CHP lideri Baykal, yolsuzluğun kişisel olmaktan çıkıp teşkilatlı hale geldiğini iddia etti. Baykal'ın hedefinde ise Erdoğan vardı.
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Yolsuzluk artık kişisel olmaktan çıktı. Artık teşkilatlı yolsuzluk olmaya başladı'' dedi. Baykal, partisince Kocaeli Perşembe Pazarı'nda düzenlenen mitingde, bazı ülkelerin ekonomik krizle ilgili önlemler aldığını belirtti.
Deniz Baykal, şöyle devam etti: ''Fransa'da Sarkozy ve Amerika'da Obama tedbirler uyguluyor. Sarkozy düşük gelirlilere destek olmak için 4,5 milyar avro kaynak ayırdı. Bu parayı 'Halka, tabana, topluma, millete aktaracağım' diyor. Seçim kazanmak için değil, televizyon, buzdolabı, kömür dağıtmak için değil, milleti kalkındırmak için.''
Cumhuriyet tarihindeki en büyük yolsuzlukların bu iktidar zamanında yaşandığını öne süren Baykal, ''Yolsuzluk artık kişisel olmaktan çıktı. Artık teşkilatlı yolsuzluk olmaya başladı. Yolsuzluk artık şirketle, dernekle yapılıyor'' diye konuştu.
Deniz Feneri e.V davasına da değinen Baykal, ''Dosya gelmiyor bir türlü. Ya sen niye bekliyorsun Almanya'dan dosyayı. Bu senin vatandaşınla ilgili. Senin polisin yok mu, senin güvenlik güçlerin yok mu, hakimin, savcın, kanunun yok mu?'' dedi.
Baykal, kürsüde duran kırmızı klasörü göstererek, ''Dosya istiyorsan işte al sana dosya. Türkiye Cumhuriyeti hala dosyayı getiremedi, inşallah yarın gelecek. Ama CHP bu dosyayı getirdi. İşte burada dosya...'' dedi.
Bütün bu konuların çözüleceğini ifade eden Baykal, ''İnşallah bu Deniz Feneri'nin içindeki sırları CHP iktidarında biz çözeceğiz'' diye konuştu.
''TÜRKİYE KENDİ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKABİLMELİ''
Deniz Feneri'nin ''iktidarın fotoğrafı, MR'ı olduğunu'' savunan Deniz Baykal, şunları kaydetti: ''Dünyanın neresinde bir maliye bakanı kendisi hakkında 5 defa af yasası çıkartır? Dünyanın neresinde Allah aşkına? Bunlara alıştık, gülüp geçiyoruz. Allah şifa versin. Amerika'da ameliyat oldu, Allah sağlık versin ama dünyanın neresinde bir maliye bakanı için 5 defa af yasası çıkar. Çıktı ama öte yandan Türk halkının sevgilisi, herkesin gönlünde taht kurmuş olan Gazenfer Özcan, 50 milyar borcu 500 milyara çıktı, ödenemez hale geldi, adamı kaybettik, öldü gitti. Bu Türkiye tablosu. Türkiye Gazanfer Özcan'ına sahip çıkabilmelidir. Türkiye bu sahtekarlara teslim olmamalıdır. Kendi değerlerine sahip çıkabilmelidir. Şimdi ne oyunlar, arsa, imar oyunları çoluk çocuğa ortaklıklar, yakışmıyor, Türkiye'ye yakışmıyor bunlar. Ama manzara bu. Şimdi bu tablo karşısında gerekeni yapacak mıyız, yapmayacak mıyız? Çözüm arayışı yok, ciddi bir politika yok.''
TUNCELİ'YE YARDIM
Hükümetin hazırladığı bütçenin gerçeklerle hiçbir ilgisi bulunmadığını iddia eden Baykal, şöyle konuştu: ''(Türkiye yüzde 4 kalkınacak) diye rakamları koydular. Sanki o kalkınmayla ilgili vergiler toplanacakmış gibi harcamalar planladılar. Harcamaları yapıyorlar gelirler yok. Bütçe açık veriyor. Kimse de sesini çıkarmıyor. (Seçime kadar bu iş böyle gitsin)' deniyor. Sen seçime kadar harcama yapmalısın ama harcamayı kendi seçim masraflarını karşılamak için değil, işsiz kalmış vatandaşlara, emekliye, dar gelirlinin ihtiyacına cevap vermek için harcamalısın. Ama o Tunceli'ye buzdolabı götürüyor. Elbette ihtiyacı olan vatandaşa yardımcı olmalıyız. Ama Tunceli'deki vatandaşımıza buzdolabı, çamaşır makinesi dağıtmak, yardımcı olmak anlayışıyla mı ilgilidir, yoksa başka hesaplarla mı ilgilidir. Yardımcı olmak istiyorsan vatandaşa iş ver. Her ailedeki bir kişiye iş ver.''
Baykal, konuşmasının son bölümünde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan adayı Sefa Sirmen'in başarılı belediye başkanlarından olduğunu ifade ederek Sirmen'in elini kaldırdı. 'Sirmen Gelecek Dertler'' bitecek şeklinde slogan atılması üzerine Baykal, ''Sayın Başbakan gelmiş, burada Sefa ile uğraşmış. Her yerde CHP ile uğraşıyor burada Sefa ile uğraşmış. İstanbul'da da Kemal Kılıçdaroğlu'yla uğraşıyor'' dedi. Baykal, daha sonra partisinin Kocaeli belediye başkan adaylarını tanıttı.