Baykal'dan Livaneli'ye sert cevap

CHP lideri Deniz Baykal, CHP'nin vakfa dönüştürülmesini isteyen İstanbul Milletvekili Zülfi Livaneli'ye sert çıktı. Baykal genel merkezde basın toplantısı düzenledi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP'nin vakfa dönüştürülmesini isteyen İstanbul Milletvekili Zülfi Livaneli'ye sert çıktı. Baykal, "CHP örgütü istemediği için aday olamayıp, ondan sonra da CHP örgütü hakkında en ağır ithamları yapmayı, sanatçı duyarlılığı olan, kültürlü, saygın bir insana CHP'de sorumluluk üstlenmiş, milletvekili olmuş, o örgütün desteğiyle o noktaya gelmiş bir insana hiç yakıştıramadığımı söylemeliyim" dedi. Baykal, CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Hakkari depreminin ardından dün bölgede yaptığı incelemeleri aktardı. Baykal, bir gazetecinin Livaneli'nin CHP'nin bir vakfa dönüştürülmesi yönündeki açıklamalarını anımsatması üzerine, CHP'yi tarihe havale etmek isteyenlerin daha önce de çıktığını hatırlattı. "Bu bugün çıkmıyor. 1980'den sonra CHP'yi tarihe havale etmek isteyenler çıktı, vakfa dönüştürmek isteyenler çıktı" diyen Baykal, "Ama CHP küllerinden yeniden doğdu" dedi. Partiyi kapatmak isteyenlerin bu iradesini toplumun, halkın tepkisiyle etkisizleştirdiğini vurgulayarak, "Bugün tarihe havale edilmek istenen, 20 yıl önce tarihe havale edilmek istenen CHP, Türkiye'nin pek çok siyasi partisi tarihe havale edilmişken, Türkiye'nin en büyük siyasi sorumluluklarından birisini üstlenmiş olarak TBMM'de anamuhalefet partisi ve geleceğin iktidar partisi adayı ve Türkiye'nin geleceğinin umudu parti olarak görev yapmaktadır" dedi. Baykal şöyle dedi: "Siyasetçiler partilerinden kendi siyasi gelecekleriyle ilgili bir ümit kaybına sürüklenince, kendilerinin siyasi gelecekleriyle umut kaybını partilerinin siyasi gelecekleriyle ilgili bir umut kaybı haline dönüştürme ihtiyacı içine girerler ve kendi siyasi umutsuzluklarını partilerinin siyasi umutsuzluğu gibi takdim etme çabasına sürüklenirler. Peki kendi partilerinde siyasi geleceği niye kaybederler? Bu onların sorumluluğunda olan bir iştir. Onların yaptıklarıyla veya yapmadıklarıyla ilgili bir iştir, ama siyaset adamı, içinde bulunduğu partide kendisi için kişisel bir gelecek olmadığı, önünün tıkandığı duygusu içine girince aslında sorunun kendi siyasi geleceğiyle ilgili değil tüm partiyle ilgili olduğu gibi bir iddia sergileme psikolojik ihtiyacına girer ve o doğrultuda açıklama yaparlar. Bu açıklamaların çok üzüntü verici boyutları var, burada girmek istemiyorum. CHP örgütüne yönelik değerlendirmeleri bütün CHP örgütü adına reddediyorum. Bana destek veren vermeyen bütün CHP örgütü adına bunu reddediyorum. CHP örgütü isterse aday olacağım diye yola çıkıp, CHP örgütü istemediği için aday olamayıp, ondan sonra da CHP örgütü hakkında en ağır ithamları yapmayı sanatçı duyarlılığı olan, kültürlü, saygın bir insana CHP'de sorumluluk üstlenmiş, milletvekili olmuş, o örgütün desteğiyle o noktaya gelmiş bir insana hiç yakıştıramadığımı söylemeliyim."