BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  POLİTİKA

Baykaldan mektup cevabı

CHP'den bir türlü randevu alamayan Erdoğan Baykal'a bir mektup yazmaya karar verdi. Peki Baykal mektuba cevap verecek mi?

Abone ol

CHP lideri Baykal, Kurban Bayramı'nın 2. gününde partililerle bayramlaştı. Parti Genel Merkezi'nde gerçekleşen bayramlaşma öncesinde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 

GELMEMİŞ MEKTUBA CEVAP VERİLMEZ
Daha sonra gazetecilerin soruların yanıtlayan Baykal, Başbakan Erdoğan'dan henüz kendisine gelmiş bir mektup olmadığını söyledi. Baykal, ' Mektuba cevap verecekmisiniz?' yönündeki soruya ise ''Gelmemiş mektuba cevap verilmez'' karşılığını verdi. Mektubun gelmesi halinde yanıtının yazılı mı sözlü mü olacağı sorusuna ise Baykal, ''Mektup sözlü gelirse sözlü olacak''cevabını verdi. Baykal, açıklamalarının ardından genel merkezde toplanan partililerle bayramlaştı.

ERDOĞAN BOŞ LAF KONUŞUYOR

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bayramı Kürt açılımı tartışmaları zeminine taşıdığını belirten Baykal, ''Sayın Başbakan'ın bir telaş, sıradışı gayret içinde olduğunu görüyorum. Sürekli olarak bu konuya ilişkin kararlılığını aktarıyor" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın muhalefet partilerini bölücülük ile ilgili suçlamalarına tepki gösteren Baykal, "Bu iktidara yönelik bir bölücülük suçlaması milli vicdanda giderek daha yaygın yer tutuyor. Başbakan da bunun altında eziliyor. Bölücü biz değiliz muhalefettir demeye başlıyor. Böyle boş laflarla kimin bölücü olduğu belirlenemez. Bu iş suçlamayla, karşılıkla hakaretle ortaya çıkmaz ama Türkiye'nin böyle bir tartışmanın içine girdiği Başbakan'ın kendini savunma zorunluluğu içine girdiği açıktır. Başbakan, bu ithamın altında ezilmiştir, kendini savunma ihtiyacı içine girmiştir. Savunurken de inandırıcı makul, akla yakın bir söz söyleyememiştir, bölücü sizsiniz diyerek muhalefeti suçlamakla yetinmiştir'' diye konuştu.

HEM ÖZGÜRLÜK HEM SAYGI

Erdoğan'ın Türkiye'yi bir bütün olarak görmektense onu oluşturan etnik kültürleri ayrıştırmayı marifet saydığını savunan Baykal, tavrının altında da bu gerçeğin yattığını belirtti. Farklı etnik kimliklerin Türkiye'nin zenginliği olduğunu ifade eden Baykal, Türk kimliğinin ise tüm etnik kimlikleri kucaklayan milli bir kimlik olduğunu vurguladı. Baykal, ''Hem etnik kimliğe özgürlük olacak hem de Türk milletine saygı olacak'' dedi. Baykal, Türkiye'nin tek devlet çatısı altında olduğunu hatırlatarak, ''Türkiye'yi ayırmak, bölmek isteyen içerdeki dışarıdaki çevrelerin değirmenine su taşımak Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın görevi değildir'' diye konuştu.

ROTASI BELLİ OLMAYAN YOLA ÇIKMAYIZ

Başbakan Erdoğan'ın açılım diyerek büyük hedeflerle yola çıktığını, ancak içeriğine ilişkin tatmin edici bilgi vermediğini, hiçbir somut çözüm önerisi ortaya koymadığını kaydeden Baykal, CHP'nin rotası belli olmayan bir yolculuğa çıkmayacağını kaydetti. Baykal,"Başbakan'ın içine girdiği bu propaganda telaşının altında halkı aldatma, halkı yanıltma, yanlışa sevk etme gayreti vardır. Farklı ve güzel şeyler söyleyip anaların gözyaşı dinsin edebiyatıyla Türkiye'yi bambaşka sıkıntıların içine doğru sürükleyecek bir yolculuğa Başbakan çıkmıştır. Şimdi o yolculuğun Washington durağına doğru gitmektedir'' dedi.

BAŞBAKAN NE KASTEDİYOR?

Baykal, demokratik açılım ile ilgili TBMM'de gizli oturum yapılmasına karşı olduklarını vurguladı. Demokratik açılım ile ilgili Başbakan Erdoğan ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın açıklamalarının birbiriyle çeliştiğini savunan Baykal, " Sayın Başbakan sık sık her ne pahasına olursa olsun biz bu işin arkasındayız diyor. Burada neyi kastediyor onu da tam anlayamadık. Kendisinin ve partisinin göreceği zararı kastediyorsa mesele yok. Ama Türkiye'nin göreceği zararı kast ediyorsa orada dur bir dakika. Bunu söylemeye senin hakkın yoktur. Türkiye'ye zarar vermene hiçbirimiz müsaade etmeyiz'' diye konuştu.

NEDEN CHP'Yİ İSTİYOR?

Başbakan Erdoğan'ın ve yakın çevresinin 'CHP'siz bu iş olmaz' şeklindeki söylediğini hatırlatan Baykal, bu tavrın iyi niyetle CHP'nin birikimlerinden yararlanmak amacından değil, kendi yanlışlarına ortak etme gayretinden kaynaklandığını savundu. AK Parti iktidarının bugüne kadar her konuda CHP'yi yok saydığını, önerilerini zamanında uygulamaya koymadığını ve uyarılarını dikkate almadığını kaydeden Baykal şunları söyledi: "CHP'den yararlanmak isteyenler her konuşmamızda söylediğimiz gerçeklere bakabilirler, bu konudaki yayınlarımıza, raporlarımıza bakabilirler. Her vesile ile düşüncelerimizi ortaya koyduk. Hepsi iktidar tarafından kullanılabilir, kullanılmalıdır. Bizim düşüncelerimizle katkı yapmamız söz konusu ise o düşüncelerimiz zaten ortadadır. Biz saklamıyoruz, kapalı kapılar arkasında değildir. Alsınlar, kullansınlar. Sorun CHP'nin düşüncelerinden, birikimlerinden, politikalarından yararlanma sorunu değil, bu konuda bir engel yok. Sorun, CHP'yi bu yanlış yolculuğun parçası halinde gösterme mecburiyetinden kaynaklanıyor. İktidar kendisini buna mecbur hissediyor, yanına CHP'yi almak istiyor.''