Baykal 9 Eylül'de Anıtkabir'e geç kaldı. Nedeni çok ilginç bir öyküde gizli...
Abone olBugün 12 Eylül 1980 darbesinin yıldönümü... , CHP lideri Deniz Baykal'a dair ilginç bir anıya yer verdi köşesinde. Bu anı Baykal'ın, 9 Eylül'de neden Anıtkabir'e geciktiğinin de yanıtı...
Şöyle anlatıyor Murat Yetkin;
"CHP'nin 9 Eylül'de Anıtkabir'de örgütlediği yürüyüşten bir gün önce Deniz Baykal'a bir telefon geldi. Bir baba, Baykal'dan o gece küçük oğlunun Çeşme'deki düğününe katılmasını rica ediyordu. Durumu parti arkadaşlarıyla danıştı; "Gitmek zorundasınız" dediler. O akşam 17.20 uçağıyla İzmir'e uçtu. Düğüne katıldı, sabah 07.20 uçağıyla Ankara'ya döndü, Anıtkabir'e biraz da o yüzden partililerle randevulaştığı saat 9'dan geç geldi."
KİMDİ BU HATIRLI KİŞİ?
Baykal üzerinde bu kadar etkisi olan kişi kimdi? Murat Yetkin anlatmaya devam ediyor;
"Baykal üzerinde bu kadar hatırı olan babanın adı, Mehmet Aras idi. 12 Mart 1971 askeri darbesi ardından tanışmışlardı. 12 Mart olduğunda Baykal, Yassıada'daki Deniz Yedeksubay Okulu'nda askerlik görevini yapıyordu. Hafta sonu Ankara'ya izinli gittiğinde şoke oldu. Olcay hanımın Bahçelievler'de bir zemin katında büyüğü altı yaşındaki Aslı olmak üzere iki küçük çocukla kaldığı evi gece yarısı askerler basmıştı. Bir albay ve beraberindekiler, Baykal'ın bütün yazışma, kitap ve evraklarına el koymuştu. Baykal okula dönünce, okul komutanı albay "Yazıklar olsun" demişti, "Koynumuzda yılan beslemişiz". Okulun dönem birincisi olarak kütüğe o plaket çakacaktı. Okul yönetimi baskıyla bazı öğretmenlere not değiştirterek onu ikinci yaptılar ve sürgün niyetine İskenderun'a gönderdiler."
BANKA CÜZDANINI VERDİ
"O sırada, notu düşürmeyi reddeden bir öğretmen, bir deniz yüzbaşı, Baykal'a yanaştı, elindeki banka cüzdanını gösterdi. "Bütün hesabım bu" dedi; "Sıkıntıdasınız. İstediğiniz kadarını kullanın, sonra ödersiniz." Baykal o paraya dokunmadı, ama o yüzbaşıyı da unutmadı. İşte Baykal'dan zor bir anında hatır daveti yapan Mehmet Aras, o deniz yüzbaşısıydı."
DARBE ASLA ÇÖZÜM DEĞİL
Murat Yetkin, Baykal'ın askeri darbeye ilişkin görüşlerini de aktarıyor köşesinden... Şöyle diyor Baykal;
"Bugün, hem demokrasimiz, hem de demokrasimizi doğuran cumhuriyetimiz sıkıntılar yaşıyor. Kaygı verici bir dönüşüm sürecindeyiz. Siyaset, para ve ticaretin ipoteği altında. Demokrasinin içinin boşalması ve yozlaşması süreci, 12 Eylül'le çığırından çıkmıştır. Bugün Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sorunların çözümü asla askeri darbe de olamaz, başka kestirme bir yol da olamaz. Çözüm siyasetin demokrasiye ve cumhuriyete daha çok sahip çıkmasındadır."