BDP Mersin Miletvekili Ertuğrul Kürkçü, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin giderilmesi, mağdurların tespiti, işkence ve kötü muamelenin önlenmesi amacıyla Meclis Araştırması açılmasını istedi
Abone olBDP Mersin Miletvekili Ertuğrul Kürkçü, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, cezaevlerinde insan hakları ihlallerinin arttığını savunarak, bunun Türkiye'de son aylarda siyasi alanda yoğunlaşan operasyon, tutuklama ve kovuşturmalarla paralel olduğunu söyledi.
Türkiye'nin her yerindeki cezaevlerinden şikayet mektupları aldığını, kendisinin de bazı cezaevlerine giderek şikayetleri yetkililere ilettiğini anlatan Kürkçü, şikayetlerle ilgili şunları kaydetti:
''Tutuklanan kişiler hapishaneye girişte, çırılçıplak soyularak fiziksel zor kullanılarak üst arama yapılıyor. Her gün 23 saat boyunca tek başına hücrede tutulma, keyfi gerekçelerle verilen disiplin suçları ile tutsaklara açılan soruşturmalar, ömür boyu açık görüş yasağına dönüşüyor. Tutuklu ve hükümlülerin avukatlarıyla yazışmaları, savunma dilekçeleri ayrıntılı olarak inceleniyor. Tutuklu ve hükümlülerin tecridin etkilerini azaltıcı imkanlar keyfi şekilde kısıtlanıyor. Her biri ayrı birer insan hakkı ihlali olan uygulamaların çoğu bir arada yapılıyor. Osmaniye Cezaevinde, geçmişin Diyarbakır ve Mamak cezaevlerinin uygulamaları var.''
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde oluşturulan cezaevi alt komisyonunun bazı cezaevlerinde yaptığı inceleme sonucunu rapor haline getirdiğini anımsatan Kürkçü, ''cezaevlerinde imkanlar dahilinde her şeyin mükemmel olduğunu''nun ifade edildiğini söyledi.
Kürkçü, Meclisin konuya el atarak bir araştırma komisyonu kurması gerektiğini belirterek, bu yöndeki önergesini TBMM Başkanlığına sunduğunu bildirdi.
Tuz kokarsa ne olacak, bunu görüyoruz
Ertuğrul Kürkçü, Yargıtayın, 30 yıldır devam eden Dev-Yol davasının zaman aşımından düşürülmesine ilişkin kararını nasıl değerlendirdiği sorusuna, ''Türkiye'deki yargılama usullerinin ne kadar korkunç yerde olduğunu gösteriyor. 12 Eylül'ün başlıca sorumluları yargı önündeyken, onların tutuklattığı insanların yargılanmalarının usulüne uyun olup olmadığını 30 yıl boyunca tartışıp sonuca ulaşamayan yargı, Türkiye'nin en önemli meselesi haine geldi. Türkiye'de esasen yargı, devletin en fazla insan hakkı ihlal eden kurumudur. Tuz kokarsa ne olacak, bunu görüyoruz'' dedi.