BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'den muhalefete dolar kuru tepkisi

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, "İçinde bulunduğumuz bu ekonomik krizi siyasi fırsata çevirerek, 'acaba buradan nasıl siyasi nemalanırız?' diyerek, döviz her gün yükseldiğinde el ovuşturanlar şunu unutmasınlar ki; gün gelir bunun hesabını millete sandıkta verirler ve bu problemin bir parçası olarak adlandırılırlar." dedi.

Destici, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Almanya'da dün yaklaşık 100 kişilik grubun, Eyüp Sultan Camisi'ne çirkin bir saldırı gerçekleştirdiğini hatırlatarak, bu saldırıyı ve terörün her türlüsünü lanetlediğini söyledi.

Avrupa'da son yıllarda artan saldırılara dikkati çeken Destici, Alman hükümetinden, saldırının arkasındaki tüm failleri bulmasını ve gerekli cezaların verilmesini istedi.

Destici, siyasetçilere görevin milletçe verildiğini, Meclis kürsüsünün milletin sorunlarına çözüm bulunması için değerlendirilmesi ve bu sorumlulukla hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

Meclis'in şov yapma yeri olmadığını ifade eden Destici, "Özellikle dünyada olduğu gibi ülkemizde de pandemi sonrası yaşanan sıkıntılı dönemlerde Meclis'e şov yapmak için gelinmemelidir. Bu, milleti temsil eden milletvekillerine yakışan bir hareket değil. Kimsenin derdine derman olmaz. Sadece haberlerde başlık olur, birkaç dakika televizyonlarda görülür ve daha sonra kaybolur gider. Kimi temsil ettiğimiz unutmadan, siyasi üslubumuzu bozmadan gerçekçi çözümler sunmak zorundayız." diye konuştu.

"Bunlar iktidar yüzü gördüklerinde asgari ücretlinin yüzü gülmemiş"

Çözümün parçası olmayanların, sorunun parçası olmaktan öteye geçemeyeceğini dile getiren Destici, "Bunun için herkesi çözüm noksanında samimi olmaya ve samimi öneriler sunmaya davet ediyorum. Yoksa içinde bulunduğumuz bu ekonomik krizi bir siyasi fırsata çevirerek 'acaba buradan nasıl siyasi nemalanırız?' diyerek, döviz her gün yükseldiğinde el ovuşturanlar şunu unutmasınlar ki; gün gelir bunun hesabını millete sandıkta verirler ve bu problemin bir parçası olarak adlandırılırlar." değerlendirmesinde bulundu.

Dar ve sabit gelirli vatandaşların bu süreçten olumsuz etkilendiğini vurgulayan Destici, "Bütçeye baktığımız zaman bu kesimlerle ilgili bütçe imkanları dahilinde ciddi kaynakların aktarıldığını görüyoruz." ifadesini kullandı.

Destici, "Özellikle 1980'den sonra dolar bazlı en düşük ve en yüksek asgari ücret rakamlarına baktığımızda, en düşük rakamın solun iktidarda olduğu dönemler olduğunu görüyoruz. Devri iktidarlarında 110 doları işçilerimize layık görenler, bugün asgari ücret konusunda çok konuşma hakkına sahip değiller. Bunlar iktidar yüzü gördüklerinde işçinin, memurun ve esnafın da yüzü gülmemiş, hele asgari ücretlinin hiç gülmemiş." şeklinde konuştu.

Kadına şiddet, taciz ve çocuk istismarlarının devam ettiğini, neredeyse her gün bir olayın yaşandığını ifade eden Destici, "Bir insanın hayatı bu kadar ucuz olmamalıdır. Bunun ne dinimizde ne kültürümüzde ne de insani değerlerde yeri yoktur. Bu nedenle BBP olarak idamı istiyoruz ama her suç için değil. Sadece küçük yaşta çocuklarımızı kaçırıp tecavüz ettikten sonra öldüren sapıklar ve askerimizi, polisimizi şehit eden ve sivillerimizi öldüren katiller için idamı istiyoruz." dedi.

"TBMM'den de temizlenmesini istiyoruz"

HDP İstanbul İl Örgütü'nün 4. Olağan Kongresi'ndeki görüntüleri hatırlatan Destici, terör örgütü PKK'nın, Türkiye ve Türk milletine düşmanlığını sergilediği iğrenç bir kongre ve propagandaya şahit olduklarını söyledi.

