BIST 9.662
DOLAR 35,22
EURO 36,74
ALTIN 2.963,71
HABER /  POLİTİKA

BDP nevruz programını açıkladı

BDP ve DTK, bu yıl düzenlenecek Nevruz programını açıkladı.

Abone ol

Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk, bu yılki Nevruz'un, Abdullah Öcalan'ın özgürleşmesi için halkın çığlığını tüm dünyaya duyurduğu bir gün olacağını söyledi. Van Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkan yardımcısı Aysel Tuğluk da, Öcalan'ın özgürlüğüne gidecek yolu açacak bir sürece gidilmesi gerektiğini belirterek,"Öcalan, Türkiye için bir şanstır" dedi.

Diyarbakır'da BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yardımcısı Siirt Milletvekili Gültan Kışanak, Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk, yardımcısı Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, düzenledikleri basın toplantısıyla 2013 yılının Nevruz kutlama proğramını açıkladı.

Ahmet Türk konuşmasında Nevruz'un, Öcalan'ın özgürleşmesi için halkın direndiği, çığlığını tüm dünyaya duyurduğu bir gün olacağını belirterek, Kürt halkının yıllardan beri sürdürdüğü özgürlük mücadelesinin artık çözümü dayattığını savunarak şöyle konuştu:

"Kürt sorununun çözümü, Kürt halkınının özgürleşmesi Türkiye'nin özgürleşmesi anlamına gelecektir. Türkiyenin özgür, saygın bir ülke olması durumunda Ortadoğu'nun geleceğini çok derinden etkileyeceğini biliyoruz. Süreci yeni dönemin başlangıcı olarak görüyoruz. Sayın Öcalan'ın mesajından anlaşıldığı gibi bu süreci geniş perspektifle halkın huzuruna getireceğiz. Kürt sorununun çözümü halkın direngenliğiyle, taleplerinin çok açık ortaya çıkmasıyla gerçekleşir. 2013 yılı Nevruz'u yeni dönemin başlangıcıdır."

TUĞLUK: SORUNU ÇÖZÜM YOLUNA KOYACAĞIZ, YA DA HEPİMİZ KAYBEDECEĞİZ

Milletvekili Aysel Tuğluk ise, tarihsel bir fırsatın yakalandığını, bunu Türkiye'nin geleceğinin belirleneceği tarihsel bir süreç olarak nitelendirmeyi doğru bulduğunu anlattı. Tuğluk, nevruzu tarihsel kılan en önemli nedenlerden birinin Öcalan ile devlet arasında başlatılan diyalog süreci olduğunu belirterek şöyle dedi:

"Süreci son derece önemli görüyoruz. Bu sürecin gerçek bir çözüme evrilmesi için, katkılarımızı, sorumlu yaklaşmamızı göstermeye devam edeceğiz. Nevruz, halkımızın Sayın Öcalan'a özgürlük, Kürdistan'a statü talebini haykıracağı bir gün olacaktır. Barış ve diyalogla çözüm onurluca olmalı. Belki de son kez Kürt sorununun çözümü konusunda tarihi bir fırsat yakalanmış durumdadır. Ya bu sorunu diyalogla çözüm yoluna koyacağız, ya da yeniden bir kapışma yaşanacak ve hepimiz kaybedeceğiz."

Tuğluk, nevruzda Öcalan'ın özgürlüğünün talep edileceğini anlatırken, "Eğer Kürtler'le barışmaktan bahsediliyorsa, tartışmasız bir aktör olduğu açığa çıkmış olan Sayın Öcalan'ın rolünü oynayabileceği koşullarının yaratılması gerekir. Devletin, Sayın Öcalan'ın özürlüğüne giden yolu açacak bir süreci başlatması gerekir. Toplumsal barış için bu gerekli. Sayın Öcalan sadece Kürtler için vazgeçilmez bir irade değildir, Türkler için de bir şanstır. Sayın Öcalan Türkiyeli çözümden yana bir liderdir. Görüşmelerin ana özünü bu oluşturmaktadır. İmralı'ya çözüm endeksli bir yaklaşım söz konusu olursa, gerçek bir demokratik çözümün gelişme şansı çok yüksek olacak. Bir takım hesaplar söz konusu ise, bu en baştan İmralı'dan dönecektir. Kürt sorununun çözümü eşitlik temelinde olmak zorunda. Bunlar olmadan bir barıştan söz edilemez" dedi.

