Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın Patriotlar'a ilişkin sunumu muhalefeti kızdırdı
Abone olMilli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın Patriot füzelerle ilgili TBMM Genel Kurulu'na bilgi vermesinin ardından gruplar da görüşlerini ifade etti.
BDP Grubu adına konuşan Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Suriye'den kimyasal silahların Türkiye'ye karşı kullanılacağına dair hiçbir işaret gelmediğini belirterek, ''Türkiye, Suriye'de uluslararası emperyal müdahaleye eklenmek bakımından kendi başına karar vermesine son veren, onu NATO düzleminde hizaya çeken bir operasyona tabi olmuştur. Türkiye'ye Patriot füzelerin konuşlanmasına Rusya ve İran karşı çıkıyor, kendilerine karşı tehdit olarak görüyorlar'' dedi.
SUS UKALA!
AK Parti'li bazı milletvekillerinin kendisine laf atması üzerine Kürkçü, ''sus, sus ya...Ukala. Rusya ağzı diye bir ağız yok. Bizi komşularımızla gereksiz çatışmalara sokabilecek uluslararası basınçlara göğüs gerebiliriz. Niçin dünyanın en büyük güçlerinden biriyle dostça geçinmek mümkün iken onlar sizin çıkarlarınıza halel getirmiyorken ABD çıkarını gerektiriyor diye onların peşine takılıyorsunuz? Batı dediğiniz şeyin özü Pentagon ve NATO 'dur. ABD 'nin dediğini yapmak zorunda mıyız? Mecbur muyuz ABD'nin dümen suyunda hareket etmeye?'' diye karşılık verdi.
Başkanvekili Akşener, BDP ile AK Parti'li milletvekilleri arasında tartışmanın sürmesi üzerine birleşime ara verdi.
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Patriot füzeleri konusunda Hükümet'te oluşan tereddütün nedenini sordu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Savunma Bakanı Yılmaz'ın Patriot konusunda 10-15 gün içinde farklı açıklamalar yaptığını belirten Şandır, ''Hangi ilave risk ve tehditlerin altına girdiniz ki karar değiştirdiniz? Suriye'deki füze rampaları Türkiye'ye mi çevrilmiştir? Gül'ün endişeleri haklı mı çıkmıştır. Ülkemiz kimyasal başlıklı füzelerin hedefinde mi? Siz dış politika ve milli güvenlik konularında kendi kararınıza, iradenize sahip değil misiniz? Başka yerler mi karar veriyor? Türkiye kendi kaynakları, silahlı gücüyle Suriye'ye karşı kendini koruyamaz bir acze mi düştü?'' diye sordu.
İRAN'A KARŞI HAZIRLIK MI VAR?
CHP Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Osman Korutürk, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın konuşmasının kendilerini tatmin etmediğini belirterek, gelen Patriot'ların doğrudan Kürecik radarıyla ilgili olduğunu ileri sürdü. Kürecik radarının kurulmasının Türkiye ile ABD arasında bir mutabakat muhtırasıyla olduğunu anlatan Korütürk, şöyle konuştu:
''Kürecik radarı henüz NATO açısından operasyonel olmadı ama ABD açısından operasyonal ve çalışıyor. Kürecik radarının tipi ANTPY-2... Aynı şekilde bunun ikiz radarı İsrail'de bulunuyor ve ABD'liler tarafından işletiliyor. Her iki radar merkez komuta sistemi içinde birbiriyle haberleşiyor. ABD'li yetkililerin de söylediği gibi aldığı bilgileri İsrail'e de veriyor. Suriye'ye karşı bizi korumak için geldiğini tahmin etmek zor. Bu tehdit Kasım ayından önce yok muydu? Tehdit Suriye'den bize karşı kaynaklanıyorsa, Suriye bize füze atmak için 3 ayda Patriot'ların gelmesini mi bekleyecekti.
