Akil insanlar listesi bugün açıklandı. Peki, BDP bu listeden memnun mu? BDP milletvekili İdris Balüken, "liste beklentiyi karşılamadı" diyor.
Abone olNESRİN YILMAZ/İNTERNETHABER-ANKARA- Çözüm sürecinde çözüme katkı sunacak "akil insanlar" bu gün resmen açıklandı. BDP milletvekili İdris Baluken BDP'nin listeye bakışını ve bundan sonra akil insanlar komisyonunun yapması gerekenleri İnternethaber'e anlattı.
LİSTE BEKLENTİLERİ KARŞILAMADI
"Bir tartışmanın doğru olmadığını kanaatindeyim. Neticede bu komisyon süreçte çok önemli bir sorumluluk alacak. Bu süreci bir barış ve çözüme doğru götürmeyle ilgili ciddi bir çalışma temposu içinde olacak. Ancak burada, AK Parti'nin çalışma yöntemiyle ilgili sıkıntılı bir durumu belirtmemiz gerekiyor. Daha geniş toplumsal kesimlerle bir tartışma yürütülüp bu şekilde bir liste şekillenmesi olabilirdi. Yine partimizle ortaklaşma anlamında daha hassas davranılabilirdi, süreç birlikte götürülebilirdi. Kendilerine belli çerçevelerde belli konulara özen gösterilmesi gerektiğini iletmiştik. Özellikle kadın temsiliyeti konusunda bir hassasiyetimiz vardı. Türkiye'deki farklı kimliklerin farklı halkların temsiliyeti konusunda kendilerinden talebimiz vardı, yine kurumların temsiliyeti konusunda farklı yorumlara yol açabilecek ayrımcı yaklaşıldığını uyandıracak bir hassasiyet göstermeleri yönünden talebimiz vardı. Hukukçu boyutuyla daha güçlü bir listenin olması, bilimsel akademi çevrelerinde çalışma yapmış çevrelere ağırlık verilmesiyle ilgili taleplerimiz vardı. Liste, bu taleplerin yerine getirilmesi konusunda beklentiyi karşılamamıştır."
KOMİSYONUN GÖREV TANIMI DA DOĞRU DEĞİL
"Sadece bizim açımızdan değil, toplumsal kesimin temsiliyeti açısından karşılamadı ama bunu artık tartışmanın da çok doğru olacağı kanaatinde değiliz. AKP'nin bundan sonraki çalışma yöntemi, bütün toplumsal kesimleri dahil edecek şekilde yürütmesi önemlidir. Burada, akil insanlar komisyonuna görev düşüyor. Neticede bu komisyon görev tanımı da yapılacak şekilde belirlenmiş, bu da doğru bir yöntem değil. Görev dağılımı, kimin nerede faydalı olacağının tespitini de komisyon kendi iç dinamiğiyle yapsaydı daha doğru olurdu. Bundan sonra heyet artık Başbakanın ya da AKP'nin ortaya koyacağı bir çalışmadan çok bütün toplumsal kesimlere gidecek ve onları dahil edecek şekilde bir çalışmayı esas almalı ve katılımcığı ön plana koymalı, demokratik, özgürlükçü bir çabayı ön plan akoymalı. Bu komisyon kendisini AKP'nin genel yaklaşımından bağımsızlaştırmalı. Bütün topluma hitap edecek, bütün ülkenin geleceğini şekillendirecek bir süreç yürütecek çünkü. İlk izlenimle belki, Türkiye'deki farklı halkların, kurumların beklentileri karşılamayan bir algı oluşmuşsa bu algıyı gidermek de bu komisyonun görevi olmalıdır."