklüyor. Oysaki bel fıtığının tedavisi, günümüzün modern teknolojisi ve bu alandaki yetişmiş uzman kadroların varlığı sayesinde artık başarılı bir noktaya geldi. Bel fıtığında doğru tedavi yöntemi kullanıldığı takdirde korkulacak bir durum olmadığını vurgulayan İstanbul Medipol Hastanesi Nöroşirurji Uzmanı Op. Dr. Hakan İlaslan; “Eğer fıtık ve buna sebep olan faktörler iyi incelenip problemler tam ve kesin tespit edilirse korkmamak gerekir. Doğru tespit bel fıtığı tedavisinin birinci şartı.” diyor. Her fıtık vakasının ameliyat gerektirmediğini söyleyen Dr. Hakan İlaslan, tıbbi tedavi ve fizik tedavi ile düzelmeyen hastalarda sorunun ilerlemeye devam etmesi halinde ve yaşam kalitesi bozulmaya başladığında ameliyatın gerekli olabileceğini kaydediyor. Bel fıtığı ameliyatlarında doğru zamanlamanın önemini vurgulayan İlaslan, bu alanda yaşanan en son gelişmelerle çok daha az riskle ve daha fazla başarıya ulaşabildiklerini söylüyor. Mikroendoskopik diskektomiyi minimal invaziv cerrahinin (en az doku hasarlı cerrahi) günümüzdeki son aşaması olarak tanımlayan İlaslan; “Bu yöntemle ameliyatlar 2 cm'lik girişten adaleyi sıyırmadan, içinden geçerek yapılır. Günlük hayata mümkün olan en kısa zamanda dönmeyi amaçlayan ve bunu sağlayan en son cerrahi tekniktir.” diyor. İlaslan, bu yöntemle hastaların; ameliyat sonrası bir ay içinde top oynar hale gelebileceğini vurguluyor. ZAMAN