CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve parti yöneticileri Irak'ta öldürülen Murat Yüce'nin ailesini ziyaret etti. Baykal şoförlerin güvenliği konusunda hükümeti eleştirdi.
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin, mutlaka her vatandaşının can güvenliğini, meşru olarak bulunduğu her yerde sağlamak zorunda olduğunu belirterek, iktidarın bu sorumluluğu yok saymasının mümkün olmadığını söyledi. Baykal, TBMM Başkanvekili Yılmaz Ateş, CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem, TBMM Grup Başkanvekili Ali Topuz, Genel Sekreter Yardımcısı Sinan Yerlikaya ve Ankara Milletvekili Bayram Meral ile birlikte, Irak'ta öldürülen şoför Murat Yüce'nin ailesini, ziyaret ettiler. Yüce ailesinin Etlik'teki evlerinin bahçesinde anne Makbule Yüce, Baykal'dan oğlunun cesedinin bulunmasını istedi. Baykal da Irak'ın Ankara Büyükelçiliği ve Dışişleri Bakanlığı nezdinde gerekli girişimlerde bulunduklarını söyledi. Baykal, olayın faillerinin her kimse cesede ulaşılmasına imkan vermelerini istedi. Irak'ta birçok vatandaşın tehdit altında olduğunu, bazılarının ise öldürüldüğünü ifade eden Baykal, gelecek dönemde Irak'taki Türk vatandaşlarına yönelik ciddi tehditlerin ortaya çıkacağının görüldüğünü belirtti. Baykal, şöyle devam etti: ''Gelinen tablo, aslında Türkiye'nin Irak ile askeri bir çatışma içine girmemiş olmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hepimize göstermektedir. Eğer geçen yıl Türkiye Irak'ta askeri bir rol oynamak durumunda kalsaydı, parlamento buna izin vermiş olsaydı, CHP'nin muhalefeti etkili olmasaydı, bugün maalesef bu acıları sık sık yaşayacaktık. Tüm Türkiye her an Irak'taki kargaşanın Türkiye'yi nasıl ölümle karşı karşıya bıraktığına tanık olacaktı. Türkiye'nin askeri harekat içinde yer almaması, çok isabetli oldu. Sayın Başbakan, bir-iki gün önce açıklama yapıyor, 'biz Irak'a askeri harekat uygulanmasına destek verdik, ama bugün geldiğimiz noktada görüyoruz ki şartlar çok farklıdır. Irak'a bir askeri harekat teklifini bugün kabul etmeyiz' diyor. Doğrusu şaşırtıcı bir açıklama. Irak'a yönelik bir askeri harekatın Türkiye'yi ne gibi şartlarla karşı karşıya bırakabileceğini hesaplayamayan bir iktidarın, bugün söylediği sözün bir süre sonra ülkemize ne gibi sorunlar yaratacağını görmemek mümkün değildir. Geleceği öngöremeyen, alınacak kararların bir süre sonra ne gibi sorunlar doğuracağını hesaplamayan bir iktidarla karşı karşıya olduğumuzu, maalesef Sayın Başbakan'ın açıklaması ortaya koyuyor.'' ''İLİŞKİLERİ ASKIYA ALMAK SÖZ KONUSU OLAMAZ'' Türkiye ile Irak'ın ilişkilerinin önemli olduğunu ifade eden Baykal, Türkiye'nin Irak'la ekonomik ve ticari ilişkilerini askıya almasının söz konusu olamayacağını vurguladı. Türkiye'den birçok kişinin Irak'ın kalkınmasına destek vermeye hazır olduğunu belirten Baykal, ancak yetkililerin, Irak'ta kaç Türk vatandaşının çalıştığını bilemediğini söyledi. Baykal, öncelikle Irak ile Türkiye arasındaki ilişkilerin sağlam bilgiye dayalı ve devlet gözetiminde sürdürülmesinin gerektiğini kaydederek, pek çok Türk vatandaşının, daha yıllarca Irak'ta faaliyette bulunacağını dile getirdi. Devletin Irak'taki Türk vatandaşlarının güvenliğinin sağlanması için gerekli önlemleri alması gerektiğini belirten Baykal, Irak'a çalışmak için giden herkesin hayat sigortasının yapılmasının sağlanması gerektiğini belirterek, bu konuda her türlü desteği vereceklerini bildirdi. Baykal, Murat Yüce'nin annesi Makbule Yüce'ye, ''Murat'ın çocukları hepimizin çocukları. Hepinizle tam bir dayanışma içindeyiz. Murat'ın çocuğuna yazdığı mektup, hepimizin yüreğini dağladı. Anlatılır gibi değil gerçekten. Murat'ın acısını yüreğimizde yaşatıyoruz'' dedi. Anne Makbule Yüce de, ''Kollarınız uzun, kurban olayım kollarınıza, yavrumu bulun. Ben Başbakanı da burada görmek isterdim'' diye konuştu.