BIST 9.550
DOLAR 34,51
EURO 36,12
ALTIN 3.004,18
HABER /  POLİTİKA

Baykaldan Watergate benzetmesi

Dinlemeyle ilgili son tepki Baykal'dan geldi. Baykal, Türkiye'de Erdoğan'ın dışında bir güç olduğuna inanıyor!

Abone ol

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, yargıda telefonların dinlenildiği iddialarına ilişkin olarak, ''Başsavcı ve Yargıtay'ın dinlenmesi, Türkiye'deki hukuksuzluk buzdağının ortaya çıkmış yeni bir parçasıdır ve sadece bir bakanın haddini aşmasını değil, iktidara hakim olan genel bir zihniyeti yansıtmaktadır'' dedi.

CHP Genel Merkezi Basın Birimi'nden yapılan yazılı açıklamada Baykal'ın, ''Yargıda telefonların dinlenildiği'' iddiasına ilişkin Star TV'ye açıklamalarda bulunduğu bildirildi.

Açıklamasında, ''Türkiye'de son zamanlarda hukuka, Anayasa'ya, demokratik geleneklere tamamen ters düşen ihlal ve uygulamalara tanık olunduğunu'' ifade eden Baykal, şunları kaydetti:

''Yargıtayın ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısının dinlenmesiyle, fiziki takibe alınması ise bardağı taşıran son damla olmuştur. Ne yazık ki bir hukuk devleti olan ülkemizde başsavcı yardımcıları başsavcıyı dinleme ve izleme kararı aldırabilmektedir. Bu imtiyazlı durumu onlara kim sağlamıştır? Hem hukuku, hem de hukuki hiyerarşiyi ihlal eden bu davranışları için, nereden, kimden güç almaktadırlar?

Yargıtay santralinin dinleniyor olması da Yargıtay'ın üstünde bir güç mü var, varsa bu hangi güç sorusunu akla getirmektedir. Devlet hesap vermeyen, ne olduğu bilinmeyen gizli bir örgütün tutsağı haline dönüştürülmektedir. Hiç kuşkusuz bu Amerika Birleşik Devletlerindeki Watergate skandalından çok daha vahim bir hukuksuzluktur.

Bütün bunların arkasında ise Anayasa Mahkemesi tarafından iktidar partisinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olarak mahkum edilmesi gerçeği yatmaktadır. Anayasa Mahkemesinin bu kararından sonra, ne yazık ki iktidar partisi Anayasa doğrultusunda davranma, Anayasa çizgisinde hareket etme gibi bir çabaya girmedi. Tam tersine, laiklik karşıtı eylemlerin odağında bir parti olarak, başta yargı olmak üzere, bütün anayasal kurum ve kuruluşlarla hesaplaşma, onları iktidar partisinin Anayasa ile çelişen konumunu içine sindiren, bu fiili durumu hazmetmiş kurumlar haline dönüştüren bir metamorfoz yaşatmaya çalıştı.

Başsavcı ve Yargıtayın dinlenmesi, Türkiye'deki hukuksuzluk buzdağının ortaya çıkmış yeni bir parçasıdır ve sadece bir bakanın haddini aşmasını değil, iktidara hakim olan genel bir zihniyeti yansıtmaktadır.''