CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'de anayasal rejimin geleceğine yönelik bir sıkıntının ortaya çıkmaya başladığını savundu.
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'de anayasal rejimin geleceğine yönelik bir sıkıntının ortaya çıkmaya başladığını savunarak, ''İlk kez bu hükümet dönemindedir ki teröre karşı Türkiye, sınır ötesinde tedbir alma imkanından yoksundur'' dedi. Baykal, HÜRPARTİ Genel Başkanı Yaşar Okuyan'ı, TBMM'deki odasında kabul etti. Baykal, kabulde, Türkiye'nin çok önemli bir dönem yaşadığını söyledi. Hem Türkiye'nin dünya ile ilişkileri, hem Türkiye ekonomisi hem de Türkiye'nin genel siyasal çerçevesi konusunda toplumun giderek tedirginlik içine girmeye başladığını ifade eden Baykal, iktidarın gündeme getirdiği konuların ve aldığı yönlendirici bazı kararların ülkenin geleceği ile ilgili ciddi sıkıntıların ortaya çıkmasına yol açtığını öne sürdü. Deniz Baykal, ''İnsanlar artık şu soruyu sormaya başladılar; 'Türkiye nere gidiyor?' Bunu vatandaş soruyor'' diye konuştu. Bu sorunun gidişle ilgili rahatsızlığın yansıması olduğunu savunan Baykal, şunları söyledi: ''Bu soru, Türkiye'nin geleceği ile ilgili kaygıların ortaya çıkması anlamına geliyor. Bir istikamet belirsizliği, ülkenin geleceği ile ilgili kaygılar, giderek ön plana çıkmaya başlıyor. Artık bu tartışmalar hükümetin içinde de yapılmaya başlandı. Hükümetin içinde yer alan bakanlar, hükümetin temel uygulamalarının yaratacağı sonuçlarla ilgili tereddütlerini yüksek sesle ifade etmeye başladılar. İzlenen politikaları desteklemiş olan çevreler, kaygıyla karşılıyorlar. Bir ERDEMİR'in satılması konusunda TİSK Başkanı 'Özelleştirmeyi anlıyoruz ama burada değil' demiştir. Ekonomi politikasıyla ilgili tereddütler, ülkenin siyasi geleceği ile ilgili çok ciddi tereddütler her an gündeme geliyor. Türkiye'de anayasal rejimimizin geleceğine yönelik bir sıkıntının ortaya çıkmaya başladığı açıktır. Kanunsuz eğitim kurumlarıyla ilgili, Türkiye bir tartışma yaşadı. TBMM, bir 'dilemma' (açmaz, ikilem) içinde ortaya çıktı. Tabii bu, TBMM'nin dilemması değildi, Hükümetin dilemması... Bir yandan bir kanunsuzluk ilanı yapılıyor öte yandan o kanunsuzluğa karşı yaptırım uygulanmasında tereddüt ifade ediliyor.'' -TERÖR- Türkiye'de terör yükselişi ile karşı karşıya kalındığını söyleyen Baykal, birden bire terörle ilgili, herkesi kaygılandıran bir tablonunortaya çıkmaya başladığını ifade etti. Kısa bir süre önce Güneydoğu Anadolu'da yolların kesildiğini, 40 aracın durdurularak soyulduğunu ve bir askerin götürüldüğünü hatırlatan Baykal, ''Bu ne demektir? Burada uzun bir aradan sonra karayollarında güvenliğin bulunmadığı ortaya çıkmaya başlamıştır'' diye konuştu. Baykal, karakolların basıldığını, saldırıların yapıldığını ifade ederek, Türkiye'de son bir yılda ölen insan sayısının Londra'daki patlamalarda ölenlerin iki katından fazla olduğunu söyledi. Ortada terör yokken, ''Teröre dikkat'' uyarısında bulunduklarını kaydeden Baykal, güvenlik güçlerinin sorumlu komutanlarının bir süre önce teröre dikkati çektiklerini ve ''C-4'ler yakaladık'' açıklamasında bulunduklarını hatırlattı. Bütün bunların altında, ''iflas etmiş Irak politikasının yattığını'' öne süren Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bugün Kuzey Irak'ta 6 bin PKK militanı serbestçe faaliyet gösteriyor, vur-kaç yapıyor. Böyle bir üsse sahipler. Bir üs oldu Kuzey Irak... Bunu, herkes biliyor. Buna karşı önlem almak herkesin görevi ve sorumluluğu. ABD'nin, İngiltere'nin görevi ve sorumluluğu. Irak hükümetinin ve bizim sorumluluğumuz. Kendimize karşı tedbir alma ihtiyacı içindeyiz. Yıllarca biz, Irak'tan gelen teröre karşı Irak sınırları içinde önlem aldık. Bu hükümet gelinceye kadar aldık. İlk kez bu hükümet dönemindedir ki teröre karşı Türkiye, sınır ötesinde tedbir alma imkanından yoksundur. Biz tedbir alma imkanından yoksunuz ama terör oradan Türkiye'ye yönelik saldırılarını sürdürüyor. Bunun kurbanlarını da seyrediyoruz. Hükümet başsağlığı mesajı yayınlıyor, cenazelerde başsağlığı ziyaretinde bulunuyor. Bir hükümet için cenaze namazlarında bulunmak yetmez. Irak'ta çok ciddi yanlışlar yapılmıştır ve şimdi onun bedelini Türkiye ödüyor. Irak politikasındaki yanlışların bedeli Türkiye'ye terör olarak geliyor.'' -EVE DÖNÜŞ YASASI- Baykal, hükümetin bir süre önce ''Eve Dönüş Yasası'' çıkardığını hatırlatarak, bu yasayı eleştirdi. Yasa çıktıktan sonra bir tek teröristin dağdan inmediğini savunan Baykal, ''Cezaevleri boşaltıldı. Cezaevlerinden PKK ve Hizbullah militanları çıktı. Onların bir kısmı şimdi olayların içinde'' dedi. Hükümetin yanlış bir terör politikası uyguladığını ileri süren Baykal, Hizbullah terörü karşısında gerekli cesareti hiçbir aşamada sergilemediğini de iddia etti. -HİZBULLAH- El-Kaide'nin İstanbul'da gerçekleştirdiği saldırılardan sonra dahi terör karşısında gerekli kararlılığın gösterilmediğini öne süren Baykal, ''Türkiye'de Hizbullah terörü bir gelenek haline geldi. Dünyada nasıl El-Kaide uluslararası terörün karargahı haline gelmişse, onunla bütünleşerek o çizgiden gidiyor '' diye konuştu. ''Bizim çocuklarımız, evlatlarımız burada eğitildi'' diyen Baykal,''Türkiye'de terörü besleyen kanunsuz eğitim kurumlarına, çıkarılan yasalarla bir anlamda yeşil ışık yakıldığını'' söyledi. Hizbullah terörünün, dün ve bugün olduğunu, gelecekte de olacağını anlatan Baykal, buna karşı kararlı, ayrımsız ve etkin bir tavır takınılması, terörü besleyen odakları etkisiz kılacak önlemler alınmasını istedi. Türkiye'nin, terör karşısında ''gevşek bir iktidarın'' elinde olduğunu iddia eden Baykal, hükümetin özelleştirme politikalarını da eleştirdi.