Türkiye'nin Suriye'ye karşı NATO'nun korumasına ihtiyacı var mı? Patriot talebi, tesadüfen İsrail'in Gazze'ye karşı yaptığı saldırıdan sonraya rastladı. Kürecik radarı hiç şüphe yok ki İran'daki füze faaliyetlerini kontrol için kurulmuştur. İran'dan İsrail'e atılacak bir balistik füze, ateşlenmesinden 5 saniye zarfında Kürecik radarına yakalanacak. Bizim başımızı daha fazla belaya sokacak bir iş daha var; Kürecik radarı bunu yakaladığı zaman Doğu Akdeniz ve çeşitli denizlerde dolaşmakta olan ABD kruvazörlerindeki akıllı füzelerle vurulacak. Patriot beklenmeyecek, çünkü balistik füzelere karşı menzili 20, uçaklara karşı menzili 80-100 kilometre.''
HEDEF OLDUK
Kürecik radarının Anayasa gereği TBMM'den geçmesi gerektiğini belirten Korütürk, ''Biz bu radarı kurmakla kendimizi durduğumuz yerde belli güçlere karşı askeri hedef haline getirdik. Bunlar bizim için değil, başkaları için konuşlandı. Ama bunların masrafını da biz ödüyoruz. Aklımıza, acaba bizim dışımızdaki bazı güçler İran'a karşı bir hazırlık içinde mi?'' dedi.
Türkiye'nin İran'a karşı herhangi bir harekete göz yummaması ve içinde olmaması gerektiğini vurgulayan Korütürk, ''Evet; İran bölgede rakibimizdir, ilişkilerimiz inişli çıkışlıdır, onlarla her zaman anlaşmak, görüşmek mümkün değildir. İran'a karşı bir hareket Türkiye'yi, bölgeyi, dünyayı çok zora sokar. Umarım Hükümetimiz uyanıktır, tutarlıdır. Böyle bir şey olup da Esad'a Esed dediği gibi, Ahmedinejad'a da Ehmedinejed deyip işin içinden çıkamayacağının bilincindedir'' diye konuştu.
SALDIRI FÜZESİ DEĞİL
AK Parti Grubu adına konuşan Aksaray Milletvekili Ali Rıza Alaboyun, Türkiye'nin NATO'nun belirlediği en sıcak bölge içinde olduğunu belirterek, böyle bir bölge içinde Türkiye'nin huzur adası olduğunu ancak komşularıyla sıfır sorun politikası geliştirme peşinde olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin NATO üyesi olarak 3. kez Patriot füzesi istediğini hatırlatan Alaboyun, menzili ve irtifası açısından saldırı füzesi olmadığını söyledi. Patriot füzelerinin ne İran ne de Suriye'ye karşı tehdit olduğunu savunan Alaboyun, ''NATO üyesi 28 ülke dışında, 30'a yakın ülkede füze çalışmaları var. İster istemez bunlara karşı savunma mekanizması geliştirmeniz lazım. İsrail ile kesinlikle alakası yok'' dedi.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, grupların eleştirilerini yanıtlarken, ''Suriye'nin kimyasal silahı yok, Patriot füzeler İran için deniyor. Bu bir hikaye, masal.... Suriye Dışişleri Bakan Sözcüsü, 'kimyasal silahları sivillere karşı kullanmamız söz konusu değil' diyor. Savaş durumunda olanlar, zor durumda olanlar, diktatörler bazen kontrolden çıkıyor, ne yaptığın bilemiyor, istiyor ki ateşi yaysın. Kimyasal silahı olduğu kendi yetkilileri tarafından da söyleniyor. Rus Dışişleri Bakanı da 'Suriye'nin kimyasal silahları kontrol altındadır' diyor. Basiretli davranması beklenmeyen, kendi halkına karşı kullanılan bir füzenin bize karşı milyonda bir de olsa kullanılma ihtimalini gözönünde alarak böyle bir tedbir geliştirmek bizim sorumluluğumuzdur'' dedi.
Yılmaz, konunun Meclis'e gelmesine gerek olmadığını kaydetti.
Başkanvekili Meral Akşener , genel görüşmenin ardından Komisyon'un yerine oturmaması üzerine birleşimi saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.