Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Yalçın Topçu BDP'lileri kucaklamaya hazır olduklarını belirterek tek bir şart ileri sürdü.
Abone olBüyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Yalçın Topçu, ''Bölücülerin siyasal sözcüleri'' olarak nitelediği BDP'nin, ''Kandil'i ve İmralı'yı'' reddetmesi halinde kendilerini kucaklamaya hazır olduklarını belirterek, ''Diyecekler ki; 'Bu millet bin yıl olduğu gibi kardeştir. PKK kalleş ve alçaktır. Kandil'i ve İmralı'yı reddediyoruz' O zaman hemen kucaklaşırız'' dedi.
Topçu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, siyasi parti liderleriyle ''terörle mücadele'' konusunda yaptığı görüşmeleri, geç kalınmakla birlikte olumlu bulduğunu ve desteklediğini söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın, BDP ile görüşmeme kararını da onayladığını dile getiren Topçu, ''Başbakan'a da söyledim. Eğer onlarla görüşseydi bizi kaybederdi. Bizim ilk şartımız buydu'' dedi.
BAŞBAKAN BUSH'U ARIYOR
Topçu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, görüşmelerinde 13 sayfalık bir rapor sunduklarını belirterek, şunları söyledi:
''Başbakan Erdoğan'a şunu söyledim; 'Neden Gabar Dağı'nı arkamıza alarak 75 kilometre içeri girmiyoruz? Bunu engelleyen nedir?'. Kendisi de, ABD'nin Eski Başkanı George W. Bush zamanındaki terörle alakalı hassasiyeti, bu dönemde göremediklerini söyledi. ABD Başkanı Obama, kendi iç siyasetiyle ilgili Ermenilere söz vermiş ve bu konuda adım bekliyormuş. Sayın Başbakan da bunun üzerine Obama'ya, ''Sizin iç siyasetinizde yanlış yaptığınız şeyi düzeltmeyi benden beklemeyin'' demiş.
DAVUTOĞLU'NU SEVERİZ AMA...
Yalçın Topçu, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu çok eskiden bu yana tanıdığını ve kendisini sevdiklerini belirterek, şöyle devam etti:
''Ahmet Davutoğlu'nu severiz. Bizim camiamız kendisine sıcak bakar ama Başbakan Erdoğan'a da sordum. 'Mesut ağabey'' dedi mi diye... Dediyse eğer 'orada dur' deriz. Başbakan Erdoğan, öyle bir şey duymadığını söyledi. Bir Dışişleri Bakanı'nın, bir kabile reisine ağabey demesi gibi bir şey olamaz. Onun yapacağı, Ankara Antlaşması'nın gereğini yaparak 'buraya girelim' demektir.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ EKSİK AMA OLUMLU
Anayasa değişikliğini, ''eksik ama olumlu bulduklarını'' aktaran Topçu, 12 Eylülde yapılacak Anayasa değişikliği referandumunda, ''evet'' oyu kullanacaklarını söyledi.
HSYK'nın üye sayısının üzerinde gereğinden fazla tartışma yaşandığını belirten Topçu, şöyle konuştu:
''HSYK'nın üye sayısı, vatandaşın umurunda bile değil. HSYK'nın üye sayısı, CHP'nin, seküler laikçilerin ve statükocuların umurunda. Kavga da orada zaten. BBP olarak biz ise çok öte şeyler söylüyoruz. Biz hükümetimizde HSYK'yı tamamen kaldıracağız. Referandumda 'hayır' oyu vermenin bir anlamı yok. Anayasa değişikliği, sivil bir adım... Statükoya karşı bir delik açıyor, cuntaya karşı bir gedik oluşturmuş. Bu nedenle 'evet' diyeceğiz.
EVET OYU ÜLKÜCÜLERE İADE-İ İTİBAR GETİRECEK
Ülkücülere de devrimcilere de sesleniyorum. 12 Eylül ihtilali mağduru öğretmenlerden biri de benim. Yıllarca kamu haklarından men edildik, pasaport, hatta ehliyet bile alamadık. Benim gibi bir çok insan var. Devrimcisi, ülkücüsü... Bu insanlık dışı zulmü bize reva görenlerin koruma ve kollaması ortadan kalkmış ve bunlar yargı önüne çıkarılacak. Bunu düşünerek hareket etmeleri lazım. Nasıl ki Nazım Hikmet'e iadei itibar istenildiyse, ıstampayı vurduk mu o 'evet', bize de iadei itibar getirecek.''
BEN GENEL BAŞKAN OLDUKÇA BBP'Yİ BİR YERE YASLAMAM
BBP'nin seçimlere yönelik çalışmalarına da değinen Topçu, Türkiye'nin geldiği noktada vebali olmayan ve denenmemiş tek kadronun Muhsin Yazıcıoğlu'nun arkadaşları olan BBP'nin olduğunu söyledi.
BBP'yi seçime bu şartlarda götüreceğini ifade eden Topçu, sözlerini şöyle tamamladı:
''Ben Genel Başkan oldukça, 3-5 arkadaşımın ev halkı sevinecek diye, 'Hilalle Gülü', 35 yıllık dostumun bana bıraktığı siyasi emaneti, BBP'yi bir yere yaslamam. Ancak partimizin kurullarının farklı yönde bir isteği olursa 'Allah'ın selamı üzerinize olsun' der ve çekilirim. Bir birliktelik olacaksa benim çatım hazır. Şunu iyi biliyorum ki bize sempati duyan, bizi seven insanların sayısı, bize oy verenlerin sayısından fazla. Milletimize, 'Sevginizin bedelini istiyorum' diyeceğim.''