BBP Genel Başkanı Destici, şunları kaydetti:

"Bu alçaklık, bugüne dek sayısız anayasa suçu işlemiş, durumu itibarıyla anayasaya aykırı faaliyetlerin katbekat ötesine geçmiş ama hala anayasanın teminatı altında varlığını devam ettiren, bizce hiçbir şekilde siyasi parti niteliklerini taşımayan bir topluluk tarafından gerçekleştirildi. 40 yıldır, siyasetçisinden hukukçusuna, askerinden diplomatına, herkesten, 'terörün bütün unsurlarıyla mücadele etmeliyiz' nutukları dinlerken, herkesin gözleri önünde, televizyon kanallarında, devlete ait salonlarda, TBMM kürsüsünde, devlete ve millete açılmış bir savaşın şakşakçılarını dinliyoruz. Biz artık bunları dinlemek istemiyoruz. Bunların sözde siyasi partisinin kapatılmasını ve Türk siyasetinden de TBMM'den de temizlenmesini istiyoruz. Bir suçun 40 yıl işlenmesi, onu suç olmaktan çıkarmaz. 40 yıl süren ihanet, ihaneti siyaset yapmaz."

HDP'nin kasasına ocak ayında eski parayla 77 trilyon para aktarılacağını, Anayasa Mahkemesinin Hazineden bu kadar para aktarılmasına izin vermemesi gerektiğini savunan Destici, "Terör örgütünün kasasına her yıl onlarca trilyon para verilmesinin neresi hakçadır? Adamlar hadsiz, pervasız ve korkusuzca halen terör örgütünün propagandasını ve terörist başını övmeye, PKK marşlarını okumaya devam ediyorlar. Bununla da yetinmiyorlar. Genel Kurulda askere, polise, devlete hakaret etmeye devam ediyorlar. O zaman Anayasa Mahkemesi hangi delili bekliyor?" diye sordu.

"Bu parayı almayın, milletin Hazinesine bırakın"

Barajı geçen partilere yapılacak Hazine yardımının 645 milyon lirayı aştığını dile getiren Destici, "Siyasi partilere çağrı yapıyorum. Gelin bu parayı almayın, bu parayı milletin Hazinesine bırakın. Tüm dünyada yaşanan, ülkemizde de ekonominin dengelerini temellerinden sarsan ekonomik krizin, toplumun bütün kesimlerinde etkileri devam ederken, siyasi partilere yapılan Hazine yardımını kabul edemeyiz. Biz de daha önce bu parayı aldık ama aldığımız parayı şehit ailelerine bağışladık. Aynı hassasiyeti diğer partilerden de bekliyoruz." çağrısında bulundu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, sık sık ABD yetkilileriyle görüştüğünü öne süren BBP Genel Başkanı Destici, şöyle konuştu:

"Ne konuştuklarını bilmiyoruz. ABD'li yetkililerle saatlerce ne konuşuyorsunuz? Nerdeyse her ay bir araya geliyorsunuz. Benim aldığım duyumlar, onlara şu söyleniyor; Makro düzeydeki işleri biz hallederiz, siz mikro olanları, ülke içindekileri çözün. Makro olanlar nedir? Mesela dövizin yükseltilmesi, ekonomik krizin derinleştirilmesi. Bu, ABD Büyükelçisi veya Avrupalıların işleri. Mikro olan ise milleti ajite etmek, algı oluşturmak. Sanki herkes aç, bitkin, bu şekilde 'bittik, yok olduk' algısı oluşturmak istiyorlar. Niye bizimle, Cumhur İttifakı partileriyle değil de sizinle aylık olağan toplantı yapıyorlar? Bir görev paylaşımı mı konuşuluyor?"

Destici, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin açıklamasının sorulması üzerine, gerekli şartları taşıyan her siyasetçinin Cumhurbaşkanlığı için aday olabileceğini vurguladı. Kılıçdaroğlu'nun son zamanlarda adaylık için istekli olduğunu gözlemlediklerini belirten Destici, bir sürpriz olmazsa Kılıçdaroğlu'nun aday olacağını ve buna da hakkı olduğunu dile getirdi.​​​​​​​