BDP Uludere'deki hava saldırısını Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşıdı. BDP mahkemeye başvuruda bulundu
Abone olBDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Uludere'e 34 vatandaşın öldüğü olayla ilgili olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne de başvuru yaptıklarını belirtti.
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Irak sınırında meydana gelen ve 34 vatandaşın öldüğü olayla ilgili BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'ne başvuru yaptıklarını anımsattı. Uluslararası Ceza Mahkemesine de başvuru yaptıklarını bildiren Kaplan, başvurunun Eş Başkanlar Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak adına yapıldığını ifade etti.
Başvuruda gözlemlerin, fotoğrafların, görüntülerin, tutanakların, siyasi partilerin görüşlerinin, medyada çıkan haberlerin, ölenlerin kimlikleri, otopsi belgeleri ve hayat hikâyelerinin yer aldığını belirten Kaplan, olay yerinden çekilen fotoğrafları basın mensuplarına gösterdi.
IRAK VE TÜRKİYE UCM'YE TARAF DEĞİL
Irak ve Türkiye'nin Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin tarafı olmadığını, ilgili sözleşmeyi imzalamadığını söyleyen Kaplan, ''Ancak bu, sorumluluktan kurtulma sonucunu doğurmuyor'' dedi. Bu olayı Türkiye'de çözmek, aydınlığa kavuşturmak istediklerini dile getiren Kaplan, hala yapılabilecek şeyler olduğunu söyledi.
Ölenlerin ailelerinin tazminat için ''önce failleri bulun'' dediğini aktaran Kaplan, ''Anlayana, bu çok anlamlıdır'' ifadesini kullandı.
'SAYIN RICCIARDONE BUNU BİLECEKSİN'
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone'nin, olayla ilgili ''Uludere'de predatörler var mıydı?'' sorusuna, ''Sır, korumak gerekiyor'' dediğini ifade eden Kaplan, ''İnsanlığa karşı işlenen suçlarda ne sır vardır ne zaman aşımı Sayın Ricciardone. Bunu bileceksin. İnsanlığa karşı suç işlendiği zaman ne sır tanırız ne zaman aşımı'' diye konuştu.
'YENİ ANAYASA TEKLİFLERİ KARARTILIYOR'
Kaplan, bir gazetecinin ''TBMM'nin, yeni anayasa önerilerinin kamuoyuna açıklanmaması kararını'' sorması üzerine, şunları söyledi:
''TBMM Başkanı, eleştirilerden mi çekiniyor özel yetkili savcılardan mı çekiniyor, bunu açıklasa iyi olur. Çünkü görüş açıklayan bir kişi, kuruluş, kurum, farklı şeyler önerebilir. Bu önerdikleri şeyler mevcut yasalara göre terör suçu sayılır. O zaman savcılar harekete geçer. Yol temizliği yapılması gerektiğini söyledik. Hiç bir şey yapmasak; yeni anayasa sürecinde Meclise sunulan bütün bilgi ve belgelerin dokunulmazlığını sağlayalım ki insanlar özgürce kendi anayasalarını yapabilsinler. Maalesef bunu yapamadık. Karartma doğru bir şey değil.''
ÖNCEKİ HABERLER