"ULUDERE RAPORU VİCDANSIZLIKTIR"

Tuğluk, TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun Uludere raporuna sert tepki gösterirken, 34 sivilin savaş uçakları tarafından katledilmesini koordinasyon hatasına bağlamanın vicdansızlık ve insani olmadığını ifade ederek şunları söyledi:

"Bu raporun çekilmesini istiyoruz. Bu katliamlarla yüzleşmeden, nasıl barışı gerçekleştireceksiniz? İnsan hakları komisyonu üyelerine diyorum ki; 'Keşke biraz insan kalabilseydiniz bu raporu hazırlarken.' Roboski bir vicdan testidir ve geçilememiştir. Bu yaklaşımlar sürdüğü müddetçe kimse gerçek bir barıştan söz edemez. Kürt halkını barışa böyle ikna edemeyiz. Birlikte yaşam üzerine bir siyaset izleniyorsa, kimse zannetmesin ki bu çaresizlikten veya alternatifsizliktendir. Kürt hareketini Kandil'de gördük. Kendi özgüven ve gücüyle bu süreci sonuca ulaştırma iradesi var. Kürtler'in alternatifi vardır. Ama doğru olan demokratik çözümde ısrar etmektir."

DEMİRTAŞ: EN BÜYÜK KUTLAMA BU YIL YAPILACAK

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, nuvruzda bugüne kadarki en büyük kutlamaların bu yıl yapılacağını ifade ederken, şöyle devam etti:

"Sayın Öcalan'ın nevruz vesilesiyle vereceği mesaj, belki de yeni dönemin rotasını değiştirecek. Bölge dengelerini etkileyecek bir nevruz süreci yaşanacağı için halkımız da sahiplenecek. Bu yıl siyasetin tüm karanlık noktalarını aydınlatacak nevruz ateşi olacaktır. Bu sorunla ilgili umut ile birlikte haklı bir kaygı da var. Bu umut ve kaygılar bir arada yürümek zorundadır. Ne büyük bir umutla sürece yaklaşılabilir, ne umudu bir kenara bırakıp kaygıyla yaklaşılabilir. Umut ve kaygı birlikte yürüdüğü oranda çözüm mümkün olacak. Bu süreci birlikte destekliyorsak, kaygıları gidermek boynumuzun borcudur. Bu sorunun adı Kürt sorunu ve sorunun kaynağı da Kürt halkının temel haklarının gasp edilmesidir. Temel hassasiyet Kürt halkının hakları olmalıdır. Kürt halkının özgürlüğe kavuşmadığı bir süreçten korkumuz odur ki bir barış çıkmayacaktır."

Demirtaş, ortaya çıkan umudun iyi değerlendirilmesi durumunda sorunun kalıcı çözümüne fırsat vereceğini her türlü provokasyona açık süreci sabırla kazasız atlatabileceklirini söyledi. BDP Genel Başkanı, "Hepimiz savaşın son bulması konusunda hemfikiriz. Demokratik siyaset kanallarını açma görevi iktidarındır. Sürecin sağlıklı gelişmesi için bunlar önemlidir. Bu nevruz ile birlikte Sayın Öcalan'ın özgürlüğü, Kürt halkının statüsü bir kez daha doruğa çıkacaktır" dedi.

"BİZ OYUN KURUCUYUZ"

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ise, nevruzun yeni bir sürecin başlangıcı olacağını, halkın katılmadığı, hiçbir sürecin çözüme götürmeyeceğini ifade ederek "Biz seyreden değil, doğrudan oyun kurucuyuz. Oluşturulacak çözüm politikaları etrafında örgütlenerek bu sürece bir yön verebiliriz. Müzakere bir yoldur ve adım atılmıştır. Ancak müzakere koşullarının kurulması gerekir. Öcalan'ın özgürlüğü, Kürt halkının iradesinin kabul edilme talepleri Nevruz'da güçlü şekilde açığa çıkacaktır. Bu çözüme giden yolun yol haritasıdır" diye konuştu.

"TÜRKİYE KAMUOYUNA BEKLENEN MESAJ GELMİŞTİR"

Öcalan'ın Nevruz için vereceği mesajla ilgili soruyı yanıtlayan Ahmet Türk, "Türkiye kamuoyuna beklenen mesaj gelmiştir. Bu sürecin başlangıcı ile o mesaj geldi. Sayın Öcalan halkları buluşturmaya yönelik çalışma içinde olduğunu beyan etti. Kürt halkının taleplerini içselleştiren bir mantığa ihtiyaç var. Sayın Öcalan Türk ve Kürt halkı arasında yeni bir ilişki ve diyalogun başlaması için start vermiştir, mesajını göndermiştir. Mesaj, çalışmalar ve beklentiler bu yönde olacaktır" dedi.

Ahmet Türk, PKK'nın elinde bulunan kamu görevlilerinin serbest bırakılması için hazırlıkların yapıldığını, kısa bir süre içerisinde İHD, Mazlum-Der, DTK, BDP ve bazı STK temsilcilerinin gideceğini bildirirken "Kısa süre içinde bu insanlarımız ailelerine kavuşmuş olacaktır. Burada bir tereddüt ve politik görüş değişikliği yok" dedi. Ahmet Türk Öcalan'ın mektuplarına Kandil'in vereceği cevaba ilişkin bir soru üzerine, "Mektuplar değerlendirilecek. Cevaplarını biz bilemeyiz. Kendileri değerlendirecek. Onların adına da konuşamayız" diye konuştu.